Uyku apne sendromu yaşam kalitesini bozuyor
Op. Dr. Karas, “Hastalar, gece göğüs ağrısı ve çarpıntı, sık idrar yapma, idrar kaçırma, sabah baş ağrısı, sinirlilik, gece terlemesi gibi birçok başka yakınma hissederler” dedi
- Sağlık
- Giriş Tarihi: 25 Haziran 2022
Uykuda görülen solunum bozukluklarının en hafifinin horlama hastalığı, en ağır şeklinin de tıkayıcı uyku apnesi olduğunu belirten KBB Uzmanı Op. Dr. Cem Karas, horlama ve uyku apnesi tedavisi hakkında bilgiler verdi. Op. Dr. Karas, normal erişkin insanların en az yüzde 10'unda ve çocukların yüzde 12'sinde, 60 yaş üzerinde ise yüzde 40-50 civarında horlamanın görüldüğünü söyledi.
HER YAŞTA GÖRÜLÜR
Horlama probleminin erişkinlerde sıklıkla orta yaşlı ve şişman erkeklerde görüldüğünü ve yaş ilerledikçe görülme sıklığının arttığını belirten Op. Dr. Karas, uyku sırasında burun ve dilin arkasındaki hava yolunun daralmasıyla ve buradaki küçük dilin veya yutak seviyesindeki yapıların titreşimleriyle ortaya çıkan sese horlama adı verildiğini belirterek, "Obstrüktif uyku apne sendromu ya da halk arasında bilinen adı ile uyku apne sendromu, uyku sırasında yineleyen üst solunum yolu tıkanmaları ve buna eşlik eden kan oksijen değerinde azalma ile karakterize bir sendromdur. Genellikle orta yaşlı ve kilolu erkeklerin hastalığıdır. Her yaşta görülebilirse de, en sık 40-65 yaşları arasında karşımıza çıkar ve 65 yaşından sonra görülme oranı aynı kalır. Hem halk tarafından, hem de hekimler arasında çok iyi tanınmayan bir sendrom olduğundan tanıda gecikmelere sık rastlanır" dedi.
OBEZİTE RİSK FAKTÖRÜ
Aile bireylerinden birinde uyku apne sendromu varsa diğerlerinde görülme riskinin arttığını belirten Op. Dr. Karas, "Obezite en önemli risk faktörüdür. Kilo arttıkça görülme sıklığının ve ciddiyetinin arttığı ve kilo verilmesi ile azaldığı bilinir. Özellikle santral obezitesi olanlarda, yani bel çevresi artmış, elma tipi şişmanlayan kişilerde sıktır. Yine de, uyku apne hastalarının yalnızca yüzde 40-60 kadarında obezite olduğu ve obez olmayanlarda da görülebileceği unutulmamalı. Yüz ve çeneye ait yapısal bozukluklar ve üst solunum yollarındaki darlıklar, obez olmayan kişilerde uyku apne sendromuna neden olabilir. Bir diğer önemli risk faktörü, boynun kısa ve kalın oluşu ve boyun çevresinin erkeklerde 43 cm, kadınlarda 40 cm üzerinde ölçülmesidir. Sigara, alkol, bazı uyku ilaçlarının kullanımı ve bazı hastalarda sırt üstü pozisyonda yatmak da uykuda nefes durma sayısını ve süresini arttırır. Ayrıca uyku apne sendromu; kronik bronşit, astım, hipotiroidi, koroner arter hastalığı, hipertansiyon, inme, şeker hastalığı, reflü gibi birçok hastalıkla birlikte görülebilir" dedi.
TEDAVİDE NELER YAPILIYOR?
Op. Dr. Karas, tedaviyle ilgili şu bilgileri verdi: "Amerikan Pediatri Akademisi'nin 2005 yılında yayınlanan teknik raporunda "bademcik ve geniz eti ameliyatı tıkayıcı uyku apneli çocuklarda ilk tedavi seçeneği olmalıdır" denmekte. Raporda bademcik ve geniz eti ameliyatının çocuklar şişman olsalar bile horlama ve apneyi yüzde 75- 100 oranında iyileştirdiği belirtilmekte. Geniz ve bademcik ameliyatı olamayan çocuklarda burundan uygulanan basınçlı hava tedavisi ve diğer tedaviler uygulanmakta. Erişkinlerde burundan bir maske yardımıyla verilen pozitif basınçlı oksijen tedavisi aslında tıkayıcı uyku apnesini iyi tedavi eden bir cihazdır. Fakat yüzlerinde maske ile uyumak gibi bir durumları söz konusu olduğu için hastalar uzun süre bu duruma uyum gösteremez. Ağız içi apereyler bazı hafif apneli durumlarda veya basit horlamada faydalı olabilir. Horlama ameliyatı diye bilinen ve 1980'li yıllarda ilk uygulamalarının yapıldığı uvulopalatofarengoplasti ameliyatı (UPPP) genellikle erişkin hastalarda başarılı sonuçlar vermekte. Daha sonraları laser yardımlı uvulopalatoplasti (LAUP) ameliyatları geliştirilmiştir. Son yıllarda dokulara minimal hasar verilerek yapılabilen bir başka başarılı ameliyat şekli de uvulopalatal flep (UPF) operasyonudur. Yine radyofrekans enerji uygulaması horlamaya neden olan hava yolu daralmalarına lokal anestezi altında yapılabilen bir başka müdahaledir. Dil arkası hava yolunun genişletilmesinin gerektiği hastalara yönelik olarak yapılan, çene ve boyun kemikleri ile ilgili ameliyat teknikleri vardır ve uygun hastalarda iyi neticeler vermektedir."
BUNLARA DIKKAT!
HORLAYAN kişilerin dikkat etmeleri gereken bazı durumlar vardır: ● Fazla kilolar verilmeli ve sportif bir yaşam biçimi seçilmeli. ● Alkol alımı kısıtlanmalı. ● Uyku ilaçları, sakinleştirici ve antihistaminik denilen alerji ilaçlarının kullanımına apneyi arttırabileceğinden dolayı dikkat edilmeli. ● Uykudan 3-4 saat önce ağır yemekten kaçınılmalı. ● Aşırı yorgunluktan sakınılmalı. ● Sırtüstü pozisyonda uyuma yerine, yana doğru yatarak uyuma tercih edilmelidir.