Diyabette kan şekerinin uzun süreli yüksek seyriyle kılcal damarların tıkandığını ve yapısının bozulduğunu belirten Kır, gözün beslenmesinin de bozulduğunu, ödemle sonuçlanan küçük damar genişlemeleri ve kanamalara yol açan yeni damar oluşumlarının gözlendiğini dile getirdi. Şeker hastalığı tanısı konulan hastaların tanı anından itibaren göz muayenesi olmaları gerektiğini kaydeden Kır, diyabetik retinopati hastalığının tedavi edilmediği takdirde, göz içi kanamalarına ve geri dönüşümsüz ciddi görme kayıplarına yol açabildiğini söyledi.
ŞEKER TEDAVİSİ GEREKLİ
Diyabetik retinopati gelişmesiyle beraber hastalığın durumuna göre hastaların 3 ila 6 ayda bir göz muayeneleri olmaları gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Erkin Kır, "Şekerin kontrol altına alınması çok önemli. Diyabetik Retinopati düzenli bir şeker tedavisiyle engellenebilir. Tanıda damla ile birlikte muayene yapılıyor. Anjiyo ve göz tomografisi tanı için bizlere gerekli bilgileri sağlıyor" diye konuştu.