Erbaş, "Embriyonik kök hücre hariç, kök hücre bağışlamak sevaptır. Hiçbir sakıncası yoktur. 150 bin personelimiz bulundukları mahallelerde, görev yaptıkları her yerde kök hücre bağışının sevap olduğunu anlatıyorlar" dedi. Öykü Arin'in annesi Eylem Yazıcı ise "Kök hücre bağışı bizim ülkemizde çok iyi bilinmediği için ve 'ilik nakli' adıyla konuşulduğu için insanlar günah olabileceğini düşünüyordu. Bize de bu yönde çok soru geliyordu. Hatta başkalarına tutup da vazgeçenler oldu. Diyanet İşleri Başkanımızın açıklaması bizi çok mutlu etti" ifadelerini kullandı.
İzmir'de ilik nakli bekleyen ve tedavi için Antalya'ya gelen lösemi hastası minik Öykü Arin ve ailesi, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın sürpriz ziyaretiyle sevindi.
Öykü Arin, annesi Eylem ve babası Çağdaş Yazıcı'yı kaldıkları evde ziyaret eden Erbaş'a, eşi Seher ve kızı Bihter Serra ile Antalya Müftüsü Osman Artan ve İl Sağlık Müdürü Ünal Hülür de eşlik etti.
Juvenil Miyelomonositik Lösemi (JMML) teşhisi konulan ve sağlığına kavuşması için tek çaresi ilik nakli olan Öykü Arin ile yakından ilgilenen ve oyuncak hediye eden Erbaş, aileden Türkiye ve yurt dışında başlatılan "Öykü Arin'e Umut Ol" kampanyası hakkında bilgi aldı.
Öykü Arin'e şifa dileyen Erbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, herkesin kardeş olduğunu ve mutlulukta da üzüntüde de bir arada olunması gerektiğini söyledi.
Mutlulukların paylaştıkça arttığını, üzüntülerin ise paylaştıkça azaldığını belirten Erbaş, şöyle konuştu:
"Biz Öykü Arin ve diğer şifa bekleyen hastalarımız için çaba gösteriyoruz. Buradan millete çağrıda bulunuyorum. Embriyonik kök hücre hariç, kök hücre bağışlamak sevaptır. Hiçbir sakıncası yoktur. 150 bin personelimiz bulundukları mahallelerde, görev yaptıkları her yerde kök hücre bağışının sevap olduğunu anlatıyorlar. İnşallah Öykü ve onun gibi binlerce kök hücre bağışı, organ bağışı bekleyen hastalarımız şifa bulurlar, sağlıklarına kavuşurlar. Biz elimizden gelen gayreti gösteriyoruz."
CUMA HUTBESİNDE DE ÇAĞRIDA BULUNULACAK
Bu hafta cuma hutbesinde de bu konuyu anlatabileceklerini kaydeden Erbaş, "Sadece yurt içi değil, yurt dışındaki camilerimizde de inşallah bunu anlatacağız. Almanya, Fransa, İngiltere, Hollanda ve Belçika gibi ülkelerde 2 bin camimiz var. Hutbemizi ayrıca internetten yayınlıyoruz. Yaklaşık 25 milyon kişi camiden bir o kadar kişi de televizyon ve internetten hutbemizi okuyor. İnşallah bu çağrı da etkisini gösterecektir." dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, milletin her derdinde yanında olması gerektiği inancı içerisinde olduğunu belirten Erbaş, "Bizim amacımız insanlarımıza hizmet etmek, yardımcı olmak. Hastaların şifa bulması için çalışmak. Doğumundan ölümüne kadar biz insanımızın hep yanındayız. Bu çizgide hareket etmeye gayret ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"ÇOK ÖNEMLİ BİR ÇAĞRI"
Anne Eylem Yazıcı ise Diyanet İşleri Başkanlığının kök hücre bağışı konusundaki çağrısını çok önemsediklerini belirtti.
Kök hücreye ilişkin insanların henüz tam bilinçlenmediğini anlatan Yazıcı, "Kök hücre bağışı bizim ülkemizde çok iyi bilinmediği için ve 'ilik nakli' adıyla konuşulduğu için insanlar günah olabileceğini düşünüyordu. Bize de bu yönde çok soru geliyordu. Hatta sonradan vazgeçenler oluyordu. Diyanet İşleri Başkanımızın açıklaması bizi çok mutlu etti. Çok önemli bir çağrı. Kendilerine çok teşekkür ediyorum. Bizi de ziyaret ederek hem kızımızı hem bizi mutlu ettiler." diye konuştu.
Yazıcı, kızına henüz donör bulunamadığını ve arayışın çok acil bir şekilde devam ettiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Elimizden geldiği kadar çok kişiye ulaşmak çok önemli. Bu anlamda cuma hutbesi de bizim için büyük önem arzediyor. Bunun da çok güzel dönüşlerinin olacağına inanıyoruz."