'Barut Fıçısı' çağrımız Ankara'dan yanıt buldu

Gürol Tonbul'un İzmir Devlet Tiyatrosu'nda sahnelediği 'Barut Fıçısı'ndan o kadar etkilenmiş, öylesine büyük keyif almıştım ki, oyunla ilgili düşüncelerimi birçok kez köşemde dile getirdim. İşte, geçen sezon iki kez izlediğim oyun hakkındaki yorumun kısa bir izdüşümü:
"...Barut Fıçısı, toplumsal ve ahlaki çöküşün boşluğunu şiddetin doldurduğu bir travma sürecinin ürünü. Balkanlardaki iç savaş ve parçalanmayla birlikte, ortak bir geçmişi paylaşan toplumun 'ayrıştığı', 'ötekileştiği' bir dönemi günümüze taşıyor. Tabii ki olaylara yabancı değiliz. Balkanlardan sızan barutun pis kokusu, bugün herkesin burnunun direğini sızlatacak kadar evrensel boyutlara ulaşmış durumda.
Psikolojik ve sosyolojik şiddetin etrafımızdaki çemberi daralttığı şu günlerde, 'Barut Fıçısı', bizi bir kabare ile uyandırmaya çalışıyor. 'Kendi kendinize kutular yapmış, orada öylece oturuyorsunuz' diye bağırıyor sahnedeki oyuncu... Peki, patlayan bir barut fıçısının kabaresi olur mu? Şaka mı bu, yoksa bir oyun mu? Aslı şu ki, şakası olmayan bir oyun!
Makedon Dejan Dukovski'nin sadece diyaloglar halinde kaleme aldığı, yönetmen Gürol Tonbul'un ise her sahneye şarkılar yazarak, danslar hazırlatarak, müzisyenler getirerek, kukla ve pandomim ekleyerek gerçeküstü bir kabareye dönüştürdüğü 'Barut Fıçısı'nı izlerken büyük keyif aldım. Aksiyonun dorukta seyrettiği 'Barut Fıçısı'nda, tüm kadro en küçük bir aksamaya meydan vermeden olağanüstü performans sergiliyor..."
***
Sonraları Barut Fıçısı'nın temsillerine son verilmesiyle, tiyatromuzun geleceği adına duyduğum sevinç hayal kırıklığına dönüşmüş, Avrupai bir eser yaratan Gürol Tonbul'un hakkının yendiğini düşünmüştüm.
Nitekim kendisi de inanılmaz emek sarf ettiği oyunun kaldırılmasına ve özellikle Tiyatro Festivali'nde yer verilmeyişine bayağı içerlemişti.
İzmir DT'nin Müdürü Hülya Savaş ise konuyla ilgili sohbet imkanı bulduğumuzda, "Barut Fıçısı'nın başarısı hepimizi gururlandırıyor. Kimi şanssızlıklar yüzünden ara verilen oyun gelecek sezon (bu sezonu kast ederek) yeniden perdelerini açacak ve daha uzun süre sahnelenecek" demişti.
***
Ben de İzmir Operası'nın başarısına tanık olduğum İspanya dönüşünde, yüreğimden geçenleri satırlara dökerek, DT Genel Müdürü Lemi Bilgin'e çağrıda bulunmuştum:
"Gijon'da operamızı alkışlayan İspanyolların arasında otururken, bir an gözlerimi kapadım ve herhangi bir Avrupa sahnesinde, Gürol Tonbul'un o inanılmaz yönetmenlik zekasıyla ortaya çıkardığı 'Barut Fıçısı'nın uyandıracağı yankıyı hayal ettim.
Buradan Devlet Tiyatrosu Genel Müdürü Lemi Bilgin'e çağrıda bulunmak istiyorum. Barut Fıçısı, evrensel beğeniyi tutturacak kıvamdaki aksiyon diliyle katılacağı tüm uluslararası festivallerde ayakta alkışlanacak bir oyun. Bence festivallerde mutlaka oyuna şans verilmelidir..."
Lemi Bilgin ve Hülya Savaş'ı kutluyorum
Ve mutlu son... Öğrendim ki Turgay Tanülkü, İbrahim Raci Öksüz, Fatih Kahraman, Ahmet Dizdaroğlu, Tamer Yılmaz, Neşe Zindan, Hande Kılıç, Serdar Kamalıoğlu gibi başarılı isimlerden kurulu 'Barut Fıçısı' ekibi provalara yeniden başlamış bile. Üstelik bu hummalı çalışmanın sevindirici iki ayağı var.
Oyun bu sezon tekrar izleyiciyle buluşacağı gibi, çağrıda bulunduğumuz DT Genel Müdürlüğü tarafından da 15'inci Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali'ne davet edilmiş.
Tiyatromuzun müdürü Hülya Savaş'a ve Genel Müdür Lemi Bilgin'e teşekkür ediyorum. Başta Gürol abi olmak üzere oyunda görev alan herkese, 3 Aralık'ta seyirci önüne çıkacakları Ankara'da iyi şanslar diliyorum.