İzmir'de 1964 yılında kurulan ve dünyadaki ilk gen bankalarından biri olan Ulusal Tohum Gen Bankası'nda tahıl, sebze ve yem bitkilerinin de bulunduğu 3 bin 300 tür ve 60 binden fazla tohum örneği gelecek nesiller için şifreli odalarda eksi 19 derecede saklanıyor. Dünyadaki sayılı tohum gen merkezlerinden biri olan Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğüne bağlı Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü bünyesinde bulunan Ulusal Tohum Gen Bankası, gelecek nesillerinin tohum ihtiyaçlarını İzmir'de saklıyor.
100 YIL DAYANABİLİYOR
60 binden fazla örneğin saklandığı merkezde 3 bin 300'den fazla tür bulunuyor. Bu türler arasında yabani ekonomik bitkiler, endemik türler, ıslah edilmiş çeşitlerin tohum örnekleri ile tahıl, sebze, yemeklik baklagiller, yem bitkileri, endüstri bitkileri, tıbbi bitkiler ve süs bitkileri gruplarından tüm tohumlar bulunuyor. Kendilerine gelen tohumların öncelikle canlılığına baktıklarını ifade eden ziraat mühendisi Lerzan Gül Aykas, "Muhafaza için yeterli olan tohumlar kurutma odasında bez torbalara konuluyor. İlk set tohumlar, eksi 18 derecede 100 yıl dayanabiliyor. Bunlar gelecek nesillerin tohum ihtiyacı için saklanıyor. İkinci set 0 derecede, araştırıcıların projelerinde kullanacakları materyali muhafaza ediyor. Türkiye'de araştırıcıların tohum ihtiyaçlarının yüzde 90'ı Gen Bankamız tarafından karşılanıyor. Son 5 yılda 10 binden fazla tohum örneğinin dağıtımını yaptık" dedi.
GELECEK KUŞAKLAR İÇİN
Son yıllarda çevresel tahripler, iklim değişikliği, yanlış arazi kullanım politikaları ve yeni yüksek verimli çeşitlerin piyasaya sürülmesi yüzünden genetik çeşitliliğinin ve bitki genetik kaynaklarının hızla azaldığını vurgulayan Aykas, şunları söyledi: "Bu kaynakların kaybolmadan saklanması önemlidir. Bu tohumlar, ülkemizin zenginliği, kaybolmadan korunmalı. Gelecek kuşaklar, besin ihtiyaçlarını bu tohumların yeniden üretimi ile karşılayacağından bu yapılan saklama çok önemli."
"ORGANİK TOHUM YOK ORGANİK ÜRETİM VAR"
Organik tohumun olmadığını, organik üretimin olduğunu da ifade eden Aykas, "Siz herhangi bir tohumu alıp bunu ilaç, kimyasal gübre kullanmadan üretirseniz ve üretim yaptığınız toprakta ilaç ve kimyasal gübre kalıntısı yoksa siz organik üretim yapmış olursunuz. Yerel çeşitleri genelde organik tohum olarak yanlış yorumluyorlar. Sağlıklı beslenme için tohumla iş çözülmüyor, gereksiz ilaç ve gübre kullanımının önlenmesi lazım. Ürünlerdeki ilaç ve gübre kalıntılarının yakından takip edilmesi gerek. Yerli firmaların tohumları kullanılmalı" dedi.

