MEVSİM geçişlerinin hayatımızdaki önemli çevresel faktörlerden biri olduğunu söyleyen Özel Gazi Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Şükrü Alper Aygen, mevsim geçişlerinde ısı, nem, güneş ışınlarının etkisindeki değişikler, tüketilen gıdaların değişimi, hormonel değişiklikler, çevresel bitki örtüsündeki değişimlerin doğrudan yada dolaylı olarak sağlığı etkilediğini belirterek mevsim geçişlerinde dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında uyarılarda bulundu.
Dr. Aygen, "Bağışıklık sistemimizdeki zayıflamaya bağlı mikroorganizma kaynaklı nezle, grip, soğuk algınlığı, zatürre gibi hastalıklar ve salgın görülme riski artar. Yine metabolizma yavaşlaması ve günlerin kısalmasına bağlı evde kalma süresinin uzaması, kalori tüketiminde azalma ve kilo artışına neden olarak olumsuz sonuçlar doğurabilir. Diyabetli hastalarda kan şekeri yükselmeleri görülebilir. Güneş ışınlarının azalması seratonin ve melatonin hormonlarında azalmaya ve çabuk yorulma, uykusuzluk, mutsuzluk gibi sorunlara neden olabilir. Depresyon, iş hayatında adaptasyon güçlüğü ve verim düşüklüğü yaratabilir. Hormonel değişimlerin yarattığı stres ve yorgunluk tiroid bezinde çalışma bozuklukları oluşturabilir. D vitaminindeki düşmeler bağışıklık sisteminde zayıflamaya, yorgunluk ve depresyon hissinde artmaya neden olabilir. Soğuk hava ve ısı değişiklikleri adrenalin ve noradrenalin gibi stres hormonlarının artmasına neden olarak hipertansiyon atakları ve kalp krizi riskini artırabilir. Soğuyan havalarda derinin kan dolaşımı azalır. Ter ve yağ bezleri daha yavaş çalışır ve ciltte kuruma ve çatlamalar meydana gelebilir" dedi. Mevsim geçişlerinde bağışıklık sistemini güçlü tutmak için dengeli beslenmek, vitamin desteği almak düzenli uyku ve fizik aktivitede bulunmak gerekiyor" şeklinde konuştu.