BASEK okullarda üretime başlıyor
Batı Anadolu Sağlık ve Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Özer Gürbüz BASEK’in okullarda üretime başladıklarını belirterek pandemi döneminde başladıkları maske ve dezenfektan üretiminin devam ettiğini söyledi. TIBBİ biyomedikal cihaz sektöründe üretime başlamak için gerekli çalışmaların devam ettiğini söyleyen Op. Dr. Gürbüz "Organik tarım ve hayvancılık için bir çiftlik kurduk. Hedefimiz 1 yıl sonra öğrencilerimiz burada üretim yapmalarıdır" dedi.
- Sağlık
- Giriş Tarihi: 28 Ekim 2022
12 yıllık kesintisiz eğitim sisteminden 4+4+4 eğitim sistemine geçildiğinde mesleki ve teknik eğitimin öneminin arttığını belirten Op. Dr. Özer Gürbüz, " Önceki dönemde yani 4+4+4 eğitim sisteminden önce 12 yıllık kesintisiz eğitim döneminde öğrenciler lise dönemlerini, tamamen yarış atı gibi üniversite sınavına çalışarak geçiriyorlardı ve üniversiteyi kazanamayanlar işsiz ve ahlaki çöküntüye uğruyordu. Üniversiteyi kazananlar da üniversiteyi bitirdikten sonra anahtar tutmasını bilmeyen makine mühendisleri çimento görmeyen inşaat mühendisleri olarak mezun oluyorlardı. Yani bu sistem 12 yıllık kesintisiz eğitim sisteminin en büyük dezavantajı üniversiteyi kazansa da, kazanmasa da işsiz ordusunu arttırıyordu ve maalesef ülkemizin yeteneklerini yok ediyordu.
ÜRETEN OKULLAR PROJESİ
Çünkü gençler ders çalışmak uğruna yeteneklerinden vazgeçiyordu. Mesela benim oğlum çok iyi basket oynamasına rağmen basketi bıraktı. Başka bir çocuk belki çok iyi koşuyordu o da bıraktı. Bizim çocuklarımızın en önemli yetenekleri heba edilmiş oluyordu. 4+4+4 eğitim sistemi geldikten sonra bu mesleki ve teknik eğitimin önemi anlaşıldı" dedi. "Türkiye'nin çok fazla çalışan eğitilmiş ara elemana ihtiyacı var" diyen Op. Dr. Özer Gürbüz, " BASEK o dönemde bu ihtiyacı görerek mesleki teknik eğitime yatırım yaptı. Batı Anadolu Üniversitesi projemiz ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Biz 2008 yılında mesleki ve teknik liselerimizi eğitim öğretime açtık. Ondan sonra süreç bizim lehimize gelişti. Çünkü Türkiye'de Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın da ilgisiyle mesleki ve teknik eğitime giderek ilgi arttı. Öğrenciler açısından da daha fazla tercih edilir hale geldi" dedi. Üreten okullar projesi hakkında bilgiler veren Op. Dr. Gürbüz, "Bizim üreten okullar projemiz var. Bu anlamda Millî Eğitim Bakanlığı ile de aynı doğrultuda yolarımız kesişiyor. Mesela pandemi döneminde maske, dezenfektan üretimleri başladı ve ciddi anlamda okulların ciroları oluşmaya başladı. Bizde pandemi döneminden itibaren üreten okul olmak için gerekli altyapımızı tamamladık. Yani ülkenin geleceği artık üreten okullarda eğiten fabrikalarda. Dünyanın en değerli ürünü. iyi yetişmiş, yetenekli gençler. Türkiye mesleki teknik eğitimin öneminin farkına vardı. Önceden biz eğitim için çocuklarımızı üniversite köşelerinde kaybederken ya da yurtdışına eğitim için göndermek zorunda kalırken, şimdi artık bütün güç elimizde. BASEK olarak biz bu çocukların ilkokul ve ortaokuldan itibaren yeteneklerini tespit edip geliştirmeye çalışıyoruz. Ortaokuldan sonra da bu yeteneklerin geliştirilmesinin yanı sıra mesleki anlamda da eğitimlerini önemsiyoruz" dedi.
TEKNOLOJİLERİ GELİŞTİRMELİYİZ
"BASEK olarak sağlık hizmetine ve biyomedikal olmak üzere biyolojik tıp bilimine tıbbi malzeme üretimine girdik" diyen Op. Dr. Gürbüz, " Bu tıbbi malzeme üretimi o kadar önemli ki savaş sektöründen sonra en önemli ve en fazla döviz kaybımızın olduğu alan. Örneğin MR cihazı alıyoruz. Arıza yapıyor aman diyor siz ellemeyin biz geliyoruz. Ultrason cihazının rpbu bozuluyor. Aman siz açmayın biz size yenisini vereceğiz. Neden, çünkü bu teknoloji öğrenmemizi istemiyorlar. İşte o zaman ne oluyor o tıbbi ürünün maliyeti 1 iken bine satıyorlar bize. Yani bizim hem döviz kaybımız oluyor hem de bağımlılığımız oluyor. Bunun önünü önce Bayraktar Holding, savunma sanayinde açtı ve çok güzel projeler, sistemler üretti. Şimdi bizde Bayraktar Holdingin savunma sanayide yaptığını sağlık sektöründe yapacağız. İddiamız bu. Bu inançla çalışıyoruz. Türkiye'ye özel sektörde özel okullarda 1 model olabiliriz olabileceğimizi biliyoruz. Bu yönde de çalışmalarımız devam ediyor. Tabi bu hedefle tek başına kalmıyoruz, bunu akreditasyon ve entegrasyonla hem Türkiye'deki üniversitelerle hem de yurtdışındaki hem eğitim tesisleri, hem üretim tesisleriyle de bağlantılarımızı kuruyoruz.
'ÇİFTLİK KURUYORUZ'
OP. Dr. Özer Gürbüz tarım sektöründe de çalışmaların devam ettiğini belirterek organik tarım ve hayvancılık çiftliği kurduklarını söyledi. Op. Dr. Gürbüz, " Bu çiftlik hem hayvancılık hem de tarım üretimine elverişli. AR-GE çalışmalarına başlıyoruz. O yönde de çalışmalarımız devam ediyor. 1 yıl içerisinde muhtemelen çiftliğimizde üretim başlayacak. Bütün üretimimizi hem öğrencilerimizle kendimiz yapıp hem onun satışından gelir elde edip hem de eğitimlerini en iyi şekilde yapmayı planlıyoruz. Modelimiz üreten okullarda güven. Sağlık Bakanlığı'nı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nı çok takdir ediyorum. Özellikle pandemi döneminde bütün meslek liselerinin önünü açacak şekilde üretime sevk etmesi çok büyük bir projeydi. Artık Türkiye'deki bütün mesleki teknik eğitim okullarının üretime katılması lazım" diye konuştu.