Kırgızistan'da düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Konseyi 11. Zirvesi'ne katılan Başkan Recep Tayyip Erdoğan, dünya siyaseti ve Türk devletlerinin geleceği hakkında önemli mesajlar verdi. Gazze'de işlenen soykırıma karşı uluslararası toplumun kötü bir sınav verdiğini belirten Erdoğan, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nu (BMGK) eleştirdi.
TÜRKİYE ZALİMİN KARŞISINDA
Erdoğan, "Uluslararası barış ve güvenliğin korunmasında sorumlu BMGK, toplanıp karar dahi alamıyor daha doğrusu almak istemiyor. Netanyahu hükümetinin ırkçı zihniyeti Gazze'deki mezalimin gölgesinde Batı Şeria'da Filistinlileri yerlerinden etmeye ve ilk kıblemiz olan Mescidi Aksa'nın statüsünü değiştirmeye niyetleniyor. İsrail'in kan ve gözyaşının tüm bölgeye yayma hedefini Lübnan ve İran'a yönelik saldırılarda da görüyoruz. Lübnan'da son bir senede ölenlerin sayısı 3 bine yaklaştı. Yerlerinden edilmiş kişilerin sayısı ise 1,5 milyonu aştı. Gazze'de 50 bine yakın masum kardeşimiz saldırılarda hayatını kaybetti. Türkiye olarak bu vahşeti, insanlık dışı katliamları kabul etmiyoruz" dedi.
"KARARLI DURUŞ SERGİLEMELİ"
İsrail'i durdurmak ve 1967 sınırları temelinde başkenti doğu Kudüs olan Filistin devletinin esas alan kalıcı barışı tesis etmek için ikili ve çok taraflı platformlarda çaba sarf ettiklerini belirten Erdoğan, "Türk dünyasının da kararlı bir duruş sergilemesi gerekiyor. Güney Kafkasya'da geçtiğimiz 30 yıllık çatışma ve istikrarsızlık ortamının ardından barış ve istikrara giden yolun kapıları ardına kadar açıldı. Can Azerbaycan'ın vatan muharebesi sahada şehitler vererek elde ettiği tarihi kazanımları en yakın zamanda bir barış antlaşması imzalanmak suretiyle masada da perçinlemesini ümit ve temenni ediyoruz. Ukrayna'da üçüncü yılını doldurmak üzere olan savaşın bölgemize olumsuz etkileri sürüyor. Savaşın en başından beri her iki tarafın da masada olduğu bir müzakere sürecini ve devamında kalıcı adil bir barışa ulaşılmasını destekliyoruz" diye konuştu.
"ORTAK ALFABE ESAS ALINSIN"
Türk Akademisi ve Türk Dil Kurumu tarafından geçtiğimiz eylülde Bakü'de düzenlenen Ortak Alfabe Komisyonu toplantısında ortak Türk alfabesi projesi üzerinde mutabakata varılmasına dikkat çeken Erdoğan, "Bu karar tarihi bir adım teşkil etti. Ortak alfabemiz kader ortaklığımızın ortak istikbalimizin ve geleceğe birlikte adım atma irademizin de nişanesidir. Bu alandaki çabalarımızı artırmak suretiyle aramızdaki her türlü engeli ortadan kaldıracak Türk dünyasının tarihi kucaklaşmasına imza atacağız. 34 harften oluşan ortak alfabe üzerinde mutabık kalındı. Bundan sonra üye ülkelerin bu alfabeyi esas alarak gerekli dönüşümün gerçekleştirilmesi gerekiyor. Türk Devletleri Teşkilatı üye ülkeler arasında ticaretin geliştirilmesi için ortak koridorun etkin kullanılması için özel temsilci atanması yönünde Azerbaycan Cumhurbaşkanı, Şuşa Zirvesi'nde bir teklif sundu. Bu görev için biz de adımımızı hazırladık. Türk dünyası 2040 vizyonuyla belirlediğimiz hedeflere ulaşmak için burada alacağımız kararların aramızdaki ülkü birliğinin eriştiği ileri seviyeyi tüm dünyaya bir kez daha ispatlayacağına inanıyorum. Bizler bugünlere yürüyerek, engelleri aşarak, zorlukları göğüsleyerek, gerektiğinde de kanatlarımızla tırmanarak geldik. Halen kat etmemiz gereken ciddi bir mesafe var. Önümüzdeki dönemi hep birlikte Türk dünyası yüzyılı yapmak için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
ZİRVE ÖNCESİ AİLE FOTOĞRAFI
Erdoğan, zirve öncesi aile fotoğrafı çekimine katıldı. Aile fotoğrafında Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Kazakistan Cumhurbaşkanı Cömert Tokayev, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile gözlemci ülkeler Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov, Macaristan Başbakanı Viktor Orban ve KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar yer aldı.
