Kadem Hukuk Komisyonu Üyesi Pınar Hacıbektaşoğlu, "Bu tarz görüntülerle karşılaştığımızda 'inşallah bu son olur' diyoruz. Böylesine köklü bir medeniyetten gelen insanlar olarak aramızda akıl sağlığı yerinde olmayacak tipler var. Ama hepsi akıl sağlığı yerinde insanlar olarak karşımıza geliyorlar. Kendisi gibi giyinmeyen düşünmeyen insanlara tahammülsüzlük var. Kendisinden başkasının bu ülkede yaşamasına tahammülü olmayanlar var." ifadelerini kullandı.
"ANA MUHALEFETİN SESSİZ KALMASI ENDİŞE VERİCİ"
Bu tür insanların daha ağır yaptırımlarla cezalandırılması gerektiğini savunan Kadem Hukuk Komisyonu Üyesi Pınar Hacıbektaşoğlu, "Vesayetçi zihniyetin temsilcisi olmuş, bugün ana muhalefeti oluşturan kesimin sessiz kalması da endişe vericidir. Kin ve nefret duyguları üzerinden ayrıştırıcı bir harekette bulunup nefret söyleminin işlemektedir. Bu kişilere karşı cezaların hafif oluşu nedeniyle tutuksuz yargılamayla para cezası veya hükmün açıklanmasının geri bırakılması şeklinde uygulanıyor. Caydırıcı ceza verilmiyor. Bu tahammülsüzlük başka şeylere de evrilebilir. Hiç tanımadığı insanlara bu şekilde saldıran, başka bir saldırının meşrutiyetini sağlamaya yöneltiyor. Ben daha ağır yaptırımlarla cezalandırılmasını savunuyorum." şeklinde konuştu.
"MUHALEFETİN O ANLAYIŞI DEVAM EDİYOR"
Hacıbektaşoğlu açıklamalarına şu sözlerle devam etti;
"Batı toplumlarında bir insana temas bile çok ciddi cezalar veriliyor. Bu saldıran kişi sadece kendisinin cahilliği değil bu insan aynı zamanda geçmişin tek tipçi anlayışından besleniyor. Muhalefetin halen söyleminde olan o anlayış devam ediyor. Çünkü buna neden olanlar toplumun dini inanç değerleri, farklı fikirleri, taleplerini bırakın anlayışla karşılamayı yok sayan statükocu zihniyet toplumun bu kesimlerinde bilinç altındadır. Muhalefet 'biz hiç iktidar olmadık' diyor fakat vesayetçi zihniyet devletin önemli kurumların hep içindeydi. Oradan aldıkları şımarıklıkla başörtülüye karşı üstenci bakış içindeydiler"