Horlama ve uyku apne sendromu karıştırılmamalı
KBB Uzmanı Op. Dr. Cem Karas, “Uyku apne sendromu olan hastaların hemen tümünde horlama vardır. En önemli bulgu ise, eşinin veya yakınlarının tarif ettiği, uykuda nefes durmasıdır” diye konuştu
- Sağlık
- Giriş Tarihi: 26 Mart 2022
Uykuda görülen solunum bozukluklarının en hafifinin horlama hastalığı, en ağır şeklinin de tıkayıcı uyku apnesi olduğunu belirten KBB Uzmanı Op. Dr. Cem Karas, "Normal erişkin insanların en az yüzde 10'unda ve çocukların yüzde 12'sinde, 60 yaş üzerinde ise yüzde 40-50 civarında horlamanın görüldüğünü söyledi. Op. Dr. Cem Karas horlama ve uyku apnesi tedavisi hakkında bilgiler verdi.
YAŞLA BİRLİKTE ARTIYOR
Horlama probleminin erişkinlerde sıklıkla orta yaşlı ve şişman erkeklerde görüldüğünü ve yaş ilerledikçe görülme sıklığının arttığını belirten Op. Dr. Karas, "Charles Dickens 1830'lu yılların başında yazdığı roman ve yazılarında şişman, kırmızı yüzlü, oturduğu yerde uyuklayan erkeklerden oluşan Pickwick Klübü üyelerinden bahsederken aslında horlama ve uyku apneli hastaları tarif ediyordu" dedi. Uyku sırasında burun ve dilin arkasındaki hava yolunun daralmasıyla ve buradaki küçük dilin veya yutak seviyesindeki yapıların titreşimleriyle ortaya çıkan sese horlama adı verildiğini belirten Op. Dr. Karas, "Bademcikler, dilin arkası, yumuşak damak, küçük dil ve boğazı oluşturan kaslardan meydana gelen geniz ve yutak bölgelerindeki hava yolunun herhangi bir patoloji ile daralması çok ender olmayan bir durumdur. Bu bölgede daralma olduğunda özellikle küçük dil ve yumuşak damak uyku esnasında solunum çabasının artmasıyla titreşmekte ve horlama ortaya çıkmakta" dedi.
OKSİJEN DEĞERİ AZALIR
Uyku apne sendromunu tanımlayan Op. Dr. Karas, "Obstrüktif uyku apne sendromu ya da halk arasında bilinen adı ile uyku apne sendromu, uyku sırasında yineleyen üst solunum yolu tıkanmaları ve buna eşlik eden kan oksijen değerinde azalma ile karakterize bir sendromdur. Genellikle orta yaşlı ve kilolu erkeklerin hastalığıdır. Her yaşta görülebilirse de, en sık 40-65 yaşları arasında karşımıza çıkar ve 65 yaşından sonra görülme oranı aynı kalır. Erkeklerde 2-3 kat fazla görülür, kadınlarda ise menopozdan sonra artar. Çok iyi tanınmayan bir sendrom olduğundan tanıda gecikmelere sık rastlanır" dedi. Aile bireylerinden birinde uyku apne sendromu varsa diğerlerinde görülme riskinin arttığını belirten Op. Dr. Karas, "Obezite en önemli risk faktörüdür. Özellikle santral obezitesi olanlarda, yani bel çevresi artmış, elma tipi şişmanlayan kişilerde sıktır. Yine de, uyku apne hastalarının yalnızca yüzde 40-60 kadarında obezite olduğu ve obez olmayanlarda da görülebileceği unutulmamalı. Yüz ve çeneye ait yapısal bozukluklar ve üst solunum yollarındaki darlıklar, obez olmayan kişilerde uyku apne sendromuna neden olabilir. Bunların başında çenenin küçük ve geride yer alması gelir" diye konuştu.
KİŞİLERDE HANGİ YAKINMALAR GÖRÜLÜR?
"Erişkinlerin yüzde 10-30'unda horlama görülür ve yaş ilerledikçe oran artar" diyen Dr. Karas, "Hasta başlangıçta zaman zaman horlarken giderek şiddetli horlamaya başlar. Hastaların hemen tümünde horlama yakınması vardır. Şiddetli ve sürekli horlama, uyku apne sendromunun öncü belirtisi olabilirse de; horlamayla birlikte diğer yakınmaların bulunması gereklidir.
EN önemli bulgu, yakınlarının tarif ettiği ve tanıklı apne dediğimiz uykuda nefes durmasıdır. Gece boyu bazen 300- 400 kez tekrarlayan apneler nedeniyle uyku bölündüğü için hasta kalitesiz bir uyku uyur. Dokulara yeterli oksijen gidemez ve yorgun uyanma ve gündüz aşırı uykululuk gözlenir. Sonuç olarak, hastanın yaşam kalitesi bozulur" diye konuştu.