Kıbrıs üzerinden Türkiye’ye gözdağı

Belçika'nın başkenti Brüksel'de, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in de konuk olarak katıldığı iki günlük Avrupa Birliği Liderler Zirvesi'nde yayınlanan sonuç bildirgesi üzerinde değerlendirmeler devam ediyor. Ancak bildirge kadar zirve sonrası yaptığı açıklamada kullandığı ifadeler nedeniyle Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de gündemde. Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 Temmuz'da Kıbrıs'ın kuzeyine yapacağı ziyarete ilişkin değerlendirmesi sorulan Leyen, "Bu bizim için çok hassas bir konu. Bu ziyaretin elbette nasıl geçeceğini gözlemleyeceğiz ve Avrupa Birliği olarak iki devletli bir çözümü asla kabul etmeyeceğimiz konusunda çok netiz" dedi.
TÜRKİYE'NİN KIRMIZI ÇİZGİSİ
AB ve üye ülkeler ne kadar net olurlarsa olsunlar Kuzey Kıbrıs, Türkiye'nin kırmızı çizgisi... KKTC'nin bağımsız bir ülke olarak dünya ligine çıkması için yıllardır her türlü desteği veren Türkiye'nin bu konuda atacağı tüm adımlar Batı tarafından ülkemize karşı koz olarak kullanılıyor. Geçtiğimiz yıl Doğu Akdeniz'deki gelişmeler nedeniyle Türkiye-AB ilişkileri gerilmiş, Başkan Erdoğan'ın geçen Kasım ayında, Kıbrıs'ın bölündüğü 1974 yılından beri kapalı olan Maraş'a yaptığı ziyaret ve bu kentin kademeli olarak açılması kararı hem Rum Kesimi'nin hem de AB'nin tepkisine neden olmuştu. Erdoğan'ın Temmuz ayındaki Kıbrıs ziyareti de, AB'nin Türkiye ile ilişkileri düzeltmek istediği bir döneme denk geliyor.

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB Konseyi Başkanı Charles Michel ile gerçekleştirdiği Ankara ziyaretinde yaşanan protokol kriziyle gündeme gelmişti. Ziyarette Ankara, AB protokolünü uygulamasına rağmen hedef gösterilmek istenmişti.
İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜME RET
Ancak Von der Leyen, yaptığı açıklamada Erdoğan ile 21 Haziran'da yaptığı telefon görüşmesine ilişkin, "Bu mesajları açıkça verdik. Ben Cumhurbaşkanı'na bunu bizzat kendim de söyledim. Yani artık olumlu bir sinyal için gerisi ona kalmış durumda" diyerek adeta tehditkar bir dille Türkiye'ye Erdoğan'ın Kıbrıs ziyareti üzerinden gözdağı vermeye kalkışıyor. Kıbrıs'ta adanın gerçeklerini görmezden gelerek iki devletli çözümü yıllardır reddeden Avrupa, Kıbrıs Türk halkının haklarını her platformda savunan Ankara'yı da bu konu üzerinden köşeye sıkıştırmaya çalışıyor.
HAKSIZLIĞA UĞRUYORLAR
Türkler adanın yıllardır haksızlığa uğrayan, mağdur edilen, hakları gasp edilen tarafı. Adil, barışçı, kalıcı ve dengeli bir çözüm istemelerine ve bu konuda önlerine konulan Annan planı gibi tüm seçeneklere destek vermelerine rağmen dünyanın ısrarla görmezden geldiği taraf yine Türk tarafı. AB, 2004 yılında Kıbrıslı Türkler üzerindeki izolasyonu kaldırma yönünde sözler verdi ancak Kıbrıs Türkleri halen beyan edilen bu iradeyi görmüş değil. Rumlar ise AB üzerinde Yunanistan'ın kurduğu baskıyla adanın şımarık çocukları olarak hiçbir orta yola yanaşmamayı sürdürüyor. Kıbrıs Türk halkı, çözüm istemeyen tarafla uğraşmaktan artık usandı. Aynı şekilde Türkiye de, Kıbrıs Türkleri ve KKTC'nin kendisine karşı koz yapılmasından son derece rahatsız.
"AB'NİN BU AÇIKLAMASI ŞAŞIRTICI DEĞİL"
LEYEN'in sözlerine başta KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar olmak üzere sert tepki geldi. AB'nin bu pozisyonunun Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne (GKRY) koşulsuz desteğine bir örnek olduğunu belirten KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, "Kıbrıs Türk halkına verilen sözleri yerine getirmeyen AB'nin bu tutumu şaşırtıcı değildir" ifadelerini kullandı. Ertuğruloğlu, "Bu tutum ayrıca AB'nin, adadaki mevcut durumun devamından memnun olduğuna da işaret etmektedir. Adada herhangi bir anlaşma Kıbrıs Türk ve Rum tarafları arasında bulunacaktır. AB bu olguyu elbet anlayacaktır. Birliğe üyelik kriterlerini hiçe sayarak bir Rum devletini Kıbrıs diye üye yapan AB'nin bu utancını kamufle etmek adına sergilediği saldırgan ve çirkin tavrı asla kabul edilmeyecek, egemen, eşit uluslararası devlet politikamıza sonuna kadar sahip çıkılacaktır" dedi.
TARAFLI TUTUMUNU SÜRDÜRÜYOR
Türkiye'nin Yunanistan ile Akdeniz'de yaşadığı anlaşmazlık ve gerilime de bugüne kadar taraflı yaklaşan AB yönetimi, Ankara'nın Kıbrıs'ta iki devletli çözüm ve Kıbrıs Türk halkının haklarına gösterdiği hassasiyeti de görmezden gelerek yanlı tutumunu sürdürüyor.

ZÜMRÜT YILMAZ