Evde-işte-sağlıkta o bir anne: Figen Baz

İzmir’in örnek iş kadınlarından biri olan Figen Baz aynı zamanda iki erkek evlat, kızı gibi gördüğü iki gelin ve biri yolda olmak üzere 3 torun sahibi. Sağlık alanında öncü kuruluşlardan Ekol Grubu’nun kurucu ve yöneticisi Figen Baz, “Ben önce anneyim, sonra iş kadınıyım. Birlikte mesai yaptığımız tüm çalışma arkadaşlarıma da bu anlayışla yaklaşıyorum” dedi.

Ekol Sağlık Grubu Kurucusu ve Yöneticisi Figen Baz 24 yıl önce Duymer İşitme Cihazları ile başlayan sağlık yatırımlarının bugün Ekol Sağlık Grubu'na dönüştüğünü söyledi. Ekol Sağlık Grubu'nun bugün bünyesinde Ekol Hastanesi, Ekol Balçova Tıp Merkezi, Ekol International Tıp Merkezi, Ekol Göz Tıp Merkezi, Duymer İşitme Cihazları Merkezi, Dent Ekol Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, Armando ve Diego Optik'i barındırdığını söyleyen Figen Baz, "Bugün 20 branşta, alanında uzman 100 uzman hekim ve bin personel ile kaliteli sağlık hizmeti vermeye devam ediyoruz" dedi. Anneler günü ile ilgili konuşan Figen Baz, "Ben önce anneyim, sonra iş kadınıyım. Birlikte mesai yaptığımız tüm çalışma arkadaşlarıma da bu anlayışla yaklaşıyorum" diye konuştu.

36 YILLIK MUTLULUK
Figen Baz kimdir? Kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
1966 senesinde Karşıyaka'da doğdum. Aslen Bosna kökenli bir ailenin kızıyım. Yıllarca Çiğli'de doktorluk yapan ve "Boşnak Salih" olarak tanınan, Dr. Salih Salnur'un kızı olmama da ayrı bir parantez açmak isterim. Eşim Mehmet Baz ile 36 yıldır mutluluk ve saygı ile sürdürdüğümüz bir evliliğimiz var. Bu evliliğimizden her zaman gurur duyduğum iki oğlum var Sami ve Salih. Onlar da çok mutlu evlilikler yaptılar. Gelinlerim Aşkın ve Öykü'yü de çok seviyorum, benim iki de kızım var diyorum. Artık benim dört evladım iki torunum var. Torunlarım Mehmet ve Figen Arya da birer dünya tatlısı... Salih ve Öykü'den bir torunumuz daha yakında aramıza katılacak.

AİLEMİZİN BİR PARÇASI
SİZİN için Ekol çalışanlarının annesi diyorlar. Doğru mu?

Ben herkesin her sorunu ile ilgilenmeye çalışıyorum. Bizimle çalışanları; çalışan olarak değil, hayatımızı, ekmeğimizi paylaştığımız bir büyük ailenin parçası olarak görüyorum. Evladım için ne düşünüyorsam, çalışanlarım için de aynısını hissettim her zaman. Ben her şeyden önce anneyim. Daha sonra İş kadınıyım.

KARŞILIKSIZ SEVGİ
Annelik demişken, "Çocuk da yaparım, kariyer de" söyleminin en güzel örneklerinden birisiniz. Bu başarıyı nasıl yakaladınız?

Yaptığımız her işi çok severek ve isteyerek yapıyor, her işe yetişmeye çalışıyorum. Duymer İşitme Merkezi'nde çalışma hayatına başladığım ilk dönemlerde bile bize gelen işitme problemi olan hastalara uygun cihaz takarak işitme probleminin giderildiğinde, hastamızın yaşadığı mutluluk, bizi daha çok çalışmaya yönlendiriyordu, hastalarımızın yaşadığı mutluluğu ben de yaşıyordum. Aradan yıllar geçti ilk Ekol KBB'yi kurduğumuz günden bugüne hastalarımızın bize olan güveni, tavsiyesi ile büyüdük. Bugün Ekol Hastaneler Grubu olarakta aynı heyecan ve hevesle Eşim Doktor Mehmet Baz ve iki oğlumla birlikte hastalarımızı bir misafir gibi karşılıyoruz ve onların hastanelerimizden ayrılırkenki mutluluğu bizleri daha da mutlu kılıyor. Bir işte başarılı olmak için tutku ile bağlanmak gerekiyor. Bütün hayatını ona adamak gerekiyor. Tabii böyle olduğu zaman da hayatındaki bazı şeylerden vazgeçmek zorunda kalıyorsun. İşimizle birlikte çocuklarımızla ilgileniyordum. Türlü toplantılardan, elinde dosyalarla oradan oraya koşturmanın yorgunluğunu her fırsatta çocuklarımla oyun oynayarak atıyordum. Aile yaşantımızda en önemlisi karşılıksız sevgiyi sürdürmektir. Bana kalırsa "Çocuk da yaparım, kariyer de" sözü birbirini besleyen iki faktörün bir araya gelmesi anlamına geliyor. İkisini bir arada götürmek mümkün. İkisinden birini tercih etmek de ayrı başarılar getirmekte. Evinde, işinde başarı kazanmış Figen Baz olmanın en önemli faktörü ise güçlü ve iradeli bir eşe ve aile bağlarına, işine sadık ve çocuklarımın bize kattığı güç. Figen Baz olarak ailemin bana olan saygısı ve bağlılığı işimde olan başarının anahtarıdır. Bende bugün tüm annelerin anneler gününü kutlar ev ve iş hayatlarında başarılarının daim olmasını dilerim.

Çalışan anne olarak dengeleri nasıl sağlıyorsunuz?

Çalışan anne olmak çok güzel, ama çok zor bir şey. Ben çocuklarım eğitim hayatına başlayana kadar birebir kendim ilgilendim. Bebekliklerini, yürümelerini, çocukluklarını doya doya yaşayabildim. Çok şanslı bir anneydim. Küçük oğlum okula başladıktan sonra iş hayatına eşimle birlikte başladım. Genç kızlık döneminde dedem rahmetli Hasan Salnur tuhafiye sektöründeydi. Ondan edindiğim iş kalitesi, doğruluk, düzen. Bu ilkelerle eşimle birlikte iş hayatına atıldım. Kişilik yapım gereği tertip, düzen, disiplin hayatımın içinde her zaman oldu. Bu işime de yansıyınca, iş hayatında her zaman ilerlemeyi ve büyümeyi sağladım. Bunlar, hem ev hem de iş hayatımda her zaman olduğu için dengeler de kendiliğinden kuruldu. Çocuklarım, eşim, torunum, ailemizin yeni insanları güzel gelinlerim bana ve kendimce doğrularıma her zaman inandılar ve hayatlarında örnek aldılar, beni desteklediler. Onları çok seviyorum.

EVLAT ODAKLI BİR YAŞAM
Anne olunca hayatınızda neler değişti? ANNE olunca hayatımda her şey değişti. 'Ben' odaklı yaşamaktan, 'evlat' odaklı yaşamaya başladım. Sevgi, özveriyle uykusuz geceler, yedi- yemedi derken birden bire anne olmayı öğrendim. Anne olmak içgüdüsel, kendiliğinden gelen çok güzel bir duygu. Eşim ve ben, benim anneliğimi, onun babalığını bu değişimi sevgi ile kucakladık.

Peki anneniz ile sizin anneliğiniz arasında farklar var mı?

Canım annem, bir tanem... Her çocuğa annesi güzel gelir. Benim annem de her zaman çok verici, sevgi dolu, hayatta her zaman iyi niyeti ile özverili bir kişi olmuştur. Annemi kendime her zaman örnek aldım. Evlendikten sonra Hikmet anne de hayatımın içinde çok değerli olmuştur. İki anneye de bizleri yetiştirdiği için çok teşekkür ederim. Biz de hayatımızda bu güzel annelerden edindiklerimizle evlatlarımıza iyi birer ebeveyn olmayı arzu ettik. Çok şükür evlatlarımız bizi yanıltmadılar. Sami ve Salih'i, iki oğlumu da hep annelerimizden gördüklerimizle yetiştirmeye çalıştık. Sadece teknoloji çok hızlı, hayatımızın her yerinde, teknolojiyi onlardan birlikte öğrenip uyguladık.

KADINLAR KENDİNE GÜVENMELİ
Çalışan kadınlar, kadın girişimciliği ile ilgili düşünceleriniz nelerdir?

Ekonomik zorlukların yaşandığı, ailelerin geçim sıkıntısı çektiği günümüzde, kadınların da ticari faaliyetlerde bulunarak aile bütçesine katkı sunması hem ekonomik yaşamı canlandıracak hem de ailelerin ekonomik sıkıntısını önemli ölçüde hafifletecektir. Bu yüzden, kadın girişimcilerin kendilerine güvenmeleri ve daha cesaretli olmaları gerekir. Bu vesile ile tüm kadınlarımıza şunu ifade etmek istiyorum; kendinize güvenin. Ülkemizde ve dünyada çok başarılı kadın girişimcilerin olduğunu unutmayın.

Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.