Atatürk ve Latife Hanım'ın ölümsüz aşkından satırlar
***
- Latife Hanım Atatürk aşkı Paris'te başlıyor. Platonik bir aşk olarak. Henüz tek taraflı... Latife, bir gazeteden kesip boynundaki madalyonun içinde saklıyor fotoğrafını onun... O fotoğraf... Sonradan bir aşkın alev alan ilk kıvılcımları olsada, yaralı bir aşk olarak yarım kalıyor ve "sebebi felaketi" oluyor... O fotoğraf bir sevdanın eseri sayıldığı gibi, İzmir dönüşünde Yunanlı askerlerin dikkatini çekiyor ve bu "Mustafa Kemal" diye seslenince tutuklanmasına neden oluyor... Tutuklasınlar Latife'yi... O zaten tutkulu bir aşık olarak Fransa'dan dönmüştü İzmir'ine...
***
Yatağında bir not bulmuştu Latife... Notun arkasında ise Mustafa Kemal'in resmi vardı. Notta şöyle yazıyordu; "Canım Latifeciğime..."
***
2 yıl 5 ay sürdü bu saadet... Sonra o gece yaşandı... Kırık ayna, kanlı yelpaze o geceden kalan en acıklı hatıralardı... Bir daha o aynaya bakamadı Latife... Bir daha içli mektuplar yazamadı... Mustafa Kemal için de kolay olmamıştı"Bağrı yanık bülbüle döndüm" diyorduSonra dinlediği şarkılara vurdu kendini... "Gel gitme kadın..." nameleri yükseliyordu Köşk'ün penceresinden...
***
Bütün bu satırlar, Fatih Bayhan'ın kaleminden dökülüyor, okuyucunun belleğine... Geçmişte, genç Türkiye Cumhuriyeti'nin yaşadığı en büyük aşkı, tüm güzelliğiyle, anlatıyor "Atatürk'ün aşkı Latife" kitabı...
Daha önce 'Teyzem Latife'yi yazan Fatih Bayhan, 'Atatürk'ün Aşkı Latife' adlı çok tartışılacak bir kitabı daha kaleme almış. Kitap, Atatürk'ün romantik yönünü, Latife'ye duyduğu büyük aşkı, belgelerle, anılarla anlatıyor.
Kitabı henüz okumadım ancak yazının girişinde yansıttığım satırlar, bana okunması, araştırılması, yaşanması gereken bir roman özelliğini taşıdığını hissettiriyor.
Bayhan'ın bu özel kitabıyla ilgili bir başka özellik de, kitabındaki bilgileri Latife Hanım'ın yakınlarından aldığını ve önsözünü de Latife Hanım'ın yeğeninin yazmış olması...
Ancak en çarpıcı yanı İzmir'de yapacağı tanıtım... Kitabın 29 Ocak'taki kokteyli, Atatürk ile Latife'nin dünyaevine girdikleri İzmir'deki Uşakizade Köşkü'nde, aynı odada yapılacak. Tanıtımda Atatürk ile Latife Hanım'ı tiyatro oyuncuları canlandıracak ve temsili bir nikah kıyılacak.
İşte bu olay, kitaba gerçekçi bir kimlik katacak. Belki de bugüne kadar söylenen, tüm dedikodulara cevap niteliği taşıyacak.
Bence olumlu ya da olumsuz tartışmaları da beraberinde getirecek.
***
Aşk, kadın için de erkek için de en değerli duygudur. Yürekte yaşanır. Bunun için kimse aşkı yaşayan kadar o duygu patlamasına hissedemez, bir anlam veremez.
Atatürk ve Latife Hanım da, kuşkusuz büyük bir aşk yaşadı. Hem de genç Türkiye Cumhuriyeti'nin zirvesinde...
Kitap işte bu aşkı anlatıyor ve kanımca gizli kalmış tüm gerçekleri...
GÜNÜN SÖZÜ
Yalan zeka işidir. Dürüstlük ise cesaret.
Eğer zekan yetmiyorsa yalan söylemeye, cesaretini kullanıp dürüst olmayı dene.
Victor Hugo
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.