ededen toruna kasap bir ailenin temellerini attığı Cihan Et, Osmanlı Grup ortaklığıyla steak house kültürünün İzmir'deki önemli temsilcisi oldu. Dededen toruna kuşaktan kuşağa aktarılan ve İzmir'in önemli bir lezzet markası olan Cihan Et, Türk mutfağının eşsiz lezzetlerinin sunulduğu ve çok zengin et çeşitliliğine sahip olan Forum Bornova'daki 2 restoran ve şarküteriden sonra Mavişehir'de de 1 yıldır hizmet veriyor. Kentin 3 ayrı noktasındaki restoranlar zinciri ve şarküteriler, 11:30 ile 22:00 saatleri arasında hem yemek servisi hem de şarküteri hizmeti sunuyor.
ETLER KENDİ ÇİFTLİKLERİNDEN
Dedesi Ekrem Yaylacık ve babası Nevzat Yaylacık'tan öğrendiği kasaplık ve hayvancılık mesleğini geliştiren işadamı Cem Yaylacık, Cihan Et restoranlarıyla Bornova ve Karşıyaka'daki restoran ve şarküteri hizmetlerini birlikte yürütüyor. Kemalpaşa'daki kendilerine ait besi çiftliklerinde tamamen doğal ve kaliteli yöntemlerle yetiştirilen hayvanların yüksek proteinli etler, entegre tesislerinde işlendikten sonra halka sunuluyor. Etin üretiminden, işlenip dinlendirilmesine kadar tüm süreç tamamen Cihan Et kontrolünde gerçekleştiriliyor. İçerisinde himalaya tuzu bulunan dry aged dolapları sayesinde dinlendirilmiş et severlere özel seçeneklere de yer veriliyor. Bunun yanı sıra özel marine edilmiş dana ve kuzu et ürünleri, köfte ve katkısız sosis seçenekleriyle de her damak tadına uygun lezzetler dikkat çekiyor.
DOĞAL YEMLERLE BESLENİYOR
Cihan Et İşletmecisi ve Genel Müdürü olan Cem Yaylacık, "Kuşaktan kuşağa aktarılan Cihan Et kalitesi ve lezzeti etin en güzel ve en taze halini, yıllardır vatandaşlarımızla buluşturmaya devam ediyoruz. Kendi besi çiftliklerimizde ürettiğimiz eti Cihan Et markası olarak Bornova ve Mavişehir'deki restoranlarımızda müşterilerimizin beğenisine sunuyoruz. Sahip olduğumuz çiftliklerde fabrika yemi olmadan doğal ortamda beslediğimiz hayvanlarımızın etlerinin sağlıklı ve yüksek besin değerli olmasını sağlıyoruz. Etin üretiminden, dinlendirilmesine, işlenip son ürün haline getirilmesine kadar tüm aşamalar kendi kontrolümüz altında. Köfte grubundan şarküteri grubuna kadar tüm ürünlerimiz, kendi geliştirdiğimiz tariflerimiz ile usta kasaplarımızın ve şeflerimizin ellerinden çıkarak adeta bir lezzet şölenine dönüşüyor. En önemlisi eti iyi işliyoruz. Baba, dede mesleğimiz olan et işini iyi biliyoruz, eti tanıyoruz. Hangi etin, hangi amaçla kullanılacağını bildiğimiz için müşterilerimizin beğenilerine, damak zevklerine uygun eti sunuyoruz" diye konuştu.
HER GÜN 60 ÇEŞİT YEMEK
Mavişehir'deki restoran ve şarküteri tesisini 1 yıl önce açtıklarını belirten Cem Yaylacık, "Mavişehir'deki et çeşitliliği oldukça fazla. Gördüğümüz ilgiden çok memnunuz. 1000 metrekare alana sahip olan mekanımızda 45 personelimizle aynı anda 400 kişiye hizmet verebiliyoruz. Dededen toruna kasaplık mesleğinin yanına günün şartlarına uygun bir şekilde konseptimizi her geçen gün yenileyip geliştirerek restoran zincirini de ekleyerek yola devam ediyoruz. Osmanlı filo grubu ile bir ortaklığımız var. 5 yıldır birlikte restoran hizmeti veriyoruz. Toplamda, 140 çalışanımız var.
Restoran, Türk mutfağı ve kasap şarküteri hizmetlerini birlikte yürütüyoruz. Aynı zamanda bizim et parçalama ve paketleme tesisimiz var. Kemalpaşa'daki çiftliğimizde kendi yetiştirdiğimiz etleri parçalama tesisinde işleyip restoranlara dağıtıyoruz. Biz aynı zamanda et toptancısıyız. Restoran, lokanta, oteller, köfteci, pideci bu tür İzmir'deki 350 noktaya et dağıtıyoruz. Esas işimiz bu. Tonlarca et tedariği yapıyoruz. Forum Bornova'da steak şubemiz var. Biz bir kasap dükkanıyız. Kasap dükkanımızı pişiriciliğe çevirdik. Yine kasap olarak hizmet veriyoruz. İnsanlar buraya gelip yarım kilo kıymasını alabiliyor. Bütün çeşitlerin tamamını çiğ olarak alıp evine götürebiliyor. Ya da burada müşterilerimiz etlerini seçtikten sonra restoranımızda pişirip servis yapıyoruz. Forum Bornova'dakiTürk mutfağı projemizle de çorba ve zeytinyağlı yemeklerden et, ızgara ve köfte çeşitlerine kadar haftanın 5 günü 60 çeşit yemek yapıyoruz" dedi.
ÜRETİCİDEN TÜKETİCİYE
Kesinlikle dışardan ürün almadıklarını ve birinci el olarak üreticiden tüketiciye hizmet sunduklarını vurgulayan Cem Yaylacık sözlerini şöyle sürdürdü: "En büyük amacımız et satışında birinci el olmamızdır. Et ürünlerini kendimiz yetiştirdiğimiz için fiyatlarımızı da en aşağı seviyede uygun tutabiliyoruz. Çünkü arada hiçbir aracı kurum yok. Biz kendi ürettiğimiz etlerin direk satışını yapıyoruz. Kesinlikle dışardan ürün almıyoruz. Etlerden sucuklara, yeşilliklerden süt ürünlerine kadar hepsi de kendi ürettiğimiz ürünlerden oluşuyor. Kendi ürünümüz olan manda sütünden sütlaç çok beğeniliyor. Sosislerin baharatlarını da kendimiz imal ediyoruz. Karabiberi de kendi değirmenimizde çekiyoruz. Babam ve ben olmadan asla et kesimi olmaz. Mezbahalardan soğuk zincirlerle depolarımızı taşıyoruz."
ONLINE SATIŞ HİZMETİ
Otel ve restoranlar dışında evlere de online çiğ et satışları yaptıklarını söyleyen Yaylacık, "İzmir içinden online olarak siparişleri alıyoruz. Çiğ paket servisimiz var. Bizim etlerimiz çok özel olduğu için pişirmeden çiğ olarak veriyoruz. Vatandaşlar bunları kendi evlerinde istedikleri gibi yapıyorlar. Karşıyaka bölgesinde Getir Çarşı ile bir anlaşmamız var. Yine çiğ olarak servis yapılıyor. Ayrıca Yemek Sepeti ile anlaşmamız var. Getir Çarşı ile 20 dakikada, Yemek Sepeti ile 30 dakikada adrese ulaşıyor" diye konuştu.
TOLGA TEKİN