İzmir Devlet Tiyatrosu Sanatçısı Sedat Şenoğlu, 1971 yılından itibaren tiyatro yapıyor ve bundan önce Erzurum ve Van illerinde Devlet Tiyatrosu Bölge Müdürlüğü görevlerini de üstlendi. Urla'da belediye personeline, gençlere, çocuklara, halka, isteyen her gruba iletişim dersleri ve tiyatro eğitimi veren Şenoğlu, 25 yıllık hayali olan belediye konservatuvarının açılış sürecini anlattı.
BOŞ DURMAYI SEVMEM
Personel ve halk ile düzenlediğiniz eğitimleri anlatır mısınız? Devlet tiyatrosu olarak bizim asli görevlerimizden bir tanesi de tiyatronun haricinde kalan zamanlarımızı insanlarla paylaşmaktır. Toplumla kaynaşmak ve topluma faydalı olmak zorundayız. Bu misyona çok inanan insanlardan biriyimdir. Müdürlük yaptığım dönemlerde olsun burada olsun her yerde dersler verdim. Bütün bu çalışmalarımız sonucunda da bir tiyatro sergileriz. Geçen sene Mayıs ayında 3 aylık bir boşluğum vardı, ben boş duramam dedim. Urla'ya gittim Urla Belediyesi ile konuştum ve personele eğitim vermek istediğimi söyledim. ı
Neden özellikle personel üzerinde durdunuz? Çünkü personel çok önemlidir halk oraya derdini anlatmaya geliyor, onu anlamak ve ona en açıklayıcı şekilde bilgi vermek lazım. Bunun için de gerçekten bir eğitimin olması gerektiğine inanıyorum. Bu eğitim içerisinde diksiyon, tonlama, es verme, artikülasyon var. İyi bir iletişim kurabilmek için böyle bir çalışma yapmak istedim.
Bu eğitim içerisinde var olan insanlara dedim ki tiyatro yapmak isteyen var mı?İçlerinden birçoğu yapmak istediğini belirtti. Oturdum ben beş tane ayrı oyundan bölümlemeler yaparak ve onları kısaltarak bir konu bütünlüğünde yeni baştan bir oyun hazırladım. Tabii bu çalışmaların hepsi gönüllülük ilkesi ile yapılan bir şey, insan kendine bir ihtiyaç olarak görmeli ki bunu katılabilmeli bu derse.
KAYITLAR BAŞLADI
ıBelediye konservatuvarının kurulma süreci nasıl gelişti? Benim çok istediğim bir şeydi 25 yıldan beri düşünüyordum. Belediye Başkanı Sibel Uyar bu kadar özveriyle çalışıyorsunuz, size nasıl bir iyilik yapabiliriz dedi. Ben konservatuvar istiyorum dedim. Çünkü bu oluşumdan sonra devam etmesi gerekiyordu bunun. Devam edilmesi için artık bunun kurstan çıkması gerekiyordu ve bu benim tek başıma yapamayacağım bir şeydi. Sadece tiyatroyu değil diğer sanat dallarını da bunun içine almamız gerekiyordu. Onun üzerine meclis kararını aldırdık. Bir oluşum yaptık ve belediye konservatuvarına dönüştürdük bunu. Çünkü bir takım maddi ihtiyaçlar oluyor. Hiç istemediğim bir şey de bu kurslara katılan insanlardan para almak, hiçbir zaman için almadım. Belediye'nin temel görevlerinden birisi de sosyal faaliyetlere katkıda bulunmaktır. Konservatuvar şu anda kurulma aşamasında. Kayıtlarına da başladık.
YETENEK AVINA ÇIKACAĞIZ ı
Hangi dallar üzerinde yoğunlaştınız?
Müzik, Dans, Tiyatro ve Görsel Sanatlar olarak dört ana dalda açılacak. Artı olarak el işlerine de gireceğiz burada, resim, heykel, çinicilik gibi her şey. Bunların başlarına konservatuardan mezun olmuş genç insanları geçireceğiz. Sanatçıların çoğu İzmir'den gitmedir. Çünkü Sanat Ege'de doğmuştur, Ege'de vardır. Artık çok göç vermek istemiyorum ben. Bir şeyler yapacaksak biz burada yapalım. Konservatuarda yetiştirdiğimiz çocukları oyuncu olarak onlara verelim. İstanbul'dan buraya dizide oynatmak için oyuncu getiriyorlar. Burada da insanlar var yani, burası uzay değil. Platoları belirleyelim istiyorum ve aynı zamanda Yarımada Televizyonu ve Yarımada Radyosu kurmak istiyorum. Mübadele ile çok göç aldı bu kıyılar. Buraya bu şekilde gelen şarkılar, ninniler, hikayeler var, insanlar öldükçe bunlarda ölüyor. Bunları bu konservatuvar çerçevesinde arşivlemek istiyorum. ı
Konservatuvar, yarımadaya dağılacak mı?
Tüm amacımız bu konservatuvarı sadece Urla'da bırakmamak ve ana merkezi Urla'ya açıp daha sonra Yarımada'ya bağlı tüm ilçelerde açmak. Her şeyden önemlisi ben tek tek okulları tarayacağım. Yetenekli çocukları bulduğumuzda devlet konservatuvarlarına hazırlayacağız onları, ücretsiz bir şekilde. Maddi durumları iyi değilse sivil toplum kuruluşları aracılığıyla onlara burs sağlayacağız ve onları okutacağız. Onlar gidip okuyacaklar ve mezun olup geldiklerinde onlara bırakacağız bu konservatuvarı. Biz de bir başka yere gideriz ve orada başlatırız yine.
"Sanat insanın kendini en iyi ifade etme biçimidir"
İnsanların kendini anlatmaya çalışması ile sanatın doğduğunu söyleyen Sedat Şenoğlu. "Konuşmayı bilmedikleri için dans ettiler. Daha sonra sorunlarını anlatmak için tiyatro yaptılar. Mutluluklarını anlatmak için müzik yaptılar. Özlemlerini uyandırmak için resim yaptılar. Sanat ifade biçiminin en güzelidir." dedi.
"Televizyonun bozduklarını sanatla onaracağız"
Anladığım kadarıyla bir sınır olmayacak konservatuvarda. Müracaat edenlerin bir yaş ortalamasını alayım dedim, alamadım. Çünkü 2 yaşında çocuk da var, 86 yaşında amca da var. 86 yaşındaki insanlar gelmiş kayıt olmuşlar, müzik tiyatro yapmak istiyorlar. Bu insanlara bizim mutlaka ve mutlaka cevap vermemiz lazım. Öncelikle kitlenin ne istediğini öğreneceğiz. Yönlendirmeler mutlak ve mutlak insanların talepleri ile olacak, onlara bir sınır koymayacağız. Biz birlikte düşünmeyi, konuşmayı, küçüklerimize sevgiyi, büyüklerimize saygıyı bunların hepsini unuttuk. Bunları ancak ve ancak bir sanatla yapabiliriz. Televizyon bunları bizden koparttı, ilişkileri paramparça etti. Ama biz bunu bu tür birliktelikler ile sağlayacağız.
BURAK ÇALIŞKAN
