Kedimin yavruları olacak
Kedilerin gebelik süresi 58-60 gün civarındadır. Kedinin ırk özelliğine, genetik geçmişine ve ortamdaki strese bağlı olarak bu gebelik süreleri birkaç gün değişebilir. Kedinizin ilk çiftleştiği günden itibaren gebelik süresini hesaplayarak doğuma yakın haftayı tespit etmelisiniz. Özellikle doğumun yaklaştığı haftaya girdiğinizde anne gebe kedinizin kendini huzurlu hissettiği doğum yapacağı yuvasını benimsemiş olması gerekir. Kedinize seçtiğiniz doğum kutusunu onun istediği ve rahat ettiği yere koymalısınız. Eğer doğum başlayana kadar kediniz bir yer seçemediyse doğumunu yatağınız veya elbise dolabı içindeki eşyalarınızın üzerine yapmaya hiç çekinmez. Doğumun başladığını kedinizin telaşından, arkasını yalamasından, karnında görünen sancılarından anlayabilirsiniz. Unutmayın her sancı silsilesinin arkasından bir yavru çıkmalıdır. Yavrulatmayı düşündüğünüz bir dişi kediniz varsa ilk çiftleştirme anından, doğum ve sonrasına kadar sürekli veteriner hekiminizle bağlantıda olup onun tavsiyelerine uymanız bir sorun çıkması ihtimalini en aza indirecektir.
Yazlıktan dönüşte evde tuvalet eğitimi
Köpek yavrunuzu tatile çıkarken aldınız ve yazlıkta bahçede tuvaleti sorun olmadı. Eve döndüğünüzde eviniz bahçeli değilse ne yapacaksınız. Öncelikle yavru eski düzenini aradığı için evde bahçeye benzeyen yerlere tuvaletini yapma eğilimindedir. Aynı zamanda büyüdüğü için artık gezdirme ile de tuvaletini dışarıya yapabilir. Yazlıktan dönüşte uygulayabileceğiniz en iyi yöntem köpeğinizi düzenli sabah, akşam ve gece gezdirmeye çıkarıp tuvalet ihtiyacını dışarıda gidermesini sağlamaktır. Önceleri tam uyum gösteremeyebilir ama bunun için ona kızmayın, fazlaca bağırıp asla dövmeyin, sabırlı olun kısa sürede ne yapması gerektiğini öğrenecektir. Yeter ki siz onu düzenli benzer saatlerde gezdirmeye devam edin. Bu arada gezdirme sırasında dışkılarını bir poşetle alıp park ve yeşil alanlarımızın temiz kalmasını sağlamayı unutmayın.
Su kaplumbağaları kış uykusuna yatıyor
Bu dönem doğadaki su kaplumbağalarının yavaş yavaş kış uykusuna hazırlandıkları dönemdir. Evlerimizde yaşayan kaplumbağalar ise ortam hiç soğumadığı için kış uykusuna giremezler. Fakat ev ortamının ısısı kaplumbağamızın ne kış uykusuna girmesine neden olacak kadar soğuk ne de vücut ısısını yükseltip yeteri kadar yem tüketmesini sağlayacak kadar sıcak olmadığı için, tüm kış dönemini inanılmaz enerji kaybederek geçirirler. Bu şekilde bir kış geçiren bir kaplumbağa havaların ısınması ile metabolizmasının yükselmesine rağmen kaybettiği enerji nedeniyle şoka girer ve beslenemez. Kötü ve ölüme kadar gidebilecek bir uyku dönemine girer. Böyle bir olayın yaşanmaması için kaplumbağamızın kabını en az 20 cm yükseklikten infrared denen spot ampullerle sürekli ısıtmalıyız.
Akvaryumlarınızda ısıyı her gün kontrol etmelisiniz
Yaz dönemi boyunca ısıtıcı kullanmadığımız akvaryumlarımızda sıcaklıkların düşmesi ile birlikte termostatlı ısıtıcıların akvaryuma koyulması zamanı yavaş yavaş gelmektedir. Akvaryumlarımızda beslediğimiz balıkların hemen hepsinin doğal yaşam alanı tropikal iklim kuşaklarındaki göl ve akarsulardır. Bu coğrafi alanlardaki sıcaklıklar 25-26 C derecenin altına düşmez. Bu sıcaklığın altındaki sularda balıklarımız başta beyaz benek olmak üzere bir çok hastalığa yakalanabilir. Akvaryum ısının 25 derecenin altına düşebildiğini gördüğünüzde 25-26 dereceye ayarlanmış termostatlı ısıtıcılardan akvaryumunuza koyma zamanı gelmiştir.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.