Ramazan ayının diğer ayların sultanı olmasının birçok hikmeti vardır. Çünkü bu ay Kur'an ayıdır. Bu ay rahmet bereket ve cehennemden kurtuluş ayıdır. O zaman bu ayın kıymetini çok iyi bilmeli ve her anını tövbe, ibadet, zikir ve tefekkür ile geçirmeliyiz.
En önemlisi de tövbe kapıları kapanmadan işlediğimiz küçük ve büyük günahlara tövbe ederek Ramazan ayının rahmet ikliminden faydalanmalı ve bu günleri fırsat bilmeliyiz. Ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: "Ey iman edenler!
Allah'a içtenlikle tövbe edin. Ki Rabbiniz kötülüklerinizi örtsün.
Peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlerine koysun..." (Tahrîm, 66/8)
RAHMET KAPISI AÇIK
Yüce Allah'ın güzel isimlerinden biri de etTevvab'tır. O, tövbeleri kabul edendir. Engin rahmetine sığınanları affedendir.
O, Ğafûr'dur; dileyeni ve dilediğini bağışlayandır. ayetinde ifade edildiği gibi, Rabbimiz, tövbe edenleri sever. Kendisine yönelen elleri asla boş çevirmez. Samimiyetle yakaran gönülleri mahcup etmez. Nedametle gözyaşı dökenleri boynu bükük bırakmaz. Hepimiz beşeriz.
İmtihan dünyasında yaşıyoruz.
Bu imtihanda günah da bizim içindir, sevap da. Günahlara karşı kimi zaman direnç gösteriyoruz. Kimi zaman da gaflete düşüp hata işliyoruz.
Ancak biliyoruz ki günahlarımız karşısında Rabbimizin rahmet kapısı ardına kadar açıktır. Bize düşense günahta, hatada ısrar etmemektir. Bunları düzeltme erdemini gösterebilmektir. Rabbimizin mağfiretine sığınmaktır.
Samimi bir tövbeyle, içten bir yakarışla O'nun affını talep etmektir. Tövbe, acziyetimizin itirafıdır. Allah'a olan ahdimizde zaman zaman zafiyete düştüğümüzün açık bir ifadesidir.
Tövbe nimetini Yüce Rabbimiz, Kerim Kitabımızda ilk insanın dilinden bizlere öğretmiştir.
Âdem (a.s) ve eşi Havva validemiz, Allah'a şöyle tövbe etmişlerdir:
İLK TÖVBE
"Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Bizi bağışlamaz ve bize merhamet etmezsen mutlaka hüsrana uğrayanlardan oluruz." (A'raf, 7/23)
Tövbe, yenilenme ve temizlenme kararlılığıdır. Dünya hengâmesinde zamanla kirlenen zihinlerin, dillerin arınmasıdır. Kararan ve katılaşan kalplerin yumuşamasıdır. Zedelenen gönüllerin durulmasıdır, sükûnete kavuşmasıdır. Bizim için bir teselli ve umut kaynağıdır tövbe. Buhranlı anlarımızda sığınacağımız güvenli bir limandır. Zira yanlışlarımızda, hatalarımızda herkes bizi terk etse de Rabbimiz bizi terk etmez. Herkes bize yüz çevirse de O bize yüz çevirmez. "Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz. Diğer bütün günahları dilediği kimseler için bağışlar." (Nisa, 4/48, 116.)
TÖVBE EDEN GÜNAH İŞLEMEMİŞ GİBİDİR
PeygamberİMİZ Hz. Muhammed (s.a.v.) "Günahından tam olarak dönüp tövbe eden hiç işlememiş gibidir" (İbn Mace, zühd 30) müjdesini veriyor.
Hayatı boyunca günah işleyen bir kişi tam olarak dönüp tövbe edince tertemiz oluyor. Yeter ki bizler, Allah'ın varlığına ve birliğine olan imanımıza sadık kalalım. Yeter ki, O'nun engin rahmetinden ümidimizi kesmeyelim. O'nun affından kendimizi mahrum bırakmayalım. Yeter ki zaaflarımıza yenik düşüp günah işlediğimizde içtenlikle bağışlanma dileyelim. Öyleyse geliniz bu mübarek gün ve gecelerin kıymetini bilerek günahlarımıza tövbe edelim. Hızla akıp giden ömür içerisinde bizlere böylesine güzel bir fırsat bahşeden Cenab-ı Hakk'a sonsuz hamd-ü senalar olsun. Dünyanın hengâmesi içerisinde zaman zaman âhireti unuttuğumuz için tövbe edelim. Unutmayalım ki pişman olunduğunda günahının büyüklüğü sebebiyle tövbe kapısı yüzüne kapanacak hiç bir günahkâr yoktur.
BİR AYET- İ KERİME
"De ki: "İçinizdekini gizleseniz de, açığa vursanız da Allah onu bilir. Göklerde ve yerdeki her şeyi de bilir. Allah, her şeye hakkıyla gücü yetendir." (Ali İmran/29)
BİR HADİS-İ ŞERİF
"Kim Allah rızası için bir gün oruç tutarsa, Allah o bir güne karşılık o insanın yüzünü cehennemden yetmiş yıl uzak tutar." (Müslim, Siyam, 31).