Zorlu Center İstanbul'a farklı bir hava getirmiş

Pastırma yazının sonbahara yavaş yavaş dönüştüğü bu güzel günlerde ben de minik Amerika gezisinden dönüşümde Bodrum, İstanbul, Göcek derken 'Evim evim güzel evim' diyebildim. Mimar arkadaşım, kızım gibi sevdiğim Saffet ile nihayet bol sohbetlerle yaptığımız sabah yürüyüşlerimize kavuştum. İzmir başka hem şehir hem sayfiye...
Bu kadar gezmeye can değil valiz mi dayanır? Dedik ve Alsancak valiz tadilatı eksperi M.A. Mader sahipleri Muharrem Akbıyık ve eşi ile tanıştım. Alsancak Tansaş'ın yan sokağındaki bu minicik dükkanda 20 yıldır harikalar yaratan bu mekan valizlerimi satışa hazırlardan da yeni yaptı. Hem de 1 gecede. Böylece hava limanında çoğu görevlinin tanıdığı boy boy çizgili çanta setimden ayırmadı beni. "A Besim bey mi burada, nereye gidiyor?" diyen cümleleri duyacağım yine.
Bu arada Bodrum'a gittim, en güzel günlerini yaşıyor Bodrum. Yaz sezonu beraber çalışmaya başladığım Bodrum Ramada Resort için süper bir beach seçtik. Umarım sizlerin de katılacağınız güzel bir kitle ile süper bir yaz sezonu geçiririz. Şimdiden neler hazırlıyoruz neler? Bu arada da yılbaşı Bodrum Ramada'da nefis bir gece hazırlıyorum İzmir ve Bodrumlulara...
BİR DEV, ZORLU CENTER
Oradan İstanbul'a geçildi. Yine Bodrum için faaliyetler... İşlerimizi halletikten sonra Beril Başaran ile Zorlu Center'a geçtik. İyi ki geçmişiz. Bu, yurtdışı dahil gördüğüm en büyük konsept. O inanılmaz dev binaların altında gördüğüm çoğu emsalleri ile mukayese edilemeyecek dev markaların mağazaları. Açılacak olan Stella McCartney'den, Lanvin gibi özel markaya Tory Burch'tan H&M'in kaliteli ve pahalı brançı COS'a kadar bizde yeni gelecek isimler oluyor. Beymen'in içinde ve terasındaki 'Morini' restoran kafe Amerikan markası şık bir konsept. Bahar Şer, Feryal Gülman, Reyhan Çiftçi, Begüm Şen oradaydı. Bu ara aybaşında ünlü erkek markası Kiton'un dizaynır ve patronları İstanbul'a geliyor ve de yanlarında ünlü İtalyan aşçılarla, ki muhteşem pizzalar yapılacakmış. 30 Kiton giyen aile davetli imiş bu geceye. Önce terasta oturduk, gazetemizin genel yayın yönetmeni Şebnem Bursalı da bize katıldı. Hatırı kalmasın dedik İstinye Park'a geçtik. 'Borsa'da keşkek, özel köfteli menü ile akşam bitti.

NİŞANTAŞI BİR BAŞKA GÜZEL
Bu arada doğduğum, yaşlandığım şehrim İstanbul'a epeydir gitmemişim ki ne kadar kısa sürede havaalanından semtim Nişantaşı'na geldiğimi şaşırarak gördüm. (Ama Nişantaşına gelince çantanı eline al ve yürü sloganı değişememiş onu gördüm.)
Amerika anılarımı önümüzdeki günlerde tekrar gideceğim Amerika seyahatı ile birleştirip anlatmayı düşünüyorum. Ama bir noktaya değinmek istiyorum. Hani oynarsa bu ara gidin diye. 'The Butler' süper bir yapım. Siyahi bir delikanlı beyaz saraya uşak olarak giriyor, Eisenhower'den günümüze tüm Amerikan başbakanlarına hizmet veriyor. Tün devirleri geçiriyorsunuz. Muhteşem bir de kadro var. Düşünün Reegan'ın eşi Jane Fonda... Lee Daniel'in bu şaheserinde, Opeah Winfrey, Mariah Carey, john Cussack, Venessa Redgrave, Robin Williams ve daha kimler?...
Bugün sizinle minik bir tur attık. Yarın İzmir ve sürpriz seyahat Göçek anıları...
Bugün 29 Ekim... Ülkemiz için anlamı büyük. Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.