Beyin tümörü beyindeki hücrelerin anormal büyümesi olarak kabul edilip, iyi ve kötü huylu olarak da sınıflandırılıyor. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Eyüp Baykara, beyin tümörleri hakkında bilgi vererek korunmanın yollarını anlattı.
Dr. Baykara, "Tümörler normal dokuyu tahrip ederek, sıkıştırarak veya kafa içi basıncı artırarak beyni etkileyebilir. Belirtiler, tümörün türüne, boyutuna ve beyindeki konumuna bağlı olarak değişir. Baş ağrısı, dönmesi ve yürüme zorluğu beyin tümörünün habercisi olabilir, hafife almamak lazım" diye konuştu.
"YENİ TEDAVİ YÖNTEMLERİ YAŞAM KALİTESİNİ ARTTIRIR"
Tedavi yöntemlerinin tümörün tipine, boyutuna, ve konumuna göre değiştiğini söyleyen Dr. Eyüp Baykara, "Tedavi hedefleri iyileştirici olabilir veya semptomları hafifletmeye odaklanabilir. 120 tip beyin tümörünün çoğu başarıyla tedavi edilebilir. Yeni tedaviler birçok insan için yaşam süresi ve yaşam kalitesini arttırır.
Birincil beyin tümörü, beyinde başlayan ve genellikle vücudun diğer kısımlarına yayılmayan, beyindeki hücrelerin anormal bir şekilde çoğalmasıdır. Birincil beyin tümörleri iyi huylu veya kötü huylu olabilir. İyi huylu bir beyin tümörünün yavaş büyür" ifadelerini kullandı.
"İYİ HUYLU TÜMÖR DE OLSA BEYİNDEKİ YERİ ÖNEMLİ"
Kötü huylu tümörün hızlı büyüdüğünü aktaran Dr. Baykara, "Hücreleri kötü huylu olmasa da, iyi huylu tümörler beyinde kritik bir bölgeye yerleşmişse hayati tehlike yaratabilir. Kötü huylu bir beyin tümörü hızla büyür, düzensiz sınırları vardır ve yakındaki beyin bölgelerine yayılır. Sıklıkla beyin kanseri olarak adlandırılsalar da, kötü huylu beyin tümörleri, kanser tanımına uymaz çünkü beyin ve omurganın dışındaki organlara yayılmazlar. İkincil beyin tümörleri (metastatik) vücudun herhangi bir yerinde oluşan kanserin beyne yayılmasıdır. Beyine yayılan en yaygın kanserler akciğer ve memedir" diye konuştu.
Beyin tümörlerinin belirtilerini anlatan Dr. Baykara, "Tümörün belirtileri, özellikle sabahları şiddetli olan baş ağrıları, nöbetler, baş dönmesi, yürüme zorluğu, konuşma problemleri, görme problemleri, anormal göz hareketleri, vücudun bir tarafında zayıflık, uyuşukluk, bulantı ve kusmadır" dedi.
"TEDAVİ YÖNTEMİ TÜMÖRÜN YERLEŞİM YERİNE VE BOYUTUNA GÖRE BELİRLENİR"
Tümörün tedavi yöntemine yönelik bilgi veren Dr. Baykara, "Büyük boyutlara ulaşmış, nispeten riskli beyin bölgelerine yakın olan ve büyüdüğü anda hassas bölgelere baskı yapma ihtimali yüksek olan tümörler ameliyatla çıkarılmalıdır. Ameliyat mikro cerrahi tekniğiyle yapılır. Bu ameliyatlarda nöronavigasyon, nöromonitörizasyon kullanılarak nörolojik defisit yani sinir hasarı ve felç gibi gelişebilecek durumları en aza indirmek için teknolojik cihazlardan faydalanılır. Son yıllarda hassas beyin bölgelerinde yerleşmiş tümörler için uygulanan diğer bir teknikte uyanık beyin tümörü ameliyatıdır.
Bu teknikte sadece ciltte kesi yerine lokal anestezi yapılır hasta tüm işlemler sırasında uyanıktır. Hassas beyin bölgesine gelindiği sırada hasta uyanık olduğu için nörolojik muayene yapılarak nörolojik defisit gelişme ihtimali minimuma indirilir. Eğer tümör iyi huylu ise ve tamamen çıkarıldıysa ek bir tedaviye gerek kalmaz. Tümör kötü huyluysa tam olarak çıkarılmış olsa bile genellikle kemoterapi veya radyoterapi gibi ek tedavilere ihtiyaç duyulur" diye konuştu.