AB liderlerine ortak sorumluluk çağrısı
Doğu Akdeniz’e en uzun kıyı şeridi olan Türkiye’nin kendi karasularına hapsolmasını kimsenin beklememesi gerektiğini belirten Erdoğan, “Doğu Akdeniz meselelerine adil ve barışçıl çözüm bulmak hepimizin ortak sorumluluğu. Bunun için işbirliği ve diyalog desteklenmeli, mevcut krizi daha da ağırlaştıracak adım ve kararlardan kaçınılmalı” dedi.
- Politika
- Giriş Tarihi: 01 Ekim 2020
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, bugün başlayacak Avrupa Birliği Liderler Zirvesi öncesinde Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) dışındaki AB üyelerine birer mektup gönderdi. Türkiye-AB ilişkilerinin Türkiye için her zaman öncelik taşıyan konuların başında geldiğini ve süreçle ilgili AK Parti döneminde önemli mesafe katedildiğini anımsatan Erdoğan, özetle şunları söyledi:
SINAMAYLA KARŞI KARŞIYAYIZ
Son dönemde, Doğu Akdeniz'de yaşanan gelişmeler nedeniyle ilişkilerimiz yeni bir sınamayla karşı karşıyadır. Türkiye'nin Doğu Akdeniz politikasının iki ana hedefi vardır. Birincisi, Doğu Akdeniz'de deniz yetki alanlarının uluslararası hukuka uygun, hakça ve adil biçimde sınırlandırılması ve kıta sahanlığımızdaki egemen hak ve yetkilerimizin korunmasıdır. İkinci hedefimiz ise Kıbrıs Türklerinin Kıbrıs Adası'nın eşit ortağı olarak hidrokarbon kaynakları üzerindeki eşit hak almasıdır. Türkiye, Doğu Akdeniz'in, tüm tarafların işbirliği yaptığı, hidrokarbon kaynaklarının hakça paylaşıldığı, barış ve istikrarın hüküm sürdüğü bir işbirliği bölgesi olmasını arzu etmektedir. Doğu Akdeniz'deki gerginliğin müsebbibi Türkiye değil, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'dir. Bugün geldiğimiz duruma, Yunan-Rum ikilisinin Türkiye'yi ve Kıbrıs Türklerini yok saymaları, oldubittiler ve AB'nin buna seyirci kalması yol açmıştır. Kıbrıs meselesi çözülmeden AB'ye üye yapılan GKRY, Kıbrıs Türklerini yok sayarak komşu ülkelerle deniz sınırı anlaşmaları yapmış, ruhsat sahaları belirlemiş ve sondaj gerçekleştirmiştir. Yunanistan, GKRY ile birlikte, Türkiye'yi Antalya Körfezi'ne hapsetmeyi hedefleyen, maksimalist deniz sınırı iddialarını (Sevilla Haritası) AB'yi kullanarak Türkiye'ye kabul ettirmeye çalışıyor. Bunlarla da yetinmeyerek, Türkiye ve Kıbrıs Türklerine karşı Doğu Akdeniz Gaz Forumu adı altında bir mekanizma teşkil etmiş, Türkiye karşıtı işbirliği mekanizmaları kurmuştur.
HAKSIZ VE ADALETSİZ
Türkiye, Doğu Akdeniz'de deniz yetki alanlarının uluslararası hukuka uygun ve adil şekilde sınırlandırılmasını savunuyor. Yunanistan ile ön koşulsuz olarak diyaloga hazır olduğumuzu bir kez daha vurgulamak isterim. Diğer taraftan Kıbrıs Türkleri ile Rumlarının, Ada'nın ortak sahipleri olarak hidrokarbon kaynakları konusunda işbirliği mekanizması tesis etmeleri gerekir.
'YANLI TUTUM MENFAATLERE ZARAR VERİYOR'
DOĞU Akdeniz'de Kıbrıs Türkleri dahil tüm tarafları bir araya getirecek kapsayıcı bir enerji işbirliği forumu kurulmasının son derece yararlı olacağına vurgu yapan Erdoğan, "Türkiye bu yönde atılacak adımlara desteğe hazırdır. AB'nin bu düşüncelerimize destek vermesini, aday ülke Türkiye'ye karşı takındığı yanlı tutumu terk etmesini, Yunanistan'ın ve GKRY'nin maksimalist tezlerine koşulsuz destek vermemesini temenni ediyorum. AB'nin ülkeme karşı aldığı bu yanlı tutum birçok alanda ortak menfaatlere zarar vermektedir. Bizim AB'den beklentimiz tarafsızlıktır Bu bahsettiğim adımlar atılmadan Türkiye ve Kıbrıs Türklerinden Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon faaliyetlerini durdurmalarının istenmesi, haksız ve adaletsiz bir taleptir" ifadelerini kullandı.
MAKSİMALİST TALEPLERE BOYUN EĞMEDİK
ALMANYA'NIN ricası üzerine Türkiye'nin sergilediği iyi niyetli tutuma, Yunanistan'ın Mısır'la imzaladığı sınırlandırma anlaşmasıyla karşılık verdiğini de hatırlatan Erdoğan, "Doğu Akdeniz ülkeleri hidrokarbon faaliyetlerini sürdürürken, Kıbrıs Türkleri yok sayılırken, Doğu Akdeniz'de en uzun kıyı şeridine sahip Türkiye'nin kendi karasularına hapsolmasını kimse beklememelidir. Bize AB üzerinden empoze edilmeye çalışılan maksimalist taleplere boyun eğmedik. Ancak hem kendi haklarımızı, hem de Kıbrıs Türklerinin haklarını korumaya devam edeceğiz. Doğu Akdeniz meselelerine adil ve barışçıl bir çözüm bulabilmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Bunun için işbirliği ve diyalog desteklenmeli, mevcut krizi daha da ağırlaştıracak adım ve kararlardan kaçınılmalıdır" dedi.
BM ZİRVESİ'NE VİDEO MESAJ
BAŞKAN Erdoğan, 'BM Biyolojik Çeşitlilik Zirvesi'ne video mesaj gönderdi. Erdoğan, mesajında, "Kovid-19 salgını ekosistemdeki bozulmanın yansımalarından birisidir. Tarihi mesuliyetimiz yok denecek kadar az olmasına rağmen iklim değişikliği ile mücadelede en ön saflardayız" dedi.