Engellilerin "Gül" anne diye hitap ettiği ve vatandaşların yardımsever kişiliği ile tanıdığı Gülgün Yalvaç, hırsızlar yüzünden sahibi olduğu tuz işletmesini, dairelerini, arazilerini ve hayvanlarını kaybetti 4 yıl kapı kapı dolaşarak 1 milyon lira toplayan ve Ege'nin en büyük zihinsel engelliler okulunu yaptıran hayırsever kadının, sonunda emekli maaşına da haciz konuldu. Şimdi ekmek parası bulamaz hale geldi
EMRE SAÇLI (SALİHLİ)
Salihli'de, hayatını zihinsel engellilerle sokak çocuklarına adayan iş kadını Gülgün Yalvaç (51), tek kuruşa muhtaç hale geldi. Engellilerin "Gül" anne diye hitap ettiği Gülgün Yalvaç, evinden çalınan çek koçanları yüzünden tüm servetini kaybetti. Doldurulup sahte isimlerle ciro edildikten sonra tahsil edilmek istenen çekler yüzünden, sahibi olduğu tuz işletmesini, dairelerini, arazilerini, hayvanlarını kaybeden, emekli maaşına da haciz konulan Yalvaç, yaşadıklarına isyan etti.
71 YAŞINDAKİ ANNESİ YATALAK
Gülgün Yalvaç'ın hayatı, evine 3 yıl önce giren hırsızların çaldığı çek koçanlarının ardından karardı. Engelli çocuklar için Ege'nin en modern okullarından birini yaptıran, kitap yazarak gelirini sokak çocuklarına bırakan Yalvaç'ın, yatalak annesi İsmihan Yalvaç'la (71) oturduğu eve 7 Nisan 2008'de hırsız girdi. Gülgün Yalvaç ve annesini spreyle uyutarak, 31 boş çek yaprağının bulunduğu iki farklı bankaya ait koçan, 38 bin lira ve çok sayıda ziynet eşyasını çalıp gitti. Uyandıklarında durumu fark eden anne-kız, durumu polise bildirdi, tutanakla bankalara giderek çek koçanlarına ait numaralarını verdi, ardından da Salihli Asliye Hukuk Hakimliği'ne başvurdu. Bir süre sonra çalınan çek koçanları doldurulup bankaların başka şubelerinde işleme konuldu. Karşılıksız çıkınca icra takibi başlatıldı, Gülgün Yalvaç'a davalar açıldı. Yalvaç, Türkiye'nin dörtbir yanında ortaya çıkan çekler için mahkeme mahkeme dolaşmaya başladı.
İCRALAR BELİNİ BÜKTÜ
Yalvaç'ın tuz işletmesi, altı dairesi, beş kamyonu, iki binek aracı, 300 koyunu, 35 büyükbaş hayvanı, geniş arazileri icrayla satıldı. Evlenmeyip, hayatını engelli çocuklara adayan Yalvaç'ın annesiyle oturduğu son ev de elinden gitti. Emekli maaşının bir bölümüne de haciz konuldu, müthiş bir servetin sahibiyken, aylık 400 lira dolayında bir gelirle geçinmeye mahkum oldu.
Herşeyini kaybeden Yalvaç, "Çekleri çalanlar birçok sahte isme ciro etmiş. Sonunda gerçek kişilere ciro edilmiş. Belki de olanlardan habersiz bu kişiler, bankaların farklı kentlerdeki şubelerinde çekleri tahsil etmek istemiş. Karşılığı çıkmayınca icra takibi başlatılmış. Ben itiraz edinceye kadar icralar başladı. Hala ortaya çıkmayan birçok çek var. Şimdiden icra tutarı on milyon liraya yaklaştı. Çek yaprağının çıktığı her kente gidip 'çeke itiraz', 'iddiaya itiraz', 'imzaya itiraz' ve 'icranın durdurulması' için 4 ayrı dava açmak zorunda kalıyorum. Banka şubeleri çekler kendilerine geldiğinde, 'ödeme yapılamamıştır' kaşesini vurup o vatandaşa iade etmek yerine savcılığa başvursa, bunlar yaşanmayacaktı. Bir bankanın genel müdürüne yaşadıklarımı anlattığım mektup ve dosya gönderdim. Sonucunu bekliyorum."
Eski Bakan Ecemiş: Çok cesur bir kadın
1996'da Manisa Valisi olan, 2002'de İçişleri Bakanlığı yapan Muzaffer Ecemiş, "Manisa'da göreve başladığım dönemde Gülgün Yalvaç beni ziyaret etti. Salihli'ye okul yapmak istediklerini, arsalarının da hazır olduğunu söyledi. Gülgün Hanım çok cesur, atak, her yerden yardım toplayabilecek kapasitede bir kadın. Okul bittikten sonra Milli Eğitim Bakanlığı'na devredilmesi şartıyla binanın yapımına karar verdik. Kısa sürede de tamamlanarak bakanlığa devredildi. Bu okul Gülgün Yalvaç'ın eseridir. O olmasaydı okulu yapmak mümkün olmayabilirdi. Onun cesaretini gördükten sonra İl Özel İdaresi'nden ben de destek verdim. Gülgün Yalvaç'ı her zaman tebrik ve takdirle anıyorum. Umarım kısa sürede sıkıntılı günlerini aşar" dedi.
Spor yazarı olarak yıllar önce Yeni Asır'da çalıştı
Endüstri Meslek Lisesi mezunu Yalvaç, DSİ'de 24 yıl telsiz telefon operatörü olarak çalışıp emekli oldu. 1978'de "Ver Elini", 1982'de "Sevgi Varken Didişmek Niye" isimli şiir kitabını çıkardı. 1982'de polis muhabirliğiyle gazeteciliğe başlayan Yalvaç, Türkiye'nin ilk spor yazarı olarak Yeni Asır'da görev yaptı. İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin 1989'da Hasan Tahsin Gazetecilik Yarışması'nda, Araştırma İnceleme Dalı'nda birincilik, 1990'da fotoğraf dalında birincilik ve aynı yıl Manisa Amatör Kulüpler Basın ödülünü kazandı. Yine 1990'da Salihli Rotary Kulübü tarafından basın ödülü verildi. 1991'de Salihli Eğitilebilir Özürlüleri Koruma Derneği'ni kurdu. 1992'de ilçe düzeyindeki ilk öğretilebilir çocuklar sınıfının açılmasında rehberlik yaptı. 1994'te dernek başkanı olarak Salihli Eğitim Uygulama Okulu ve İş Eğitim Merkezi'nin temelini atıp gece gündüz yurtiçi, yurtdışı kampanyalarla okulu bitirip, Milli Eğitim Bakanlığı'na devretti. 1992-2000 arasında Özürlüler Şenliği'ni organize edip sundu. Muhtaçlardan yardımını esirgemedi. Salihli Sevgi Çocukları Derneği yararına Ticaret ve Sanayi Odası işbirliği ile şiirlerden oluşan, "Sokak Çocuğu" adlı CD ve köşe yazılarından oluşan "Tek Suçum Kadın Olmak" adlı kitabını çıkartarak gelirini sokak çocuklarına bıraktı.
Binlerce engelliye ışık oldu
1998'de eğitim ve öğretime başlayan Salihli Eğitim Uygulama Okulu ve İş Eğitim Merkezi'nde 144 öğrenci eğitim alıyor. Hayırsever Zehra Bulut'un Yüksel Özdemir Caddesi'ndeki 3 bin 500 metrekarelik arsasının üzerine yaptırılan dört katlı ve 16 derslikli okulda birçok dalda eğitim veriliyor.