Dünyanın ve Türkiye'nin mücadele ettiği korona virüs salgınında aşının önemi her geçen gün artıyor. Araştırmalar aşı olanların hastalığa yakalansa bile daha hafif atlattığını ortaya koyuyor. Ancak aşı korkusu ve sosyal medyadaki yanlış bilgiler nedeniyle bazı kişiler aşı olmaktan kaçınıyor.
YÜZDE 88'İ AŞISIZ
Türkiye genelinde tüm illerde birinci aşı oranı yüzde 75'i geçse de salgın tüm hızıyla devam ediyor. Manisa'daki hastanelerde yoğun bakım ve korona virüs servislerinde yatarak tedavi gören hastaların yüzde 88'i aşı yaptırmayan ya da eksik aşılı hastalardan oluşuyor. Yetkililer iki Sinovac aşısının ardından üçüncü aşının da gerekli olduğunu ve hastanelerde ikinci ve üçüncü aşısını yaptırmayan kişi sayısının da arttığını belirtiyor. Hastanede yaşam savaşı veren hastalar aşı olmamanın da pişmanlığını yaşıyor. Yeni Asır da hastaların yaşadıklarına yakından tanıklık etti, yoğun bakım servisine girip hastalarla konuştu.
'BİRAZ DA GENÇLİĞİME GÜVENDİM'
Güvenlik görevlisi olarak çalışan 39 yaşındaki İbrahim Yaşacan da bu kişilerden biri. O aşı olmayı erteledi, gençliğine güvendi. Ancak yakalandığı korona virüs hastalığı nedeniyle Manisa Merkez Efendi Devlet Hastanesi'nin yoğun bakımında hayatta kalmak için mücadele ediyor. Yoğun bakımdaki odasında yaşadıklarını anlatan İbrahim Yaşacan, toplum sağlığı için herkesin aşı olmasını öneriyor. Yaşacan, "3 günden beri yoğun bakımdayım. Şu an eskiye nazaran biraz daha iyiyim, solunumum iyileşti. Boğacak şekilde bir öksürük vardı, halsizlik ve eklem ağrıları çok vardı. Aşı olmak istiyordum da ya fırsat diyelim, imkan olmadı, olamadım işte. Keşke olsaydım. Erteledim, biraz da sağlığımıza güvendik, gençliğimize güvendik o yüzden" dedi.
'TOPLUMSAL BİR GEREKLİLİK'
Manisa Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doktor Yeliz Özen, "Biz Manisa Şehir Hastanesi'ndeki hastaları değerlendirdiğimizde yoğun bakımdaki ve servisteki hastalarımızın yüzde 80'inin aşısız veya eksik aşılı olduğunu tespit ettik. Şu anda hastanemizde kurulan aşı çadırlarında tüm halkımıza randevusuz olarak aşı yapılıyor. Ben halkımıza aşı olmanın bireysel bir karar olmadığını, toplumsal bir gereklilik olduğunu hatırlatıyorum ve herkesi aşı olmaya davet ediyorum" diye konuştu.
AŞISIZLARLA GÖRÜŞMEME KARARI ALDI
KOVİD-19 nedeniyle 3 ay yoğun bakımda kaldıktan sonra tedavisi 5 ayda tamamlanan Selim Yılmaz (48), hastalığı yenmeyi başardı. İzmir'deki Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki hekim ve hemşirelerin desteğiyle yaşama tutunduğunu anlatan Yılmaz, "Uzun süre ağızdan beslenemedim. Fizyoterapi desteği alarak yeniden yürümeye başladım. Sağlık gittikten sonra insan değerinin farkına varıyor. Milletteki inatlaşmayı anlayamıyorum. Herkes aşısını olsun. Bundan sonra aşı olmayanlar ile görüşmeyeceğim" dedi.
ARKADAŞINI KAYBEDİNCE ANLADI
47 yaşındaki Hasan Arpacı da sosyal medyadan duyduğu yanlış bilgiler nedeniyle aşı olmadı. Korona virüse yakalanan ve kendisi gibi aşı olmayan en yakın arkadaşını hastaneye götürürken delta varyantına yakalandı. Arkadaşı hayatını kaybetti, o ise günlerdir Manisa Şehir Hastanesi'ndeki korona virüs servisinde yaşam mücadelesi veriyor. Ölüm ile yaşam arasındaki ince çizgide olan Arpacı, virüse yakalandıktan sonra aşının önemini daha iyi anladığını söylüyor. Akciğerlerinde zatürre gelişen Hasan Arpacı, yaşadıklarını anlatırken önemli mesajlar verdi. Arpacı, "Aşıya güvenemedim. Ama ne zamanki başınıza geliyor, hastaneye düşüyorsunuz o zaman anlıyorsunuz. Ben de bunu en yakın arkadaşımı delta varyantı nedeniyle 8 günde kaybettiğimde anladım" dedi.
AŞI OLMAYAN KOROYA ALINMAYACAK
KARŞIYAKA Sanat Derneği Türk Sanat Müziği Korosu yeni dönem çalışmalarına 6 Eylül Pazartesi günü start verecek. Yönetim kurulunun aldığı karara göre, aşısız solist, korist ve saz sanatçıları çalışmalara alınmayacak. Derneğin merkezinin yer aldığı Bostanlı Gode Cengiz Tesisleri'nde 6 Eylül Pazartesi günü saat 19.00'da çalışmalarına kaldığı yerden devam edeceklerini belirten koro şefi Erol Gönüldaş, "Aldığımız karar gereği aşı olmayanlar koromuzda yer almayacak" dedi.
NERMİN UÇTU