Kılıçdaroğlu'nun bölünme kabusu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu Saadet Partisi (SP) ve HDP'nin (PKK) bölünmesi korkusu sardı. Derin Amerika projesiyle CHP omurgasında kurgulanan Millet İttifakı'nın kanatlarından HDP-PKK hem kapatılma hem de bölünmenin eşiğinde. CIA aparatı PKK'nın siyası uzantısı HDP'den istifa eden Ayhan Bilgen, yeni bir parti kurma çalışmalarına tam hızla devam ediyor. Saadet Partisi'nde de Kemal Kılıçdaroğlu'nun kankası Temel Karamollaoğlu'na tepkiler yükselirken, olağanüstü kongre hazırlıkları başladı. Rahmetli Necmettin Erbakan'ın sağ kolu ekonomist Prof.Dr. Mete Gündoğan Hareketi Temel Karamollaoğlu'nu devirmek için yola çıktı. Bu gelişmeler nedeniyle uykusu kaçan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Temel Karamollaoğlu ve Pervin Buldan-Mithat Sancar'la son yaptığı görüşmelerde değerlendirme yaptıkları konuşuluyor.

SAADET'TE YOL AYRIMI GÖRÜNDÜ
Saadet Partisi'nde Genel Başkan Temel Karamollaoğlu'nun Kemal Kılıçdaroğlu'na kankalık yapması rahatsızlıkları tetikledi. Tabanla tavan arasında uçurum genişliyor. Prof. Dr. Mete Gündoğan'ın ayak sesleri duyulmaya başlandı. Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sert muhalefeti ve tepki çeken açıklamaları ile sık sık gündeme gelen Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'na karşı olağanüstü kongre hazırlıkları sürüyor. Rahmetli Oğuzhan Asiltürk zamanında başlayan Karamollaoğlu'na tepkiler devam ederken, Saadet Partisi tabanında CHP'nin treninden inme ve Cumhur İttifakı'na yakınlaşma rüzgarları esiyor.

KARAMOLLAOĞLU'NUN KORKUSU
Rahmetli Asiltürk'ün, yapılması muhtemel olağanüstü kongrede Karamollaoğlu'nun karşısına Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mete Gündoğan'ı aday olarak çıkarmayı istediği biliniyor. Prof.Dr Mete Gündoğan, İngiltere'de ekonomi eğitimi almış, master yapmış 25 yıl Rahmetli Necmettin Erbakan'ın danışmanlığını yapmış birisi. Mete Gündoğan, Başkan Erdoğan'ın da yakından tanıdığı bir ekonomist. Gündoğan, "Ekonomik İstiklal Modeli'ne" göre bir rapor hazırlamış, Cumhurbaşkanımız Erdoğan'a göndermişti. Raporda, "yastık altı varlıklarımızı ticaretin içine sokmamız gerekiyor. Bunun yolu da faizi kaldırıp, altını ve gümüşü tedavüle sokmaktır" demişti. Saadet'teki bu gelişmelerin Millet İttifakı'ndan ayrılacak SP'nin Cumhur İttifakı'na katılması olasılığının Kılıçdaroğlu'nun uykularını kaçırdığı gözleniyor.

PKK BASKISINDAN KURTULDULAR
HDP'den resmen istifa eden ve yeni bir oluşum için yola çıkan eski HDP milletvekili ve Kars Belediye Başkanı Ayhan Bilgen, HDP ile yollarının neden ayrıldığını açıkladı. HDP'yi eleştiren Bilgen, "HDP vahim hatalar yaptı. Kimlik siyaseti, sorunu çözmüyor. Muhafazakar Kürt seçmenlerin arayışı önemli bir arayış. Biz kendimizi bir demokrasi hareketi, bir sosyal adalet hareketi olarak tarif etmeyi daha çok önemsiyoruz" dedi. Bilgen'in, bölücü terör örgütü PKK'nın siyası kolu HDP'den ayrılıp yeni bir yolculuğa çıkması elbette önemli. PKK baskısının bertaraf edildiği, Diyarbakır Anneleri'nin toplumu harekete geçirdiği ve siyasetin önünün açıldığı bir zeminde kuracağı yeni partisinin PKK'ya tavır koyma başarısı gösterebilmesi, Türk siyaseti açısından önemli bir gelişme olacaktır. Ayrıca HDP'nin kapatılma davası da önümüzdeki 3 ay içinde sonuçlanacak. Kapatma gerçekleştiği takdirde, PKK baskısından kurtulan vatandaşlarımızın rahatlıkla oylarını kullanmaları, demokratik siyaset açısından önemli gelişmelere yol açacaktır. Elbette bu gelişmelerin CHP-Kemal Kılıçdaroğlu'nun HDP desteğiyle iktidar olma hayallerini yıkması da söz konusu. Çünkü, Ayhan Bilgen'in yeni partisi ve HDP'nin olası kapatılması sonrası Kemal Kılıçdaroğlu'nun HDP-PKK baskısından çıkan Kürt vatandaşların başka partilere de oy verebilmesi imkanı çıkacaktır.

SONUÇ
CHP-Kemal Kılıçdaroğlu'nun iktidar olma hayalinde HDP ve Saadet Partisi'nin tam destekle arkasında durması bulunuyor. CHP treninde HDP bölünmesi ve SP'nin ayrılması, vagonlarının eksilmesi manasına geliyor. Bir türlü Cumhurbaşkanı adayı belirlemekte zorluk çeken Millet İttifakı'nın, Saadet'in Cumhur İttifakı'na katılması durumunda yüzde 50 rakamına ulaşması da imkansıza yakın gibi görünüyor. Kılıçdaroğlu'nun, 'DERHAL SEÇİM' derdine niye düştüğüne bu gelişmeler çok iyi iki örnek. Çünkü her geçen gün, Kılıçdaroğlu'nun iktidar hayallerini suya düşürmekte.