Bu hafta burada bir tarihi İzmir'in simgesini boyozu ve onun İzmir'deki simge mekanı Alsancak Dostlar Fırını'nı yazdım.
Alsancak Dostlar Fırını, 1983 yılında, boyoz ustası Mustafa Akar tarafından geleneksel usulle üretimde bulunmak üzere Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde kurulmuş... Otuz beş yıl süreyle aynı adreste hizmet veren fırın, 16 Temmuz 2014 tarihinden itibaren ikinci kuşak Berrin Akar Rasuli tarafından işletiliyor.
Boyoz, İzmir'de şekillenmiş ve tamamen İzmir'e özgü bir hamur işidir. Adı Ladino dilindedir. Ladino, 1492 yılında İspanya'dan gelen Sefarad Yahudileri'nin konuştuğu dildir. Boyoz, İspanyolca'dan Ladino diline geçmiş bir sözcüktür ve bollos olarak yazılır. Yıllar içinde, Yahudi ustaların başlattığı boyozculuk sanatı, Türk ustalar tarafından devralındı ve bu ustaların emekleriyle günümüze ulaştı. Boyoza sahip çıkan fırınların ısrarlı çabaları sayesinde kentteki varlığını sürdürmeye devam etti. Zamanla yaygınlaşan ve çok sevilen boyoz, tıpkı gevrek gibi bir sokak yiyeceği olmakla birlikte, geleneksel eşlikçisi fırınlanmış yumurta ve çay nedeniyle çoğunlukla masa başında tüketilir.
OLUMLU BİR KARAR
Baba Mustafa Akar'ın vefatının ardından Berrin Akar Rasuli, 2014 yılında bir gecede aldığı ani bir karar ile baba mesleğine sahip çıkarak devam ettirmeye karar verir ve Alsancak Dostlar Fırını'nın başına geçer. Bu karar, sadece kendi hayatı ve kariyeri için değil, İzmir'in geleneksel lezzeti boyozun ülke çapında bir marka ürün haline gelmesi açısından da önemli bir adımdır. 1995 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi, Turizm ve Otelcilik bölümünden mezun olan Berrin Akar Rasuli, çalışma hayatına marka oteller zincirlerinde başlar. Turizm sektörünün önemli kuruluşlarında yurtiçinde ve yurtdışında değişik üst düzey pozisyonlarda 11 yıl görev yapan Rasuli, çalışma hayatını uluslararası şirketlerde 2014 yılına kadar sürdürür. Rasuli, edindiği bilgi deneyim ve tecrübelerini, geleneksellikten vazgeçmeyerek inovasyonu kullanarak fark yaratmıştır. Alsancak Dostlar Fırını ISO - 9001 Kalite Yönetim Sistemi ile ISO - 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi belgelerine sahip ilk boyoz fırını olmanın haklı gururunu yaşıyor. Mekanın, 2017 yılında faaliyete geçen Karşıyaka Atakent ve Kemeraltı Başdurak Cami altında iki şubesi bulunuyor.
YENİ BİR TESİS
Firmanın önümüzdeki günlerde, Sarnıç'ta faaliyete geçecek son teknoloji tesisin çalışmaları devam ediyor. Ürünlerin tamamen el emeğiyle üretildiği tesisle, 600 metrekare kapalı alanda kapasite 4 katına çıkaracak. Bu üretim kapasitesi yeni şubelerin de geleceğini gösteriyor. Son söz; Bir tarihİ markaya sahip çıkmak çok önemli bir başarıdır. Bu işi sevgiyle yapınca yüreğinizi ortaya koyarak yaparsanız ardından başarı gelir. Berrin Akar Rasuli büyük bir sorumluluk örneği göstererek baba yadigârı bir tarihe markaya sahip çıkmış. Boyozu İzmir'in gastronomisinde marka, simge ürün haline getirmiştir.
TÜRKİYE'NİN EN GENİŞ BOYOZ AİLESİ
İzmir'de yaygın olarak sade ve ıspanaklı olarak üretilen boyoz, ilk kez Alsancak Dostlar Fırını tarafından, geleneksel lezzetinden ödün verilmeden, çeşitlendirilmiştir. Böylelikle boyoz, sadece kahvaltıda tüketilen bir hamur işi olmaktan çıkartılarak günün her saatinde aranan bir ürün haline getirilmiştir. Çeşitler arasına yeni katılan bal kabaklı boyoz ile birlikte fırında toplam on yedi çeşit boyoz üretiliyor. Mustafa Akar'ın anısına "Ballı Kocaman" boyoz da üretimde... Geçtiğimiz günlerde zahterli boyoz çeşidi de tezgahta yerini aldı.
Dondurulmuş boyoz: Alsancak Dostlar Fırını, Türkiye'de dondurulmuş boyozu ilk üreten fırın olmanın yanı sıra Mart 2016 tarihinden itibaren dondurulmuş boyoz çeşitlerinin satışını kendi web sitesi üzerinden ülke çapında gerçekleştirmektedir. Dondurulmuş boyoz çeşitleri, 20'li ve 35'li özel ambalajlarında sevk edilmektedir.
KORUNCUK DOSTU
Alsancak Dostlar Fırını, 2017 yılı Ocak ayı itibariyle, "Koruncuk Dostu İşletme"ünvanını almış ve aynı yıl Urla'da hayata geçirilen Koruncukköy Urla Çocuk Köyü için çalışmalara başlamıştır. Bu tarihten itibaren, kurucu Mustafa Akar anısına üretilen, "Ballı Kocaman" boyozun her birinin satışından elde edilen 50 kuruşluk gelir Koruncuk Vakfı'na bağışlanmak üzere ayrılmaktadır.