İnflamatuvar bağırsak hastalıkları arasında yer alan, önemli sonuçları olan ve zamanla kansere dönüşebilen ülseratif kolit hastalığının bütün kalın bağırsağı etkileyen ciddi bir hastalık olduğunu belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Cem Terzi, hastalığın farklı tedavi yöntemleri olduğunu ve tüm seçeneklerin sunulabilmesi için hastanın mutlaka bir cerrah tarafından değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
KRAMP ŞEKLİNDE BELİRTİ
Ülseratif kolit hastalığının nedenleri arasında genetik ve çevresel faktörlerin olduğunu belirten Prof. Dr. Terzi, "Ailesinde ülseratif kolit olan kişilerin ve sonraki jenerasyondakilerin hastalığa yakalanma riski daha fazla. Türkiye'de ise hastalık orta sıklıkta görülüyor" dedi. Prof. Dr. Terzi, ilk belirtileri kramp şeklinde karın ağrısı ve kanlı ishal olan ülseratif kolit tanısının kolay konulamadığına değinerek, "Önce kolonoskopi yapılarak kalın bağırsak içi mukozasına bakılır. Burada yüzeysel yara mevcuttur ve kanama buradan olur. Biyopsi alınarak incelenir" dedi. Ülseratif kolit tanısı konulduğunda ilk aşamada ilaçla tedavi uygulandığını belirten Prof. Dr. Terzi, süreci şöyle anlattı: "İlaç tedavisine vücudun kendi kalın bağırsak hücrelerine karşı vücudun geliştirdiği aşırı reaksiyonu engelleyecek, oradaki yara atıklarını engelleyecek aspirin türevleri ile başlanıyor. Bunlarla sonuç alınamazsa kortizon tedavisi, ondan da sonuç alınamazsa bağışıklık sistemini baskılayıcı bir takım ilaçlar kullanılıyor. Herhangi bir yan etki olduğunda ya da ilaçlardan sonuç alınamadığında cerrahi tedavi seçeneğine gidilerek hastalık tamamen ortadan kaldırılır. Hastalık kalın bağırsak ve rektumu tamamen tuttuğu için ameliyatta kalın bağırsak ve rektum tamamen çıkarılır. İnce bağırsak makata bağlanarak, hastanın normal yoldan dışkılamasını sağlayan bir ameliyatla bu hastalık tamamen yok edilebiliyor."