16 Ekim, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) kuruluş tarihidir. Bugün 42 yıldır Dünya Gıda Günü olarak kutlanıyor. Dünyada pek çok insanın özellikle çocukların güvenilir, besleyici ve yeterli gıdaya düzenli erişimi maalesef yok. Bu durumu değiştirebilmek için hepimiz elimizi taşın altına koymalı ve israfın önüne geçmeliyiz. Dünya genelinde meydana gelen israfın yanı sıra, hayat da her geçen gün pahalılaşıyor ve harcamalarımız giderek artıyor. Bu hafta sizlere harcamalarınızı daha az seviyede tutmak ve gıda israfını azaltmak için uygulayabileceğiniz önerilerde bulunacağım.
3 EKMEKTEN BİRİ ÇÖPE GİDİYOR
Ekmek, toplum için en ortak besinlerin başında yer almaktadır. Toplumun sosyo-ekonomik yapısı, beslenme alışkanlıkları ve ülkemizin tahıllardan zengin olması nedeniyle ekmek beslenmede büyük rol oynamaktadır. Ülkemizde günlük 3 ekmek alınan evlerde 1 ekmeğin çöpe gittiği tespit edilmiştir. 1 yılda bu şekilde ekmek israfı yapılmadığı takdirde bu gelir ile 1 aylık kira veya 1 çocuğun 1 aylık eğitim masrafı karşılanabilir.
BAYAT EKMEĞİ DEĞERLENDİRİN
Farklı malzemeler kullanarak fırında pizza tarifleri denenebilir. Birbirinden lezzetli baharatlar ile çeşnili ekmekler (sarımsaklı ekmek vb.) hazırlanabilir. Bayatlayan ekmekler ile galeta unu yapılabilir ve çeşitli yemek, köfte, pasta ve tatlı yapımında kullanılabilir. Ekmek dilimleri küp küp doğranıp fırında veya tavada kıtırlaştırılıp çorbaların üzerinde değerlendirilebilir. Ek olarak kahvaltıların vazgeçilmezi yumurtalı ekmekler de bayat ekmeklerin değerlendirilmesinde alternatif olabilir.
İSRAFI NASIL AZALTABİLİRİZ?
Alışveriş esnasında ihtiyaçtan fazla ekmek alınmamalıdır. Ekmek dilimlenerek tüketilmeli ve poşette saklanmalıdır. Uzun süreli saklama amaçlanıyorsa ekmek derin dondurucuda ve poşet içerisinde saklanmalıdır. Fırınlarda üretim talebe göre planlanmalıdır. Toplu yemek tüketim yerlerinde ekmeğin küçük roll ekmek şeklinde verilmesi ve servis tezgahlarında ekmeğin baş tarafta değil, yemeklerden sonra yer alması sağlanmalıdır. Ayrıca toplu yemek tüketim yerlerinde, menüye göre ekmek siparişi verilmeli, artan ekmeklerin daha sonraki günlerde kullanılmasını sağlayacak menü düzenlemeleri yapılmalıdır.
SEBZE VE MEYVELER NASIL SAKLANMALI?
Ispanak dayanıklı bir sebze değildir. Aldıktan sonra 2-3 gün içerisinde tüketilmesi gerekir. Eğer fazla alındıysa dondurarak saklanabilir. Pırasa da çok hassastır ve hemen tüketilmelidir. 1-2 günde tüketilecekse sebzeliğin hava alan bir bölmesinde saklanmalıdır. Marul, maydanoz, roka, tere gibi yeşillikler yıkandıktan sonra iyice kurutularak bez torbalarda buzdolabında saklanmalıdır. Uzun süre bekleyen yeşilliklerde sadece pörsüme varsa bir süre soğuk suda bekletildikten sonra tüketilebilir. Kereviz ve havuçların temizlendikten sonra doğranıp su dolu bir kavanozda saklanması dayanma sürelerini uzatır. Sarımsak eve çoklu olarak alındıysa oda sıcaklığında, file torbalarda, kuru ve karanlık yerlerde muhafaza edilmelidir. Eğer buzdolabında saklanmak isteniyorsa, sarımsaklar soyulur, yıkanır, kurulanır, dövülür ve bir kaba alınır üzerini geçecek kadar zeytinyağı ve bir miktar tuz eklenerek saklanılabilir.
MUTFAKTA BAŞKA NELER YAPILABİLİR?
SADECE birer adet kalmış yemek yapmaya yetmeyecek sebzeler ince ince doğranıp fırınlanarak çıtır cipsler veya fırında yalancı kızartma ya da türlü yapılarak değerlendirilebilir. Diriliğini kaybetmiş sebzeler az miktarda yağ ile tavada sotelenip yoğurtlanarak harika mezeler elde edilebilir. Tüketilen bal kabağının çekirdekleri yağ ve çok az tuzla 150 derecede fırınlanarak lezzetli atıştırmalıklar elde edilebilir. Buzdolabının kapağı her açılıp kapandığında yaşanan ısı değişimi, yumurtaların yapısını bozup raf ömürlerini kısaltabilir. Ayrıca hijyen açısından da yumurtaların karton kaplardan çıkarılmadan orta rafta saklanması daha doğrudur. Dünya genelinde 840 milyon kişi açlık sınırında yaşıyor. Gelecekte de iklim değişikliği, ve çeşitliliğin azalması sonucu besin teminlerinde sıkıntıların yaşanabileceği düşünülmekte. İsraf konusunda önlemler alınmalı ve bunlar hayata entegre edilmelidir.