7 Ekim'den bu yana Gazze'yi bombalayan İsrail, İran'ın Şam'daki konsolosluk binasına 1 Nisan'da hava saldırısı düzenledi. Saldırıda İran Devrim Muhafızları Ordusundan 2'si general 7 kişi ölmüştü. İran ise, İsrail'in konsolosluk saldırısının ülkesinin topraklarına saldırı anlamına geldiğini ve misillemede bulunacaklarını duyurmuştu. Gelişme üzerine İsrail de İran'ın saldırılarına karşılık vereceğini bildirmişti. İran, önceki gece İsrail'e yüzlerce kamikaze insansız hava aracı, balistik ve seyir füzesiyle saldırı başlattı, bazı askeri hedeflerin vurulduğunu açıkladı. İsrail ise saldırıların çoğunun hava savunma sistemlerince önlendiğini ancak güneydeki bir askeri üsse füze isabet ettiğini belirtmişti. İsrail ordusu, İran'ın saldırıda 300'den fazla füze ve İHA kullandığını da açıkladı.
PEŞ PEŞE AÇIKLAMALAR
Saldırıyla birlikte tansiyonun zirve yaptığı gecede İran ve İsrail'den de ardı ardına açıklamalar geldi. İran Savunma Bakanı, İsrail'in İran'a saldırması için hava sahasını açan her ülkenin hedef alınacağını söyledi. İran Dışişleri Bakanlığı da meşru çıkarları korumak için daha fazla savunma önlemleri almakta tereddüt etmeyeceklerini belirtti. İran'ın BM Daimi Temsilciliği ise saldırının BM antlaşmasının 51. maddesinden doğan meşru müdafaa hakkı doğrultusunda gerçekleştirildiğini bildirdi. "Bu, İran ile İsrail arasındaki bir mesele, ABD uzak durmalı" ifadesini kullandı.
"ABD DAHİL OLMAYACAK"
Bölgede gerilim artarken ABD ve İngiltere'nin de dahil olduğu açıklamalar da yapıldı. ABD Başkanı Joe Biden, İran'ın İsrail'e önceki gece saatlerinde düzenlediği saldırının ardından İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, ABD'nin İran'a yapılacak herhangi bir karşı saldırıya müdahil olmayacağını söylediği bildirildi. Beyaz Saray'dan görüşmeye ilişkin yapılan açıklamaya göre, Biden geçtiğimiz hafta boyunca bölgeye taşınan savunma sistemleri ve uçaklar sayesinde İsrail'e ateşlenen neredeyse tüm İHA'ların ve füzelerin imha edildiğini söyledi. Biden, kendisinin ve diğer Batılı liderlerin İran'ın saldırısına diplomatik yollarla yanıt vereceğini, askeri bir yanıtın şu anda masada olmadığını belirtti. Açıklamada ayrıca, "İsrail daha önce benzeri görülmemiş saldırılara karşı savunma ve bu saldırıları bertaraf etme konusunda olağanüstü bir kabiliyet göstererek düşmanlarına İsrail'in güvenliğini etkili bir şekilde tehdit edemeyeceklerine dair açık bir mesaj gönderdi" ifadeleri kullanılırken, İsrail'e düzenlenen saldırının sadece askeri tesislere yönelik olduğu aktarıldı. ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ise, Beyaz Saray'ın İsrail'in güvenliği için verdiği desteğin "demir gibi sağlam" olduğunu söyledi. Harris, "Bu saldırılara karşı savunmada İsrail halkının yanındayız" dedi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken de, "Amerika Birleşik Devletleri İran'ın İsrail'e yönelik saldırısını kınıyor" açıklamasını yaptı.
BAKAN FİDAN İRAN VE İNGİLİZ MEVKİDAŞI İLE GÖRÜŞTÜ
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bugün İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Bakan Fidan, İranlı mevkidaşına, İsrail'e yönelik misillemenin ardından bölgede daha fazla tırmanma olmasını istemediklerini aktardı. İran Dışişleri Bakanı Abdullahiyan, İsrail'e karşı misilleme operasyonunun sona erdiğini, İran'ın saldırıya uğramadığı takdirde yeni bir harekata girişmeyeceğini söyledi. Abdullahiyan, İran'ın yeni bir saldırıya uğraması halinde bu defa daha güçlü bir karşılık vereceğini söyledi. Bakan Fidan, Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı David Cameron ile de bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Her iki bakan da bölgede tırmanmanın daha fazla artmaması gerektiğini vurguladı.
HAMAS: İRAN'IN SALDIRISI DOĞAL BİR TEPKİ
HAMAS Hareketi, İran'ın Suriye'nin başkenti Şam'daki diplomatik misyonunu hedef alan İsrail'e düzenlediği hava saldırısını "doğal bir tepki" ve "hak edilmiş bir yanıt" olarak değerlendirdi. Hamas'tan yapılan açıklamada, "İran'ın işgalci Siyoniste (İsrail) karşı yürüttüğü askeri operasyonu doğal bir tepkidir. Şam'daki İran konsolosluğunun hedef alınması ve burada bazı Devrim Muhafızları liderlerinin öldürülmesi suçuna karşı hak edilmiş bir yanıt olarak görüyoruz" ifadelerine yer verildi.
ÇAĞRIDA BULUNDU
"Kendilerini Siyonist saldırılara karşı savunmanın bölge ülkelerinin ve halklarının en doğal hakkı olduğuna" işaret edilen açıklamada, Arap ve İslam milletine, dünyanın özgür halklarına ve bölgedeki direniş güçlerine "Aksa Tufanı" ve Filistin halkının özgürlük hakkına desteklerini sürdürmeleri çağrısında bulunuldu.
FRANSA DA KATILDI
Fransa Dışişleri Bakanı Stephane Sejourne ise yaptığı açıklamada, "İran böyle eşi benzeri görülmemiş bir eyleme karar vererek istikrarı bozucu eylemlerinde yeni bir adım atmakta ve askeri bir tırmanma riskini göze almaktadır. Fransa, İsrail'in güvenliğine olan bağlılığını bir kez daha yinelemekte ve dayanışmasını pekiştirmektedir" dedi.