1998'de vefat eden işadamı Galip Reşat Karakaya'nın kızı olduğunu iddia eden Müjgan Sayın, babalık davası açtı. Kimliğinde yazan Salih Sayın'ın babası olmadığını DNA testiyle kanıtlayan talihsiz kadın, dava sürerken öldü. Şimdi çocukları "O işadamı bizim dedemiz" diyerek aynı davayı devam ettiriyor. Müjgan Sayın'ın kızı Ayşenur Kürekçi, milyonluk miras davasının hikayesini Yeni Asır'a anlattı.
TESADÜFEN ÖĞRENDİ
İddiaya göre, 1953'te doğduktan sonra 1954'te Refika Sayın- Salih Sayın çiftinin nüfusuna kaydedilen Müjgan Sayın'dan evlatlık olduğu gizlendi. Sayın vefat etmeden 2,5 yıl öncesine kadar Refika-Salih Sayın'ı anne babası, Perihan ve Mehmet Sayın'ı ise kardeşleri olarak bildi. Sayın bir gün hastaneye gittiğinde, kendisini tanıyanların "Galip Reşat Karakaya'ya ne kadar da benziyor" şeklindeki ifadelerini duyunca içine bir şüphe düştü. Kızı Ayşenur Kürekçi ile birlikte nüfus müdürlüğüne giden Sayın'ın şüpheleri, nüfus kaydını çıkarttıran müvekkilin nüfustaki anne, baba ve kardeşlerinin nüfusa tescil tarihinin 21.05.1951 olması, kendisinin ise 10.03.1954 tarihi olması nedeni ile bir kat daha arttı. Galip Reşat Karakaya'nın kendi evlerine sık sık gelip gittiğini ve aslında hiç evlenmediğini ortaya çıkaran Sayın, kendisinin evlilik dışı dünyaya geldikten sonra Salih-Refika Sayın'ın yanına verildiğini öğrendi.
GERÇEK ANNESİ ÖLMÜŞ
Sayın'ın kızı Ayşenur Küçüker, "Annemin gerçek annesi Şaziye Sarsılmaz 30 yaşındayken vefat etmiş. Anem, öz babası olduğunu öğrendiği Galip Reşat'ın 1998 yılında Bodrum'da vefat ettiğini ve Münci, Aysel ve Teksen isimli 3 çocuğunun olduğunu öğrendi. Müvekkil, gerçek ailesini yeni öğrendiğinden dolayı soybağının doğru tesis edilmesi ve nüfus kaydının düzeltilmesi için dava açtık. Annem kendi eşinden de ayrıldığı ve soyadı da iptal olduğu için sadece şu an adı var. Mezarda yatan annemin soyadı ve soybağı yok" diye konuştu.
'PEŞİNİ BIRAKMAYIZ'
Annesinin gerçek babasının Galip Reşat Karakaya olduğunun tespiti için erkek kardeşi ile birlikte hukuk mücadelesini sürdürdüklerini belirten Kürekçi, "Yıllardır davalara devam ediyoruz. Belki benim de rahatsızlığım nedeniyle sonucu görmeye ömrüm yetmez. Ama oğluma vasiyet ettim, benim ömrüm yetmezse oğlum bu davaya devam edecek. Öyle ya da böyle, şu an mezarı başında soyadı bile belli olmayan annemin gerçek babasının kim olduğunu öğreneceğiz" dedi.
FATİH ŞENDİL
