Glutensiz beslenmenin popülerliği giderek arttı
Glutensiz diyetlerin temel ilkesi; buğday, arpa, çavdar ve bu tahıllardan yapılan un, ekmek, kek gibi ürünlerin beslenmeden uzaklaştırılmasıdır. Glutensiz diyet başta çölyak hastalığı olmak üzere irritabl bağırsak sendromu, otizm, romatoid artrit, şizofreni gibi birçok alanda kullanılıyor
- Sarmaşık
- Giriş Tarihi: 07 Kasım 2021
Son zamanlarda glutensiz beslenme terimini sıkça duyuyoruz. Gluten başta buğday olmak üzere arpa ve çavdar gibi tahıllarda bulunan bir protein olup günümüzde adından çok söz edilmekte. Glutensiz diyetlerin temel ilkesi; buğday, arpa, çavdar ve bu tahıllardan yapılan un, ekmek, makarna, kek vb. ürünlerin beslenmeden uzaklaştırılmasıdır. Süt, et, sebze ve meyve gibi besinler tüketilmekte ve ek olarak gluten içermeyen özel unlar ile yapılan yiyecekler kullanılmaktadır.
ÇÖLYAK HASTALIĞI
Tahıl grubundan pirinç ve mısır tüketimi diyete uygundur. Yulaf tüketimi ile ilgili öneriler diğer tahıllarla bulaş riskinin yüksek olması nedeniyle hala net değildir. Glutensiz diyet başlıca çölyak hastalığı olmak üzere irritabl bağırsak sendromu, otizm, romatoid artrit, şizofreni ve vücut ağırlık kaybı gibi birçok alanda kullanılmakta. Günümüzde gluten ilişkili hastalık denildiğinde ilk akla gelen ve yaygın olarak tanınan çölyak hastalığıdır. Buğday tüketimi ile ilişkili bir hastalık olarak tanımlanmıştır ve tedavisi ömür boyu glutensiz diyet uygulamasıdır. Gluten tüketilmesinden kaynaklanan tek hastalık çölyak hastalığı değildir. Çölyak hastası olmayan ancak gluten duyarlılığı olanlar için de glutensiz diyet uygulamaları gerekirken, buğday alerjisi olanların ise buğdaydan kaçınmaları gerekmektedir. Ülkemizde, Türk Gıda Kodeksi Glutensiz Gıdalar Tebliğine göre marketlerde satılan ve üzerinde "glutensiz" ibaresi yer alan ürünlerdeki gluten miktarı 20 mg/kg'yi aşmamalıdır. Sağlık sorunları nedeniyle glutensiz diyet uygulaması gereken bireylere diyet örüntüsünü iyileştirmek adına doğal olarak gluten içermeyen karabuğday, kinoa, amarant gibi alternatif tahılların tüketimi önerilmelidir.
BESİN YETERSİZLİKLERİ
Glutensiz diyet uygulayanlarım %20-38'inde enerji, protein, lif, vitamin ve mineraller gibi bazı besin ögesi eksiklikleri görülebilmektedir. Yeterli posa alımı için glutensiz diyetlerde yaygın olarak tüketilen patates ve pirinç gibi posa içeriği düşük glutensiz tahıllar yerine karabuğday, amarant, kinoa gibi posa içeriği yüksek tahıllar veya kurubaklagiller tercih edilmelidir. Bunlara ek olarak besin ögesi yetersizliklerinin önlenmesi ve gerekli mikro besin ögelerinin sağlanması için günde en az 4-5 porsiyon sebze ve meyve tüketilmesi önemlidir. Özel olarak üretilen glutensiz besinlerde protein, lif, demir, folik asit ve tiamin gibi vitaminler daha az, karbonhidrat ve kalori içeriği daha fazladır. Örneğin glutensiz ekmeğin yağ miktarı normal ekmekten en az 2 kat fazladır ve glutensiz makarna ise daha fazla karbonhidrat ve sodyum içermektedir. Enerji ve yağ içeriklerinin yüksek olmasından dolayı diyete uyum sonrası vücut ağırlığı kaybı yerine ağırlık kazanımı görülebilmektedir.
KALP VE BAĞIRSAK SAĞLIĞI
Glutensiz besinlerin yağ içeriği daha yüksektir ve kardiyovasküler risk faktörlerine dikkat edilmelidir. Gluten içeren diyetlerin koroner kalp hastalığından %15 koruduğu ve bu nedenle çölyak hastalığı olmayan bireylerin glutensiz diyete teşvik edilmemeleri bildirilir. Ayrıca glutensiz diyetler bağırsakta faydalı bakteri sayısını azaltırken, istenmeyen bakteri sayısını arttırmaktadır. Hastalıkların dışında yaygın olarak glutenin sağlık üzerine olumsuz etkileri olduğu düşünülerek, gluten ilişkili bir hastalık olmasa da %30 gibi bir oranda glutensiz beslenme eğilimi vardır.
KİLO KAYBI ÜZERİNE ETKİSİ
Buna rağmen, glutensiz diyetin vücut ağırlığı kaybı amacıyla uygulanması için yeterli kanıt yoktur. Glutensiz diyetler daha az protein, 2 kat daha fazla doymuş yağ asidi içermekte ve kilo alımı ile sonuçlanabilmektedir. Ayrıca glutensiz beslenenler karbonhidrat, posa, demir, folat ve niasin açısından yetersiz beslenme riski ile karşılaşabilir.
GLUTENSİZ ÜRÜNLERİN MALİYETİ
Glutensiz diyet uygulamasının giderek artması ile glutensiz ürün pazarı her geçen gün büyümektedir. Glutensiz ürünler, gluten içerenlere kıyasla yaklaşık 3 kat daha pahalıdır. Yüksek fiyatlara rağmen ise bireylerin ortalama %35'i glutensiz ürün almaya isteklidir. Özetle tanısı konmuş gluten ilişkili rahatsızlığınız yoksa zayıflamak ya da daha sağlıklı olmak için glutensiz diyet uygulanmamalıdır. Çölyak, gluten duyarlılığı gibi tıbben gerektiği durumlarda ise makro ve mikro besin öğesi eksikliğini önlemek için mutlaka bu konuda deneyimli diyetisyen gözetimi gereklidir