Köpekler, birlikte yaşamayı sever

Köpekler diğer köpeklerle yavruluklarından itibaren birlikte olurlarsa sürü iç güdülerindeki birçok seremoniyi yaşayabilecekleri için depresyona girme ihtimalleri azalır. Unutmayın köpekler, insansız yaşayamayacak kadar çok insana aşık türlerdir ama aynı zamanda sürü hayvanı oldukları için içgüdülerindeki bazı davranışları yaşamaları onlara çok iyi gelir. Diğer köpeklerle hırlaşmaları, arada çok abartılı olmasa da kavga etmeleri, birbirlerinin idrarları üzerine koku bırakmaları, toprakları arka ayakları ile tozutarak kazmaları, diğer köpeklerle yavru, karşı ve kendi cinsiyetinde olanlarla karşılaşıp farklı davranışlarla anlaşmaları veya anlaşamamaları hep doğaları gereği yaşamaları gereken durumlardır.

Köpeğinizi yemek yerken yalnız bırakmalısınız
Köpekler içgüdüsel olarak yemeklerini koruma eğilimindedirler. Gün içinde köpeğinizin kendine ait zamanları olmalıdır. Bu dönemlerde köpekler genelde dinlenmeyi seçerler. Dinlenme zamanları dışında köpeğinize yemeğini vermeden önce onunla bolca kaliteli zaman geçirin ve sonrasında yemeğini verip onu yemeği ile baş başa bırakın. Köpek sizle geçirdiği oyun, koşturma ve gezdirme döneminden sonra yemeğini yerken huzurlu ve yalnız kalmayı tercih eder. Bazı köpekler sahiplerinin aşırı sevgisi ile yemek yerken üzerine düşülmesi sonucu sahipleri yanında değilken yemek yemezler. Bu bağımlılığın da ortadan kalkması için yemek yerken köpeğinizi yalnız bırakmalısınız.
Kediler ve yavrularında raşitizm
Gebeliğinde ve süt verme dönemlerinde gerekli takviyeler yapılmayan annelerin yavrularında başta raşitizm olmak üzere daha birçok beslenme eksikliğine bağlı sorunlar oluşacaktır. Raşitizm hastalığı metabolik bir hastalıktır ve kalsiyum-fosfor eksikliği ve dolaylı olarak da D3 vitamini yetersizliklerinde ortaya çıkar. Beslenmede kalsiyumdan zayıf olmayan besinler ile yağ ve tuz alımı durumunda da kalsiyumdan yararlanım azalır. Yine kalsiyum ve fosforun doğru oranlarda alınması çok önemlidir. Kediniz özellikle yavrulama döneminde ihtiyacı olan kalsiyum-fosfor-D vitamini vb tüm ihtiyaçlarını karşılayabileceği vitamin ilaçlarını veteriner hekiminize sormalısınız.
Kedilerin Kalsiyumu değerlendirebilmesi için yeterli D vitamini almaları gerekir ve bu vitamini de işlerine yarar hale getirmek için bol bol güneşlenmeleri gerekmektedir. İç parazit dediğimiz bir çok bağırsak paraziti diğer yararlı besinleri emdiği gibi kalsiyum ve fosforu da emdiği için iç parazit tedavileri düzenli yapılmayan anne kedilerde tüm besinler eksiksiz verilse ve güneş ışığından bolca yararlansa bile parazitlerin sömürmesi ile yine sorunlar çıkacaktır. Raşitizm olan yavru kedinizde kemiklerde kalsiyum yeterli mobilize olamadığı için yeteri kadar sert ve dirençli bir iskelet sistemi oluşamaz ve özellikle ayak kemiklerinde kolayca kırıklar oluşur. Annesiz büyüyen yavru kedilerin raşitik olma ihtimali çok daha fazladır. Yavruluğunda raşitizm geçiren kedilerin ilerlemiş yaşında ciddi kronik kabızlık sorunu yaşayabilir. Bu tip kedilerin yavru doğurması da kalça kemiklerindeki ve doğum kanalının daralması vb sorunlar nedeniyle önerilmez. O yüzden raşitik kedilerin kısırlaştırılması gerekir.