İzmir'ime dönüş keyfi ve lezzeti

Milano dostlarla çok güzeldi fakat buradaki dostlarımla eğlenceye ve İzmir'in muhteşem lezzetli yemeklerine kavuştuğum için çok mutluydum
Hepinize iyi, mutlu pazarlar diliyorum. Köşemizde bu gün bir kaç magazin ve semt restoranı var. 15 gün durmadan yağan yağmuru artık alışkanlık haline gelen Milano'da harika bir tatil geçirdim. Orada can diyebileceğim arkadaşım İzi'm ile trene binip çok özlediğim Nice'e geçelim dedik. 'Hadi yarına kalsın' diye karar vermiştik ki akşam haberlerinde selden trenin raydan çıktığını ve de yolun çöktüğünü öğrendik. 6 ay sürebilecekmiş düzeltme çalışmaları dediler. Biz de sinemaya gittik Cannes yerine. Judi Dench'in oynadığı 'Philomenia'ya. Size tavsiye ederim bu şahane filmi (hazır bahsetmişken).

ORGANİZASYON EKSİKLİĞİ
Bu kez İtalya'ya İzmir'den Münih, Münih, Milano yoluyla gittim. THY'nin servisi, konforu dışında bu da rahat bir yolmuş. Ama dönüş harika oldu çünkü 2.30'da İzmir'deydim. Ve de canlarım Vanessa- Raisa'nın İzmir gelinlik moda günlerinin açılış galasındaki muhteşem gösterilerine yetişebildim. İftihar ettim çok sevdiğim başarılı kızlarımızla. Ama organizasyon için aynı şeyi söyleyemiyeceğim. Tasarımlarıyla, ses, ışık düzeni ile, podyumu ile tek kelime ile harika olan bu gösteriye İzmir'in moda ile yakından ilgilenen hanımları beyleri yerine bu sektörle pek ilgisi olmayan kişileri görmek şaşırttı beni. Her fırsatta bu tarz günler için İstanbul'a giden kişilere hazır ayağına gelen bu fırsatı gerektiği şekilde haberdar edilmediğinden bu gecede görememek beni çok üzdü. Aradığım 4 hanım böyle bir gösteriden hiç bilgileri olmadığını ve göremedikleri için çok üzüntü duyduklarını söylediler. Bu organizasyonların kuvvetli bir organizasyon grubu tarafından yapılması gerektiği kanaatine vardım. 'Yok İzmirli gelmez' sloganından sıyrılalım. Ayakta alkışladığımız Raisa- Vanessa'yı tekrar tebrik ediyorum.
Yarın Nükhet Duru geliyor hem de Timur Selçuk ile. Tahmin ederim bol bol coşarız... Eee iki dev sanatçı, nefis bir repertuvar, özlediğimiz bir gösteri.
FASIL DA OLUR GAZİNO DA
İtalya'dan bahsederken nerelere geldik. Gelin Milano'yu hafta arasına bırakayım İzmir'le devam edeyim. Geçen hafta Bodrum'dan arkadaşım İsmail Akkaya sürpriz yaptı ve bir günlüğüne İzmir'e geldi. Öğlen Radika'ya gittik, oradan ortak dostumuz Şenay'a (Düdek). O kadar dolu imişiz ki hatıralarımızla saatler nasıl geçti anlayamadık. Akşam yeni açılan İzmir eğlence dünyasının imparatoru, fuardaki Akasyalar bahçesinin sahibi rahmetli Atalay Noyaner'in güzeller güzeli kızı Berna'nın kardeşleri ile açtığı 'Leyla Fasl-ı Cümbüş' müzikholüne gittik. Kimi fasıl diyor, kimi gazino... Hepsi de yakışır bence. Süper bir fasıl, dolu dolu sizleri geceye hazırlarken Derya ile Didem ve arada Mikrop sizleri çoşturdukça coşturuyor. Her şey harikaydı ama bu tarz yerlerin en önemli şeyi 3 kardeşin tek tek ilgisi ve işletmeciliklerinin mükemmel olmasıydı. Hayırlı olsun Berna...
FERAYE'DEN ALINTI
Hiçbir zaman satırlarımda yer vermediğim bazı kişi ve olaylar vardır. Ama facebook'taki Feraye'min yazdığı bir kaç satırı aynen nakletmek istedim sizlere. "Bir çocuğu oldu diye 11 kurban kestiren D.A. ve eşi... Noooldu yani çocuk etobur olacak, cennetin kapıları mı açılacak ne yani??? O canların parasını fakirlere dağıtsaydın ya... Ama olmaaazzzz. Basın nerden bilecekti dimi????" diye yazdı Türkiye'nin duayeni sanatçımızın kızı Ferayem...
YENİ KEŞFİM ZEYTİNYAĞLI
Veeeee gelelim Alsancak'taki özlem turlarıma. Canım arkadaşım Şenay'ım Alsancak'ta ev yemekleri sunan (sunan diyorum çünkü servisi, dekoru, tadı ile sunuyor...) bir lokantadan bahsetmek istiyorum. En sakin günü olan cumartesi gittim. Ama sanırım hafta sonu da dolar artık... Size beğendiğim her şeyi nakletmek istediğimden hemen sunuyorum bu mekanı size. Alsancak'taki 5. aya giren 'Zeytinyağlı' adlı bu mekanın sahibesi Birsen Kayaönü Karşıyaka Çarşı'da, Gıda Çarşısı'nda ve de Alsancak Finansbank'ın sokağında 3 şube olarak çalışıyor. En mühim özelliği günde 40'tan çok yemek çeşidi sunması ve de bu leziz yemeklerin ev kadınları tarafından ev mutfağında pişirilmesi. Her sabah 7.30 Buca'daki mutfaklarında başlıyorlarmış menülerini hazırlamaya, özel aşçı olmadan, anneannemiz ve annemizin yemekleri tadında. Patroniçe Birsen Hanım Giritli ve tüm lezzetleri onaylayıp, pilav çeşitlerini sadece kendi hazırlıyormuş. Ayrıca internette yemek sepetinden sipariş alıyorlarmış. Daha da abartıp 2 gün önce verilen siparişlerde özel tencere yemeği de hazırlanıyormuş. Tüm lezzetleri 10 bayan hazırlarken, sarmalara da mekanda 2 hanım takviye yapıyor. Bu mekandan sitayişle bu kadar bahsetmemin sebebi sadece harika bir mutfağa sahip olmasının yanı sıra her gittiğimde alınan tek gazetenin gözüme çarpması. Yeni Asır...
Bu lezzet durağından bazı favorilerim, Özbek mantı, Yöresel fellah köfte, Fındıklı yoğurtlu kabak, keşkek (yıkılıyor), çok özel tandır veeee de haşhaşlı damla sakızlı muhallebi veeee en top benim için muhallebili kadayıf...
Hepinize lezzet dolu, mutluluk dolu, başarı dolu sevdiklerinizle muhteşem bir hafta diliyorum.