Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, önceki gün seçim sürecine yaklaşırken camii cemaatine saldırı olabileceğini iddia ederek, dini hassasiyetler üzerinden bir provokasyon yapılacağı endişesi taşıdığını söyledi. Hemen ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun da, ülkede gelecek aylarda her türlü provokasyon olacağını belirterek gençleri uyarması dikkat çekti. Muhalefetin provokasyon söylemlerine ise tepki geldi. Güvenlik ve Terör uzmanları bu söylemlerin psikolojik harbin bir parçası olduğunu söyledi.
ÇATIŞMA HEDEFİ
Güvenlik ve terör uzmanı Coşkun Başbuğ, "ABD'nin elinde kullanacağı silahlı güç kalmadı. PKK ve YPG kaçacak yer arıyor. Bunun yerine sokakları karıştırmanın ve bir çatışma ortamı yaratmanın tek yolu ülkede bir iç savaş veya kaos çıkarmak. Kılıçdaroğlu, kamu kurumlarını -tabiri caizse- basması, hatta adalet yürüyüşleri düzenlemesi gibi girişimlerle aylardır bunu deniyor. Kılıçdaroğlu'nun bütün yaptığı iş aldığı talimatlar gereği kalabalığı arkasında artırarak bir çatışma ortamı yaratmak" dedi.
PSİKOLOJİK HARP TAKTİĞİ
"Asıl provokasyon yapan Kılıçdaroğlu'nun aslında kendisi" diyen Başbuğ, "Biz bunun böyle olacağını günlerdir dillendiriyoruz. Kılıçdaoğlu bu söylemde her ne kadar gençleri koruyor gibi görünse de bu eski bir psikolojik harp taktiğidir. Zihin alıştırma, insanları motive etme gibi sanki ülkede bir kaos ortamı olacak gibi bunun da mağduru muhalefet kanadı olacakmış gibi çağrılarda bulunarak aslında kendileri yaratacakları ortamın altyapısını hazırlıyorlar. Böyle bir olay meydana geldiği anda böyle bir olay önceden zihnen ve beynen hazırlandığı için bu çatışma ortamında ülkenin her yerinin bir anda ateşin sarmasını bekliyorlar" dedi.
DENEYİMLİ BİR MİLLET
BAŞBUĞ şöyle devam etti: "Dolayısıyla Kılıçdaroğlu'nun yapmış olduğu çok bilinçli ve kasıtlı bir hareket. Bunu da muhtemelen aldığı talimat gereği yapıyor. Çünkü seçimde bir yere varamayacağını öngördüklerinden bunun tek yolunun çatışma ortamı yaratarak ülkede adalet yok, huzur yok, can güvenliği yok gibi başlıklarla gündem oluşturmak. Zaten Kılıçdaroğlu aylar öncesinden, 'Erdoğan her ne olursa olsun koltuğu asla bırakmayacak. Bulunduğu makamı terk etmeyecek' gibi başlıklarla kafasındaki planın altyapısını ve çerçevesini çizmeye başlamıştı. Son provokasyon açıklamasının da bunun devamı ve de kasıtlı olduğunu düşünüyorum. Birileri ülkede iç savaş çıkarmak istiyor ancak feraset sahibi olan bu millet oyunu kim kurarsa kursun bu tezgaha asla gelmez. Çünkü bu konuda çok deneyimli ve zamanı geldiğinde bu oyunu kimin yaptığını görebilecek kapasitede olduğunu görüyoruz."
'GERÇEKLİĞİNİ KONTROL ETMEDEN KONUŞUYOR'
GÜVENLİK ve terör uzmanı Erhan Çalışkan, "CHP lideri bu bilgileri kimden öğrenmiş? Eğer gerçekten ülkesini seven bir liderse elindeki bilgi ve belgeleri adli kurumlara vermesi gerekir. Çünkü daha önce de pek çok şey söyledi ve hiçbiri gerçek çıkmadı. Gerçekliğini kontrol etmediği söylemlerle ülkede siyaseti dizayn etmeye, toplumu yönlendirmeye çalıştı. Psikolojik harp usullerinden biri olan gerçeğe aykırı söylemleri tekrar tekrar söyleyerek toplumların manipüle edilmesi batılı devletlerin çok kullandığı bir usuldur. Kemal Bey'in buna alet olacak bu davranışlarda bilerek bulunacağıni düşünmek bile istemiyorum" dedi.