Son günlerde kültürel açıdan çok boyutlu bir Güney Kore kuşatması altındayız. Kore dizileri, Kore kozmetikleri ve de K-Pop denilen müzik türü... Bu durum sırf bize özgü de değil... 2017 yılında pop müzik dinleyicileri, ABD radyolarında en çok çalınan 200 şarkıdan oluşan Billboard 200 listesinde Top 10'da Justin Bieber, Ariana Grande, Taylor Swift gibi isimlerin yanında ilk kez bir Kore grubunu yani BTS'i gördüler. Sonrasında ise 2011'den beri Billboard Müzik Ödülleri'nde Halkın Seçimi ödülünü ara vermeden her yıl evine götüren Justin Bieber, 2017 ve 2018'de ödülü BTS'e kaptırıp eli boş döndü.
1 YILDA DÖRT GENÇ
Ancak K-Pop'un son bir yılda imajı intiharlarla sarsıldı. Geçen 9 ay içinde, Güney Kore'de, gençlerin oluşturduğu K-Pop olarak adlandırılan müzik sektöründen dört genç hayatını kaybetti. Ekim ayında 25 yaşında intihar eden Sulli'nin ardından Kasım ayında 28 yaşındaki Goo Hara hayatını kaybetti. Bir ay sonra 27 yaşındaki Cha In Ha evinde ölü bulundu. Şimdi ise 28 yaşındaki Yohan takma isimli şarkı- cı salı günü haya- tını kaybetti. Bir yıl içinde dört K-Pop şarkıcısının ölmesi ise K-Pop yasaklansın tartışmalarına yol açtı. Peki nedir bu K-Pop ve neden yasaklanmalı?
DEVLET DESTEĞİ
1992-96 yılları arasında faaliyet gösteren Seo Taiji & Boys, K-Pop türünün kurucusu olarak görülüyor. Harika dans eden, kayak eldiveni bile taksa anında moda haline getiren ve gençlerin günlük hayatlarına odaklanan bireyci şarkılarıyla dinleyicileri büyüleyen grup, ülkede yaşanan kültürel kırılmanın sembolü oluyor ve hala bir mihenk taşı kabul ediliyor. Başta bu "havalı çocuklar"dan haz etmese de kısa süre içinde bu yeni müzik tarzının global piyasada satılabilir bir kültürel ürün olduğunu fark eden Güney Kore devleti, bu ürünü ülkenin imajını değiştirme projesinin de amiral gemisi yapmaya karar veriyor. Devlet desteğini de arkasına aldıktan sonra K-Pop fenomeni önü alınamaz bir hale geliyor.
KÖLE KONTRATI
K-Pop'ta tamamen plak şirketleri kontrolünde bir dünyadan söz edebiliriz. Seçmeler yoluyla çocuk yaşlarında keşfedilen gençler, "köle kontratı" adı verilen katı sözleşmelerle şirkete bağlandıktan sonra günde 18 saati bulan ses, dans, oyunculuk ve hitabet eğitimlerinden geçtikleri, birkaç yıl süren bir çaylaklık dönemine giriyorlar. Yeterince piştiklerine kanaat getirildiğinde, belli bir formülasyona göre üye sayıları 4'ten sonsuza uzanan gruplar halinde bir araya getirilip piyasaya sunuluyor ve böylece "idol" sıfatını almaya hak kazanıyorlar.
SÜREKLİ DÖNÜŞÜM
Kore'nin eğlence sektörü izleyicilerine en ünlü yıldızlara dair 7/24 bir materyal bombardımanı servis ediyor. Yüzünü eskitme sorunu ise, grubun birkaç ay gözlerden uzak kalarak hem giyim, hem de müzik tarzını kökten değiştirdiği dramatik "comeback"lerle çözülüyor. Comeback (geri dönüş) denilen bu kökten değişim dönemi sonrası, örneğin "şeker kızlar" konseptli bir grubun üyeleri, diken diken saçları, piercing'leri ve simsiyah boyanmış gözleriyle sert birer punk rock prensesine dönüşebiliyorlar. Grupların comeback takvimleri önceden açıklanıyor, böylece hayranlara heyecanla bekleyecekleri bir konu verilmiş oluyor.
AİDİYET HİSSİ
K-Pop hayran camiasında bir bölümü İngilizce, bir bölümü Korece olmak üzere sonsuz terim mevcut: "bias", "oppa", "noona", "dongseang", "bagel girl", "sunbae", "shipper", "hallyu"... Ayrıca grupların hayran gruplarının yani "fandom"ların adları grupların kendi adlarından farklı, dolayısıyla bu camiada giriş seviyesinde basit bir diyalog gerçekleştirmek bile epey aşinalık gerektiriyor. Anlayacağınız, anadillerindeki veya İngilizce popüler kültür alanlarıyla kıyaslandığında, K-Pop'ta müziğin Korece olması ve kullanılan sonsuz sayıdaki terim sebebiyle anne-baba ve diğer otorite figürlerinin kültürel bariyerleri aşıp, gençlerin kendilerine belirledikleri bu alana izinsiz girmesi çok daha zor. Üstelik harcanması gereken bu çaba kendini özel hissettirip ve neredeyse gizli bir alt kültüre ait olduğunu düşündürüyor, bu da K-Pop'u gençler için çok daha çekici kılıyor.
SEKSAPALİTEDEN UZAK
K-Pop'un cinsellikten -en azından görünürde- arındırılmış, son derece temiz bir çehresi var. Şarkı sözlerinden kliplerdeki danslara, idol'lerin çocuksu makyajlarına kadar her öğesi seksapelden arındırılmış bir dünyası var. İş bununla da kalmıyor: imzaladıkları ağır "köle kontratları" sebebiyle idol'lerin birçoğunun sevgililerinin olması yasak. Ailesi izin vermediği için veya çevre baskısı sebebiyle erkek arkadaşa sahip olamayan veya saklamak zorunda kalan genç kızlar için bu son derece özdeşleşilebilir bir durum yaratıyor. Bu durumu fark edince hayran kitlesindeki muhafazakâr ağırlık anlam kazanıyor.
K-POP SÖZLÜGÜ!
● Anti: Bir grubu özellikle sevmeyen, o grubun anti-fanı.
● Bias: Bir grup içerisinde kendinize en yakın gördüğünüz, en çok sevdiğiniz, en çok sizi temsil ettiğinize inandığınız üye.
● Comeback: K-Pop grubunun yeni bir albüm ile geri dönmesi.
Genelde bu ifade İngilizce'de bir sanatçının en son eseri üzerinden çok uzun zaman geçtiği durumlarda kullanılır ancak K-Pop içerisinde 2 albüm arasında 6 ay ya da 3 yıl olması fark etmez. Her yeni albüm, bir comebacktir.
● Dongsaeng: Cinsiyetten bağımsız olarak sizden yaşça küçük kardeşiniz ya da arkadaşınız.
● Hoobae: İş hayatında sizden daha az kıdemi olan kişi, çaylak, stajyer.
● Hyung: Erkeklerin kendilerinden büyük erkeklere sesleniş biçimi, ağabey. (Kore kültüründe kendinizden yaşça ya da kıdem olarak büyük kişilere hitap şekliniz çok önemlidir.)
● Maknae: Bir grup içerisindeki yaşça en küçük üye. Türk kültüründe bir karşılığını bulmak ve ifade etmek zor olsa da, maknaelerin grupların sevimlilik timsali olması, ortamı yumuşatması gibi görevleri bulunmakta.
● Netizen: "Citizen" (yurttaş) ve "net" (internet) kelimelerinin birleşiminden türetilen bir kelime. Netizenler küçük meseleleri büyütmeleri, yerli yersiz negatif eleştirileri, anonimliğin verdiği hakaret konusunda rahatlıklarıyla tanınan internet vatandaşlarıdır.
● Noona: Erkeklerin kendilerinden büyük kadınlara hitap şekli, abla.
● Oppa: Kadınların kendilerinden büyük erkeklere sesleniş biçimi, ağabey. Tuhaf şekilde bu kelime kadınların sevgililerine hitap şekli olarak da kullanılmaktadır.
● Rookie: Eğlence sektöründe yeni çıkış yapmış, çaylak müzisyen ya da oyuncu.
● Sasaeng: İngilizce "Stalker"ın Korece karşılığı, takıntılı, saplantılı fanlar. Bu kişiler sevdiklerini iddia ettikleri idolleri ya da oyuncuları her yerde takip eder, tehlikeli işlere kalkışırlar.
● Selca: Self-camera yani selfie (özçekim) manasına gelen kelime.
● Sunbae: Bu kelime Korece'de "senior"ın karşılığı olarak kullanılıyor.
İş hayatında sizden kıdemli çalışan manasına geliyor. Çaylak grupların, kendilerinden önce piyasaya girmiş kişilerden bahsederken mutlaka "sunbae" demesi beklenir, bunun kullanılmaması ciddi saygısızlıktır.
● Unnie: Kadınların kendinden büyük kadınlara hitap şekli, abla.
● Ulzzang: Yüz güzelliği, fizik güzelliği ile beğeni kazanmış internet ünlüleri.
DÜNYA GENELİNDE EN ÇOK DİNLENEN K-POP SANATÇILARI
● BTS ● BLACKPINK ● EXO ● TWICE ● Red Velvet ● BIGBANG ● SEVENTEEN ● Monsta X ● iKON ● NCT 127
TÜRKİYE'DE EN ÇOK DİNLENEN K-POP SANATÇILARI
● BTS ● BLACKPINK ● EXO ● TWICE ● True Damage ● Mamamoo ● Monsta X ● (G)I-DLE ● Red Velvet ● NCT 127
İKİ FARKLI HAYRAN GRUBU
K-POP dünyasının en temel ayrımlarından birinin "oppacılar" ve "shipper'lar" diye bilinen iki grup arasında. 'Shipper'lar hayran oldukları idollerle sevgili olmayı hayal eden, 'oppa'cılar ise 'idol'lerini birbirine yakıştırıp ilişki yaşamalarını umanlara deniyor.