Lise öğrencisiyken 12 yıl önce terör örgütü PKK mensuplarınca kandırılarak dağa götürülen ve geçen yıl ekim ayında terör örgütünün yayın organlarında "operasyonda öldüğü" öne sürülen Gamze Laçin'in babası Mehmet Laçin, son nefesine kadar mücadelesine devam edeceğini söyledi.
Mehmet Laçin, 2019'dan bu yana İzmir ve Diyarbakır'da HDP il başkanlıkları önünde tuttuğu "evlat nöbeti"ne sağlığı el verdikçe devam ediyor.
Laçin, AA muhabirine, Erzurum'un Tekman ilçesine bağlı Çağlar köyünde yaşarken, kızının iyi bir eğitim görmesi için 1998 yılında İzmir'e geldiklerini belirtti.
İzmir'de okula yazdırdığı kızının iyi bir öğrenci olduğunu anlatan Laçin, bir süre sonra aile içi problemler nedeniyle eşi ve kızının Kocaeli'ye taşındığını ifade etti.
Kızının burada terör örgütü mensuplarınca kandırılıp dağa götürüldüğünü öğrendiğini anlatan Laçin, kızına kavuşmak için 2019'da evlat nöbetine katıldığını dile getirdi.
Kızını kandırdığını öne sürdüğü HDP'liler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu bildiren Laçin, şunları söyledi:
"Kızım çok başarılıydı. Okusun bir yere gelsin diye İzmir'e yerleştim. Halen burada ikamet ediyorum. Hayat devam ediyor diyorlar ama benim hayatım zindan işin gerçeği bu. Evladımı elimden aldılar. Ölü mü, sağ mı bilemiyorum. Vatan hainleri 'öldü' diyorlar, videosunu paylaştılar hem de beni tehdit ederek. Kızım öldüyse cenazesini istiyorum. En azından mezarı olsun diye dua ediyorum."
"DİRİSİ YOKSA CENAZESİNİ İSTİYORUM"
Evlat nöbeti başlamadan önce benzer durumda olan hiç kimsenin çocuklarına kavuşma ümidi olmadığını ancak eylemin başlamasıyla birçok ailenin ümitlendiğini vurgulayan Laçin, şöyle devam etti:
"2019 Eylül ayından bugüne kadar 4 yılı aşkın bir zamandır hiç ara vermeden mücadelemi, evlat nöbetimi sürdürüyorum ama Diyarbakır'da ama İzmir'de evimde ama Ankara'da. Ankara'ya kadar da gittim. Evladımı istiyorum ölü ya da diri. Dirisi yoksa ölüsünü, cenazesini istiyorum. Ateş düştüğü yeri yakar. 12 sene oluyor ne bayram bilirim, bana düğün davetiyesi getirenleri sevgiyle saygıyla karşılamam gerekirken kızarım. 'Benim düğüne gelecek durumum var mı?' derim. Yani o kadar ki hayatım bitmiş, baypas ameliyatı oldum, böbrek yetmezliğim var, tansiyon hastalığım var. Yani kıvranarak hayata devam ediyorum, kıvranıyorum. Dünya benim için bitmiş sayılır."
Kızına teslim olması çağrısı yaptığını anımsatan Laçin, şöyle konuştu:
"Benim çağrım üzerine kızımın da teslim olacağına yüzde 100 emindim ama bir gün İzmir'de HDP il binasının önünde nöbeteyken benim kızımı konuşturdular. Çıktı o da bana çağrıda bulundu. Kızım kendi isteğiyle konuşmadı, onlar konuşturdular. 'Baba nöbeti bırak falan filan' dedi. Kızım kesinlikle kendi iradesiyle konuşamadı. Yani ben o zaman kızımı canlı gördüm, konuşmasını dinledim hatta bunun üzerine bana 'Gözün aydın' diyenler de oldu. Kızım konuştuğu an dağdaydı. Benim kızım konuştuktan sonra da ümidim vardı çünkü ben her defasında 'Kızım korkma, kaçarak devletin güvenlik güçlerine teslim ol. Ben buradayım seni bekliyorum. Devletten zarar gelmez' diye çağrıda bulunuyordum, ümitliydim ama en son bunlar paylaşım yapınca ümitlerim kalmadı, ben kızımın HDP ve PKK tarafından infaz edildiğine inanıyorum."
"EVLADIM İNŞALLAH SAĞDIR"
Evlat nöbetinin devam edeceğini belirten Laçin, sözlerini şöyle tamamladı:
"Nöbetim süresizdir. Evladım inşallah sağdır. Hani suç işlemişse cezaevinde yatsın yaşadığı için sevinirim. Yeter ki teslim olsun. Ölmediğini duyayım bu bana yeter. Yeter ki bu vatan hainlerinin elinden kurtulsun. Yine söylüyorum cenazesini alsam da durmam mücadeleye devam. Gözüm açık olduğu sürece, elim ayağım tuttuğu sürece hem evlat hem de vatan nöbetime devam edeceğim."