“Sıfır atık alışkanlığı annemden geliyor”

Yıllarca televizyon önünde olan ve son zamanlarda ise geri dönüşüm projeleriyle dikkat çeken Zeliha Sunal, sahne çalışmalarına da devam ediyor. Lise yıllarında müzik yarışmalarına katılarak dereceler alan Sunal, mikrofonla ilk olarak TRT İzmir Radyosu'nda tanıştı. Televizyonda çeşitli programlar yapan sanatçı jüri üyeliği ve müzik direktörlüğü de yaptı. Atıksız yaşama dikkat çekmeye devam eden çevre aktivisti sanatçı, geçtiğimiz günlerde "Bir ileri dönüşüm sergisi" açtı. Poşetlerden hazırladığı gelinlikle herkesi hayran bırakan Sunal, "Yapılması zor eserler ortaya çıkarıyoruz. Çevre ve iklim değişikliği ile kendi yöntemlerimle farkındalık yaratmaya çalışıyorum" dedi.

- Çok uzun zamandır televizyondasınız. Hayatınızın bu bölümünü anlatabilir misiniz? Uzun yıllar pek çok farklı kanalda çeşitli programların içinde yer aldım. İlk televizyon program tecrübemi TRT'de ve çok ünlü 4 sunucunun birlikte sunduğu "Tele Pazar"da yaşadım. Rahmetli Cenk Koray, Halit Kıvanç, Korhan Abay ve Erkan Yolaç gibi yıldız isimlerin sunduğu programa Grup Angora'nın solisti olarak çıkmıştım. Hatta o zaman ayakkabım yerdeki cam tuğlalara sıkıştı ve şarkı boyunca kımıldayamadan kaldım. Cenk Koray kriz yönetimim olduğuna karar vererek beni programda tuttu. Sonrasında yıllarca İzmir TRT'de Erkan Yolaç ile Haftasonu'nda, TRT İstanbul'da çalıştım. TRT bir okuldur. Oradan çok şey öğrendim.

- Geri dönüşümden ürünler oluşturmaya nasıl başladınız? Benim hiçbir şeyi atmayan, şahane bir annem var. Küçükten beri eskiyenlerimi kardeşlerimle paylaştırdı. Evde her şey değerlendirilirdi. Babaannem de çoraplar örerdi, elbiselerimizi hatta paltolarımızı bile kendi dikerdi. Böyle bir evden çıkınca siz de farklı bakıyorsunuz. Yıllarca sahnede kullandığım her şeyi ben diktim, pullarını işledim, eskimiş olanı yenileyerek farklılaştırdım. 2014 yılında Youtube'ta Handcrafttv'yi açarak kadın ve çocuklara yönelik ambalaj atıklarıyla yapılacak oyuncaklar ve objeler ürettim. Sonrasında Çevko ile yolum kesişti ve "Ambalaj atıkları çöp değildir" diye yola koyulduk.

ÖZEL TENEFÜS ZİLİ

- Geri dönüşümle ilgili diğer çalışmalarınız neler? İstanbul Havalimanı açılmadan önce İGA'dan Ülkü Özeren beni "Atıktan Sanata" projesinde değerli hocalarımızla buluşturdu. Oradan çıkan büyük atıklarla çalıştık. Kadın ve çocuklarla söyleşiler yaptık. Bir ortaokulu ile okul teneffüs zili "Hedef Sıfır Atık" şarkısı çıkardık. Kidzania'ya çevre mühendisliği atölyesi açtık. "Sev dünyayı" ironik şarkısını yeniden yorumladım. Türçev ve Mavi Bayrak Türkiye ile plajını temiz tut projelerinin yanısıra Kocaeli ve Büyükçekmece Belediyeleriyle yaklaşık 4 bin pet şişeden oluşan dev balıklar yaptık. Antalya Belediyesi'yle Türkiye'nin en büyük çocuk çevre korosu kurma çalışmalarımız devam ediyor. İlk konserimizi ise 80 çocuk ile Dünya Çevre Günü'nde verdik.

ULUSLAR ARASI SERGİ

- Serginizle ilgili geri dönüşler nasıl? Eşimin rahatsızlığı döneminde ve vefatından sonra kendimi oyalama amacıyla başladığım atıklardan kıyafet tasarımlarım çok ilgi toplayınca önce bir kısa defile ve sonunda da bir sergi açtık. Benim 3 kişilik küçük bir ekibim var. Yapılması çok zor eserler, takılar ve çantalar çıkardık. Ankara 13.Türktay Çevre Kurultayı'nda bu kıyafetleri geri dönüşümün zirvesine sunduk. Kıyafetler işlem görmemiş hammaddelerden oluştuğu için çok beğenildi. Çok ince bir işçilik ve orijinal fikirlerimiz de beğenildi. Bu serginin tekrarını hatta defile olarak sunulmasını isteyen kurum ve kuruluşlar var. Kasım ayının sonunda Kocaeli'de 10 kıyafet sergileyeceğiz. Bu kez uluslarası olarak görücüye çıkacağız. Yıllardır çevre ve iklim değişikliği ile kendi yöntemlerimle farkındalık yaratmaya çalışıyorum. Hepimizin doğal kaynaklarımızı ne kadar dikkatli kullanmamız gerektiğinin farkında olmalıyız. Bu dünya hepimizin.

SAHNEDE HER KILIĞA GİREBİLİRİM

Müzikle ilgili yeni projeleriniz var mı? Son dönemlerde programlara sadece konuk olarak katılıyorum. Onun dışında sahne çalışmalarım devam ediyor. Yıllar boyu çok farklı konseptler uyarladım ve bundan çok keyif aldım. Mikrofonun gücünü bir kez tadınca, bırakamıyorsunuz. Sahnede her kılığa girip, her tür şarkıyı seslendirebilirim. Pandemi dolayısıyla sosyal çalışmalarım ön plana geçti ve son müzik çalışmalarım çevre ve iklim değişikliği ile ilgili oldu. Şarkı dinlemelerim devam ediyor. Önümüzdeki günlerde sürpriz yapabilirim.

"BENİM RUHUM İZMİRLİ"

İzmir'de sahneye çıkmak size nasıl hissettiriyor? İzmir kadınının kendine has güveni var bende. Ailem halen İzmir'in Hatay semtinde oturuyor. Burada sahneye çıkmak beni evimde hissettiriyor. Benim ruhum İzmirli. Seyircinin sıcacık ilgisi beni her seferinde daha sıkı kucaklıyor. İzmir seyircisi ne izleyeceğini, kimi izleyeceğini seçerek gider. Seçicidir ve harikadır.