ÖZKÖK: Biz burada rolümüz için yırtınırken, Hollywood'da 3-4 kişiyle savaş sahneleri yapıp, bilgisayar yardımıyla koca filmi bitiriyorlar
Röportaj: SELAHATTİN ERTAŞ
Onu reklamlardan, dizilerden tanıyoruz. İnternette adına açılmış forum sitelerinde en çok rastlanılan cümle şu: Güzel değil, çok güzel!
ATV'de yayınlanan Aşk Bir Hayal dizisinin Nevin'i İpek Özkök ile adı gibi ipeksi bir röportaj yaptık. İpek Özkök'te, birlikte olduğumuz 2 saate yakın sohbetimizde devamlı gülümseyen bir yüz gördüm. Kendinden emin cevaplar verdi. Geleceği düşünüyor ve şimdilerde pek kalmayan karakter rolünü geliştirip sinemayı hedefliyor. Ve o kadar disiplinli ki ata binmek, kayak yapmak gibi zevklerini, talihsiz bir kazayla rolü aksatabilir korkusuyla yapmıyor..
- Dizi çekimleri nasıl gidiyor?
Çok yorucu ama bir o kadar da keyifli. Severek oynuyorum. Yönetmenimizin, senaristimizin isteklerini can kulağıyla dinliyorum ve rolümün hakkını verebilmek için de inanın çok efor sarfediyorum. Dizimiz, set ortamımız çok harika.
ELEŞTİRİYE AÇIĞIM
- İnternette senin adına açılan sitelerde, forumlarda hayranlarının görüşleri var. Eleştiriye açık bir insan mısın? Buradan fanlarına ne söylemek istersin?
Ben eleştiriye çok açığım. Eksiklerimi buna göre kapatıyorum ve kendimi geliştiriyorum. Sonuçta bizler sanatçıyız. Evet hayranlarım var. Hatta içlerinden bir lise öğrencisi benim adıma site açmıştı. Siteyi haberlerimle, fotoğraflarımla doldurmuştu. Araştırdım onu buldum. Çünkü internette inanılmaz bir bilgi kirliliği var. Olur olmadık, yalan yanlış bilgilerle doldurmasını istemedim. Şimdi ona yardımcı oluyorum. Fanatiklerimin olması benim hoşuma gidiyor. Oyunculuğumu beğeniyorlar, çok takdir edilyorlar. Bu da bana moral oluyor.
- Okuyucularımız sizi daha yakından tanımak isteyeceklerdir, İpek Özkök kimdir?
1982'de İstanbul'da doğdum. Sakarya Üniversitesi Seramik Bölümü'nü bitirdim. Kuzenimin isteğini kıramadım, fotoğraflarımı bir mankenlik ajansına yolladım. 2002 yılında Gaye Sökmen Ajans'a kayıt oldum. 12 reklam filminde yer aldım; Elidor, Duru, Nescafe ve Braun Silk Epil bunlardan bazıları. Reklam derken ilk sunuculuk deneyimimi de özel bir spor kanalında tattım. Orada sağolsunlar Hıncal Uluç, Atilla Gökçe ve Melih Şendil benim kamera önünde tecrübe sağlamama çok büyük katkıda bulundular. Şu sıralarda bir tv kanalında haftada iki gün sunuculuk yapmaya devam ediyorum. Ayrıca "Camdan Pabuçlar", "Güz Yangını", "Beyaz Gelincik", "Tutsak", "Yalan Dünya" ve "Son Tercih" dizilerinde oynadım. "Gece Gündüz" dizisinde bir gazeteciyi canlandırdım. Son olarak da Aşk Bir Hayal'de oynamaya devam ediyorum. Tek Simena filmim ise Cıngıraklı Top filmi oldu. Ama oradaki şanssızlığım film çok kısa sürede tamamlanmasına rağmen uzun süre sonra yayınlanabildi.
- Önce mankenlik sonra da sunucuk, dizi oyunculuğu nasıl başladı? Hayalindeki meslek miydi? Yoksa kader mi?
Yok inanın her şey adım adım oldu. Okuldan hemen sonra kuzenimin ısrarıyla mankenlik ajansına yolladığım fotoğraflarım, kamera önüne geçmeme neden oldu. Kısa bir mankenlikten sonra reklam filimlerinde oynamaya başladım. İlk önceleri çok tedirgindim ama sonra bu yolda kendimi geliştirebileceğimi gördüm. Çünkü öncesinde evde ailemi arkadaşlarımı gülderebilmek için çeşitli roller yapıyordum zaten. Annem çok istiyordu. Tiyatroya yazdırmayı da çok denedi. Ama kısmet böyleymiş.
- Kamera önündeki günlerin nasıl geçiyor, rolüne nasıl hazırlanıyorsun?
Çekim saatlerine göre değişiyor. Çok yorucu geçtiğini söyleyebilirim. Rolümün hakkını verebilmek için çabalıyorum. İnanın setlerde biz rolü yapabilmek için yırtınıyoruz. Aslında gerçek Holywood burası. Bakın Amerikan filmlerine 3-4 kişiyle koca savaş filmini bilgisayar yardımıyla bitiriyorlar. Biz ise duygularla mimiklerle vücut hareketiyle oynuyoruz. Adeta yırtınıyorum. Gelen senaryoya göre neyi oynayacaksam zaten önce kendi çabamla bir araştırma yapıyorum. Karakterimin her olaya göre psikolojisini tahmin ederek oynamaya, gerçeğe dökmeye çalışıyorum. Setteki herkes de çekimler esnasında zaten birbirine yardımcı oluyor.
KARAKTERİMİN TAM ZITTI
- Aşk Bir Hayal'de Nevin rolündesin. Bu seni nasıl etkiliyor?
İlk başlarda acabalarım vardı. Sonuçta benim karakterimin tam zıttı bir rol yapacaktım. Kendimi de çok zorladım açıkçası. Ama gelen eleştiriler hep iyi yöndeydi bu beni sevindirdi. Sonuçta dizi de çok iyi gittiğine göre rolümün hakkını vermişim diye düşünmekteyim.
"Çeşme'yi geç keşfettiğime hayıflanıyorum"
- İzmir, İzmirliler ve Ege deyince aklına ne gelir?
Ah Çeşme diyorum başka bir şey demiyorum. Çok geç keşfettim. Nasıl oldu da öyle bir denizi, sahili önceden keşfedememişim diye hayıflanıyorum. Çeşme'nin harika denizini, Alaçatı'nın rüzgarını gecelerini çok sevdim. İzmirliler çok şanslı insanlar... Oranın yerlileri gerçi bizlerden sanki hoşlanmıyorlar ama ne olur Çeşme'yi bana da bıraksınlar. Yeni Asır ve senin aracığınla tüm İzmirliler'e selam yolluyorum..
"Babamın mızıkasını çalarken o da beni yukardan izliyor"
- Çalışmalar dışında neler yaparsın?
Valla her aile kızı gibi evde vakit geçirmeyi daha çok seviyorum. Önceleri boş zamanımda ata binmeyi, kaymayı çok seviyordum ama dizide oynayınca talihsiz bir kaza yaşamamak için bu zevklerimden mahrumum şimdi. Kitap okumayı severim. Bir de sinemadaki sezon filimlerini kaçırmam. Bunun yanında 10 kız arkadaşımdan oluşan mızıka grubumuz var. Biz Çerkeziz. Rahmetli babam da Çerkezler tarafından çok tanınan, sevilen bir insandı. Şimdi babamın mızıkasıyla çalarken onun beni izlediğini ve çok sevindiğini hissediyorum, bu da bana mutluluk veriyor.