MARMARAY'I MERAK EDİYORUM
Bir röportajınızda "Metrobüse, İDO'ya hiç binmedim, çok merak ediyorum" demiştiniz...
Evet, çok merak ediyorum. Metroya da metrobüse de hiç binmedim. Hele Marmaray'ı çok merak ediyorum. Vapura binmek de çok istiyorum. Deniz albayıydı babam, onunla binerdik küçükken. O günler hâlâ aklıma geliyor.
Kadın olarak sanat dünyasında var olabilmek için nasıl mücadele ettiniz?
Yola kadın olarak değil, insan olarak çıktım. Hümanist, vicdanlı, dürüst bir insan olarak. Ancak yaşamın içinde sana yapılan yanlışlarla öğreniyorsun birçok şeyi. Kendimi hep kolladım, önlemlerimi aldım yani hayat bana akıllı olmayı öğretti. Çok kaliteli insanlarla da çalıştım. Ayhan Işık, Belgin Doruk, Sadri Alışık, Ediz Hun gibi. Ses Dergisi'nin yarışmasına resmimi babam göndermiş. Yarışma sonrası sinema yaptım. Hatta müzikle uğraşmak istiyordum, sinema istemiyordum. Ama bir süre yaptım. Fahrettin Aslan bana teklifte bulundu. Maksim'de Zeki Müren'in altında çalışmaya başladım. Maksim başka bir dünyaydı. Şimdi bir dizide anlatılıyor, oradaki karakterleri yakından tanıma fırsatım oldu.