Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'de düzenlenen 18'inci G20 Liderler Zirvesi kapsamında düzenlenen uluslararası basın toplantısında konuştu. Tıpkı bir veba gibi yayılan İslam karşıtlığının 'Tek aile, Tek Dünya, Tek Gelecek' idealine zarar verdiğini söyleyen Erdoğan, "Müslümanları ve mültecileri hedef alan saldırılar kimi batı ülkelerinde artık tahammül sınırlarını aşmış bazı yerlerde bir nefret furyasına dönüşmüştür. Demokrasi ve insan hakları savunuculuğu yapan ülkelerin çoğu bu barbarlık karşısında maalesef üç maymunu oynuyor. Polis koruması altında Kur'an yakılması fikir özgürlüğü değil, çok açık bir provokasyon ve nefret suçudur. Hiç kimse bizden buna sessiz ve tepkisiz kalmamızı bekleyemez" dedi.
KARARLI POLİTİKALAR
İnsanlığın ortak geleceği adına İslam düşmanlığının yükseldiği tüm ülkelerin bu konuda daha kararlı politikalar izlemesi gerektiğini belirten Başkan Erdoğan, "Mevzuat ile ilgili bir açık var ise giderilmelidir, kanun gerekiyorsa süratle yapılmalıdır. Uluslararası camianın sorumlu bir üyesi olarak 'Dost acı söyler' prensibinden hareketle hakikatleri tüm açıklığıyla söylemeyi görev biliyoruz. Ülkemizin teklif ve gayretleriyle, kutsal kitaplara saldırı G20 bildirisinde de kınanmıştır. Farklı inanç mensuplarının barış içerisinde yaşayabileceğine inanan herkesi ülkemizin çabalarına destek vermeye çağırıyoruz" diye konuştu.
BM SİSTEMİ ÖNERİSİ
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyada mevcut BM üyesi olan 195 ülkenin tamamını dönüşümlü olarak daimi üye yapalım. Hepsi daimi üye olmak suretiyle bunun tadını alsın. Beş tane üyenin iki dudağı arasında dünyayı sıkıştırmayalım. Tüm dünyada Birleşmiş Milletler de şu anda bulunan ülkeler daimi geçici ayrımına tabi olmasın. Tüm dünya bundan mutluluk duyacaktır."
'NE İNSANİ NE VİCDANİ'
"Yanı başımızda yürek yakıcı gelişmelerin yaşandığı bir dünyada hiç kimse kendisini güvende hissedemez" diyen Başkan Erdoğan, "135 milyon kişi açlıkla mücadele ederken diğer tarafta lüks şatafat ve israf alıp başını gitmişse burada çok ciddi bir sorun var demektir. Geldiğimiz noktada maalesef Afrika'dan Asya'ya milyarlarca insan bir avuç elitin keyfi ve refahı için çok kötü şartlarda çalışmakta ve ter dökmektedir. Bu ne adildir, ne insanidir, ne de vicdanidir. Sorunlarımızın sebebi kaynak kıtlığı değildir merhamet eksikliğidir. Türkiye olarak biz bu adaletsizliklere itiraz ediyoruz. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
600 BİN SURİYELİ DÖNDÜ
Erdoğan, "Milli gelire oranla dünyanın en fazla yardım yapan ülkesiyiz. Ülkemize sığınan 4 milyonu aşkın mazlum ve mağdura sahip çıkıyoruz. Suriye'nin kuzeyini terör örgütlerinden temizleyerek, kardeş ülkelerin desteğiyle kalıcı konutlar inşa ederek, her alanda ihtiyaçları gidererek, tehditleri kaynağında ortadan kaldırıyoruz. Şimdiye kadar 600 bin Suriyeli güvenli ve onurlu şekilde vatanlarına geri döndü" dedi.
YOLUMUZA DEVAM EDERİZ
(AB Konseyi Başkanı) Michel ile Avrupa Birliği'ni görüştüklerini söyleyen Erdoğan, "Ama Michel'in tek başına karar verme yetkisi yok. O da bütün Avrupa Birliği üyesi ülkelerle görüşerek karar vermek mecburiyetinde. Avrupa birliği üyesi ülkeler bizi 50 yıldır oyalamıştır, hala oyalıyorlar. Oyalasalar da oyalamasalar da Türkiye Türkiye'dir. Biz yolumuza devam ederiz" diye konuştu.
'TAHIL KORİDORU İÇİN ÜMİTSİZ DEĞİLİZ'
Konuşmasında Tahıl Koridoru meselesine de değinen Erdoğan, "Karadeniz Koridoru'ndan 33 milyon ton tahıl ihracatı yapıldı burada bir gerçek var, bunun yüzde 44'ünü Batı aldı, yüzde 14'ü bize geldi yüzde 14'ü Afrika ülkelerine gitti. Putin 'Batı bize verdiği sözleri tutmadı' diyor. Biz ücretsiz olarak bu tahılı verelim, Türkiye olarak siz bunu ulaştırın, Katar'ı da yanımıza alalım böylece Afrika ülkelerine yardım edelim. Putin'in ısrarla üzerinde durduğu, 'fakir ülkelere bu tahılı gönderelim'. Sayın Putin şimdilik 1 milyon tonu kabullendi. (Lavrov ile görüşmede) Yeniden bunu artırmanın gayreti içerisinde olalım dedi. Çünkü fakir Afrika ülkeleri buraya bakıyor. Bunun üzerinde düşünelim dediler biz de telefon diplomasisi ile de olsa çalışmaya devam edeceğiz. Fakir Afrika ülkeleri için bu adımları atmaya devam edeceğiz. Tahıl koridorunun yeniden işlevsel hale gelmesi konusunda ümitsiz değiliz. BM'den SWİFT ve sigorta ile ilgili ikinci bir mektubun gelmesi konusunda talebimiz olacak. Kendisi bunu güncellemesiyle burada yeni bir gelişme olabilir, bunun da takipçisi olacağız" dedi.
'BENİM KONGREM DE TBMM'
(ABD BAŞKANI) Biden ile ayaküstü bir görüşme yaptığını belirten Erdoğan, "Orada F 16 konusunu da görüştük. F-16 konusunda maalesef dostlar işi alıyorlar, götürüyorlar 'İsveç de İsveç' diyorlar. Bu şekilde yaklaşım, bizi ciddi manada üzmektedir. Böyle geldikleri zaman benim vereceğim bir cevap var. Benim de kongrem var, benim kongrem Türkiye Büyük Millet Meclisi. TBMM'den bu tür bir karar geçmediği sürece benim evet demem mümkün değil. Tek başıma karar verecek noktada değilim. İsveç'in üzerine düşen görevleri yerine getirmesi lazım. O da üstüne düşen görevleri yerine getirmediği sürece ben Meclisin vereceği kararı beklemek durumundayım" diye konuştu.
'PAŞİNYAN İLE GÖRÜŞECEĞİM'
Erdoğan, "Sayın (Azerbaycan Devlet Başkanı) İlham Aliyev ile görüşme yaptım. Bu görüşmeden sonra da yarın (bugün) büyük ihtimalle (Ermenistan Başbakanı) Sayın Paşinyan ile de görüşmem olacak. Bölgeyi sükunete davet etmekten başka çaremiz yok. Fakat burada özellikle Hankendi'nde Karabağ'da atılan bu adımlar doğru adımlar değildir. Bunu kabullenmek mümkün de değil. Avrupa Birliği üyesi ülkeler de bunu kabullenmiyor. Yapacağımız görüşmede Sayın Paşinyan'a da bu konuda uyarı yapmalarını ve kesinlikle böyle bir seçimi kabullenmemizin mümkün olmadığını ifade edeceğiz. Şu ana kadar görüştürdüğümüz tüm dost batılı ülkeler de böyle bir seçimi kabullenmiyorlar" dedi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi kapsamında Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel'i kabul etti.
Başkan Erdoğan, G20 ülkelerinin liderleriyle birlikte Hindistan bağımsızlık hareketinin öncü lideri Mahatma Gandhi'nin anıt mezarını ziyaret etti.
Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi dolayısıyla bulunduğu Yeni Delhi'de, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman bin Abdülaziz El Suud ile bir araya geldi. Görüşmede, Türkiye-Suudi Arabistan ikili ilişkilerinin yanı sıra bölgesel ve küresel meseleler de ele alındı.
Erdoğan, zirveye özel davetli olarak katılan Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile görüştü. G20 zirvesinde gerçekleştirilen kritik Erdoğan-Sisi görüşmesinde ikili ilişkiler bölgesel ve küresel meseleler ele alındı. Mısır yönetiminin Türk yatırımcı ve firmalarına verdiği desteğin önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, LNG, nükleer enerji, kültür ve eğitim alanlarındaki iş birliğini canlandırmaya da önem verdiklerinin altını çizdi.