SANKO Üniversitesi Hastanesi Onkoloji ve Hematoloji Bölümü Diyetisyeni Sena Erek, yapılan çalışmaların kanserin beslenme ile ilişkisinin yüzde 35 oranında olduğunu gösterdiğini söyledi. 4 Şubat Dünya Kanser Günü nedeniyle kanserden korunmada beslenmenin önemine yönelik açıklama yapan Erek, kanser oluşumunun birçok nedene bağlı olduğunu belirtti ve ekledi: "Kanseri hayatımızdan uzak tutmak için atmamız gereken en önemli adım doğru ve sağlıklı bir beslenme düzeni oluşturmaktır."
VÜCUT AĞIRLIĞINA DİKKAT!
Yapılan araştırmaların obez ya da kilolu olmanın bireylerde; pankreas, kolon, yemek borusu (özefagus), tiroit, böbrek kanseri vb. yakalanma riskini arttırdığını gösterdiğini anlatan Erek, şu önerilerde bulundu: "Bir diyetisyen kontrolünde sağlıklı vücut ağırlığına ve en önemlisi sağlıklı yağ yüzdesine ulaşmanız, kanserden korunmada önemli bir adım olacaktır. Fiziksel aktivitenin artması meme, kolon, prostat, rahim vb. kanserlerin riskini azalttır, vücut ağırlığı kontrolüne yardımcı olarak, sindirim sistemini düzenler, bireyin kendini daha iyi hissetmesini sağlar, depresyon riskini ve stresi azaltır. Bu sebeple haftada en az 3 gün toplam 150 dakika yürüyüş önerilmekte."
"Yapılan araştırmalarda sebze ve meyvelerin yeterli tüketiminin ağız, mide, yemek borusu, kolon gibi kanserleri önleme ile ilişkili olduğu tespit edilmiştir" diyen Erek, şu bilgileri paylaştı: "Meyve ve sebzeler fitokimyasallar denilen likopen, lutein, antosiyanın, beta-karoten, C vitamini, E vitamini ve selenyum içerdiği için hücreleri hasardan korur ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Mevsimine uygun farklı renkte meyve sebzeler tercih edilmeli ve günde en az 3 porsiyon meyve, 2 porsiyon sebze tüketmek hedeflenmelidir."
KURU BAKLAGİLLER ÖNEMLİ
Posadan zengin bir beslenme düzeninin kolon ve rektum kanserine karşı koruyucu olduğunun altını çizen Erek, "Posa birşelikleri kanserojen moleküllerin emilimini azaltarak, kanser hücrelerinin gelişimini baskılar ve kansere karşı koruyucu rol oynar. Yeterli posa almak için tam tahıllı ekmekler ve kurubaklagiller ile hazırlanmış salataları tercih edebilirsiniz" dedi. Aşırı yağlı bir beslenme düzeninin meme, kolon ve prostat kanserleri oluşumunda önemli bir risk faktörü olduğuna dikkat çeken Erek, şöyle konuştu: "Özellikle hayvansal yağların yüksek olduğu bir beslenme, doymuş yağ ve kolesterol içeriği sebebiyle kalp hastalıkları için de risk etmenidir. Beslenme düzeni oluştururken yağsız etler tercih etmeye hayvansal kaynaklı yağlardan uzak durmaya çalışın."
'TUZ TÜKETİMİNİ SINIRLANDIRIN'
MİDE kanseri ile beslenme ilişkisinin araştırıldığı çalışmada, yiyeceklere fazla tuz eklenmesinin mide kanseri riskini 4.2 kat arttırdığını ifade eden Erek, bu nedenle yiyeceklere ekstra tuz ekleme alışkanlığın vazgeçilmesi gerektiğini anlattı.