ANAFARTALAR Caddesi ile Kemeraltı 863 Sokak'ın birleştiği köşede yer alan Başdurak cami, kurucusu Hacı Hüseyin cami olarak biliniyor. Geçmiş yıllarda "Başoturak" olarak anılan bölgede bulunan cami,günlük dilde daha kolay söylendiği için zamanlar Başdurak olarak anılmaya başlamış. Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sinde giriş kapısı üzerinde, tahıl tüccarı Hacı Hüseyin tarafından 1652'de yaptırıldığını belirten bir kitabenin bulunduğundan söz ediliyor. İbadet mekânı kare planlı olup tromplarla geçilen büyük bir kubbe ile örtülmüş. Üç bölümlü son cemaat yerinin üzeri, ortada ayna tonoz, yanlarda ise pandantif geçişli yine birer kubbe ile örtülmüş. Doğu yönündeki bir kapı, üzeri tonozlu imam odasına ve batı yönündeki diğer kapı ise, minareye giden bir koridora açılıyor.
2. ABDÜLHAMİT DÖNEMİ
YAPININ dış cephelerinde,saçağın altındaki alçı friz ile üzerindeki çiçek motifleri dikkat çekiyor. Duvarların üst kısmı,alt ve üst kat pencereleri ile mihrap,bitkisel motiflerden oluşan alçak kabartma alçılarla bezeli.Tüm ihtişamıyla göz kamaştıran Başdurak camiinin içinde yer yer kalem işi süslemelere de rastlanıyor. Minber girişinde ve yan aynalıklarında bulunan mermer kabartmalar ile korkuluklarındaki ajur tekniğinde yapılmış bitkisel süslemeler de görülmeye değer. İzmir de başka hiçbir camide Padişah Tuğrası bulunmamaktadır. üzerinde padişah tuğrası bulunan onarım kitabesinde 1310/11(1894/95 - 1895/96) tarihleri yazılıdır. bu tarihlerde Osmanlı tahtında II. Abdülhamit Tuğrasına çok benziyor. Kısacası onarım kitabesinde yer alan tuğranın II. Abdülhamit e ait olduğunu söyleyebiliriz.