Çukur dizisinde çalınan "Ya Sidi" şarkısıyla ülkemizde de geniş bir hayran kitlesine ulaşan Orange Blossom, bugün CSO Ada Ankara Ana Salon'da Türk dinleyicisi ile buluşacak. Elektronik müziği Orta Doğu ve Afrika müzik gelenekleri ile birleştirerek Doğu'nun geleneksel melodilerini elektronik bir soundla sunan Orange Blossom, bu kez Belçikalı-Tunuslu sanatçı Ghalia Benali gibi sıra dışı bir solist ile birlikte sahne alacak.
MÜZİĞİMİZDE SINIRLAR YOK
Elektronik müziği Orta Doğu ve Afrika müzik gelenekleri ile birleştirerek, doğunun geleneksel melodileriyle harmanlayan davulcu Meksikalı Carlos Robles Arenas, Fransa doğumlu ve eski bir punkçı olan keman sanatçısı Pierre Jean Chabot (PJ) Perküsyon'da Fatoma Dembele ve Gitar'da Leo Guerin oluşan Orange Blossom'a Ankara konserinde solist olarak Ghalia Benali eşlik edecek. Sanat kariyerine 1992 yılında şarkıcı, yazar, besteci, ressam ve oyuncu olarak başlayan Ghalia Benali, New York Times tarafından "kendi mitlerinin yaratıcısı" olarak tanımlanıyor. Grubun yepyeni albümü "Spells From The Drunken Sirens"elektro, Batı Afrika ve Küba poliritmleri, Arap ve Orta Doğu melodileri ve rock müziğin bir karışımını yansıtıyor. Arapça, İspanyolca, Fransızca şarkı sözleriyle süslenmiş albüm önceki gün dinleyici ile buluştu. Orange Blossom ile farklı tarzlarını, Türk müziği ve dinleyicisi hakkında konuştuk...
- Orange Blossom, dünyadan farklı birçok müziği kendi müziği içinde harmanlıyor. Nedir sizin müziğinize ilham veren?
Temas ettiğimiz tüm müziklerden ilham alıyoruz. Geleneksel Arap müziği, soufi müziği, Farsça, Türkçe, Afrika ile özel bir bağımız var ama yeni albümde çok fazla Küba ve Portekiz de var. Sınırlar yok, müziğimizin en özel tarafı da bu.
- Şarkınız Ya Sidi ülkemizde çok izlenen Çukur dizisinde de kullanıldı. Sizin Türkiye ile olan ilişkiniz ve Türk Müziği hakkındaki düşünceleriniz neler?
Buradaki kültür zengin ve karmaşık, çok sayıda etkiye sahip büyük bir ülke. Türkiye'de olmayı seviyoruz ve aslında yeni albümümüzü bile Türkiye'de tasarladık ve yazdık diyebilirim. Dizide kullanılan şarkımızla da daha geniş bir hayran kitlesi kazandık. Bir ülkenin müziğinin ve geleneklerinin özünü gerçekten anlamak için o ülkede çok zaman geçirmemiz gerekiyor ama Türk Müziğini çok seviyoruz.
Doğu'nun geleneksel melodilerini elektronik bir soundla sunan Orange Blossom, bu kez Belçikalı-Tunuslu sanatçı Ghalia Benali ile birlikte sahne alacak. Şarkıcılığın yanında yazar, besteci, ressam ve oyuncu kimlikleriyle de ön plana çıkan Ghalia Benali, "kendi mitlerinin yaratıcısı" olarak tanımlanıyor.
BİR ÖZGÜRLÜK MESAJI
- Önceki gün son albümünüz "Spells From The Drunken Sirens"ı yayınladınız. Bu albümde nasıl bir Orange Blossom dinleyeceğiz?
Bu albüm, kökenimiz ne olursa olsun bunu başkalarıyla paylaşarak büyüyebileceğimizi söyleyen bir özgürlük mesajı. Bugün kendi içimize kapanıp duvarlar örüyoruz, bu üzücü ve bizi kültürel olarak fakirleştiriyor. Hepimizin basitçe "insan" olduğumuzu, dünyada hareket ettiğimizi, her zaman deneyimleyecek bir şeyler aradığımızı, neredeyse ne pahasına olursa olsun vurgulamak istedik.
- Ankara'da bizi nasıl bir repertuvar bekliyor, Türk dinleyicisine bir mesajınız var mı?
Şarkıların çoğu Türkiye'deyken tasarladığımız ve oluşturduğumuz yeni albümümüzden olacak. Bu şarkılar her zaman olduğu gibi Arapça, Farsça, Afrika tınılarının bir karışımı ve bu sefer Küba esintileri de var. Tabii ki, Türkiye'de en çok bilinenler de dahil olmak üzere önceki albümden şarkılarımızı da söyleyeceğiz.