Boyozda tek isim boyozcu Besim
Boyozun yanında özel ve güzel tatlarımızdan cezeryeyi de lanse ediyoruz ve de iyi bir lansmanla piyasaya sürüyoruz. Başta 'gym' salonları büyük marketler ve sinema tiyatro gibi yerlerden şimdiden büyük rağbet gören süper ambalajında ve harika lezzette olan cezeryelerimiz depolarında yer aldı bile. Ülkemizi bu güzel ürünlerle tanıtırken benim burada olmama en büyük sebep kardeşim olsa bu kadar sevip sayamayacağım Ekmel Anda ile de en yakında Anda'nın gayretleri ile açılacak olan memleketimizin en ünlü, en lezzetli, en tarihi, en titizlikle yapılan İskender kebabını yerindeki tüm şartlarla Amerikalılara sunacağımız restoran zinciri açılıyor. Size bu kadar (benim de içinde olduğum) başarılı ticari yeniliklerden bir özet geçtim.
İZMİR'DEN İKİ ACI HABER
Gelelim sosyal yaşama. Önce ülkemdeki üzücü haberler için benim de çok üzgün olduğumu belirtmek, tüm ailelere ve hepimize geçmiş olsun demek istiyorum. Son zamanlarda aldığım acı haberlere biri daha eklendi. Benim hakiki bir yeğenden çok sevdiğim İzmir'de komşum İlknur Namlısaraç'ın bir o kadar sevdiğim saydığım biricik anneciği Havva'nın acil vefatını öğrenince çok ama çok üzüldüm. En çok burada olmam gerektiği için yanına gidemediğime kahroldum. Havva'cığıma toprağı bol olsun, nurlar içinde olsun duaları ederken İlknur'uma kardeşine ve ikisinin çocuklarına sabırlar diliyorum.
Geçen gün bu habere alışamamak durumunda iken yine kötü bir haberle sarsıldım. Yıllarca aralarında bizim 'Tıpatıp' olarak İzmir'de açılışını yaptığımız, restoranı ve de yıllarca 'Cafe de Paris'in yanı sıra güzel işletmelere imzasını atan Abdullah Özmelek'in, Esen Yeşilırmaklar Tekirdağ yolunda trafik kazasında yaşamlarını yitirdiklerini büyük bir üzüntü ile öğrendim. Nurlar içinde olsunlar.
FENERBAHÇELİLER GÜNÜ!
Geçtiğimiz pazar günü bayramlaşmak üzere herkesi her zaman mutlu görmekten ayrı bir haz duyan Ekmel Anda'nın Toms River'daki yalısında buluştuk. Aramızda Galatasaray ve Beşiktaşlı kardeşlerimiz olmasına rağmen bayramlaşma bittikten sonra hepberaber güzel bir bayram yemeği yenildi. Mehveş'imin kurduğu voleybol sahasında turnuvalar başladığında gün Fenerbahçe'nin günü olarak devam etti. Yemeğin, su sporlarının, dostlukların, sevginin çok yoğun olduğu bu nefis gün epey sürdü. Sımsıcak, sevgi dolu bir güne dönüştü. Başta Ekmel Anda tüm arkadaşlara böyle bir gün yaşattıkları için çok teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum.
Bugün Gökhan (Çakmak) kardeşim açacakları muazzam ekmek fabrikasına götürdü beni. Girerken bir tente dikkatimi çekti. Bu güne kadar bu devasa yer çok ünlü bir modacıya aitmiş. Hatta içeride bu modacıya ait inanılmaz çizimlerle karşılaştım.
Hayran hayran seyrettim durdum. 'Elie Tahari'...
TORUNUYLA SANAT GEZMELERİ
Derler ya dünya çok küçük... Kayser'e giriyordum ki 'Besim' diyen tanıdık, ama yıllardır duyamadığım bir sese doğru döndüm... Her zaman çalışkanlığı, asaleti, herkesin çok sevdiği, güzel, başarılı, mutlu bir aile sahibi, anne ve bugün 2. torunuyla ikinci kez anneanne olan Yonca Ebuzziya... Yonca ile muhabbetlerimiz hep sanat etkinlikleri üzerineydi. Torunuyla gittiği müzikalleri ve müzeleri anlattı. Yonca, nasıl mutlu oldum seninle yıllar sonra görüştüğüme bilemezsin. Tüm ailene sağlık ve mutluluk dilerim.
WILD PARTY'YE TEK BİLET
Tabii ki müzikal, tiyatrosuz sayfam olamaz. Geçtiğimiz hafta sonu müdavimi olduğum NY City Center'a gittim. Hani evimin yanı diye şımarıklık yapayım dedim. Gündüz 2 seansına gidiverdim. Wild Party, 'Sold out' tek bilet değil gişenin önü bilet isteyen en az 100 kişi... 'Yılma Besim' dedim. Kapının dışına çıktım, bilet bekleyen bir o kadar kişi... Ümidimi kesmedim. Şovun başlamasına 3 dakika kala gişedeki kişilerden biri ile göz göze geldik. O an 1 yerin iptali gelmiş. Sadece 1 koltuğun. Perde açılırken ter içinde yerime oturuyordum. Peki bu koşturmaya heyecana değdi mi? Az bile idi. Süperin üzerinde idi. Ya bu başarılar kolay olmuyor. 4 günlük bir performans için o dekorlar, kostümler, hazırlanan danslar, şarkılar, oyunculuklar... Hakikaten helal olsun diyorsunuz.
REYHAN'DAN SUPANGLE
Tüm bu yenilikler, görsellikler, güzellikler, üzüntüler, dışında bu hafta benim 'en'im (Yeni Asır Genel Yayın Yönetmenimiz) Şebnem Bursalı'nın misafirimiz Musa Turan'la yolladığı kutu. Hani "memleketten ne özledin en çok?" denir de en önemliler listesi çıkar ya. Benim de liste başım hep odur. Reyhan Pastanesi'nden Supangle. Ah yapanları mı? Yollayanı mı? Getireni mi? Bu kadar makbule geçer gurbetteki birine. Bu hafta başta Bursalı'dan Reyhan'a ardından tüm İzmir, Ege ve Türkiyeye'ye sağlıklı, güzel haberlerle dolu, mutlu bir hafta temenni ediyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.