Regaip Kandili üç ayların başlangıcıdır. Regaip Kandili doğrudan Kur'an-ı Kerim kaynaklı olmasa da dinî kültürde zamanla büyük kutlamalarla kutlanmaya başlanmış ve kendisine burada önemli bir yer edinmiştir. Hicri takvime göre Recep ayındaki ilk perşembeyi cumaya bağlayan gecede idrak edilir. İlk perşembe gecesi Regaib Kandili ile Recep ayı başlar. Regaib Kandili'nde yapılan duaların Allah katından geri çevrilmeyeceği söylendiği bu tarih her yıl olduğu gibi bu yıl da ibadetler, dualar ve çeşitli etkinliklerle geçer.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın duyurduğu dini günler takviminde yer alan bilgilere göre; Müslümanlar için önemli bir gün olan mübarek Regaip Kandili, bugün idrak ediliyor.
REGAİB NE DEMEK?
Regaib Kandili, Regâib, arapça bir kelimedir ve "reğa-be" kökünden gelmektedir. "Reğa-be", kelime olarak, herhangi bir şeyi istemek, arzulamak, ona karşı meyletmek ve onu elde etmek için çaba sarf etmek demektir. "Reğîb" kelimesi ise, "reğabe"'den türemiş olan bir isimdir ve kendisine rağbet edilen, arzulanan, taleb edilen şey demektir. Müennesi, "reğîbe"dir. "Reğîbe"nin çoğulu da "reğâib" dir. Kelime olarak "Regâib"in aslı budur.
REGAİP KANDİLİ'NDE YAPILACAK İBADETLER NELERDİR?
Regaip Kandili'nin anlamı ve öneminin ne olduğu araştırılıyor. Regaip Kandili'nde ne olmuştur? Mübarek ayların habercisi olan Regaip Kandili 7 Mart'ı 8 Mart'a bağlayan gece idrak ediliyor. Tüm İslam alemi kandil heyecanını yaşıyor. Müslümanlar bu mübarek gecenin bereketinden nasiplerini almak için ibadet etmeye daha fazla özen gösteriyorlar. Regaip Kandili, mübarek ayların habercisidir. Receb'in ilk cuma gecesine Regaib gecesi denir. Bu geceye Regaib gecesi ismini melekler vermişlerdir. Her Cuma gecesi kıymetlidir. Bu iki kıymetli gece bir araya gelince, daha kıymetli oluyor. Allahü teala, bu gecede, müminlere, ragibetler yapar.
Recep ayının ilk Cuma gecesine denk gelen Regaip Kandilinin öncesinde yani Perşembe günü Allah dostları oruç tutulmasını tavsiye etmişlerdir.
ÜÇ AYLARDA YAPILACAK İBADETLER
Bu günlerde nefisler hesaba çekilmeli, ana sermayemiz olan ömrümüzün nerede ve nasıl tüketildiği gözden geçirilmeli, amel defterimize neler yazıldığı, Mahşer günü kurulacak büyük divanın tek Hâkimi Yüce Allah'ın (cc) hakkımızda nasıl bir hüküm vereceği düşünülmelidir.
Bu aylar dua ve tövbelerimizin kabul edilme ümidini daha fazla hissedeceğimiz aylardır.
Kur'an-ı Kerim okunmalı, okuyanlar dinlenmeli, uygun mekânlarda Kur'an ziyafetleri verilmeli, Kelamullah'a olan sevgi, saygı ve bağlılık duyguları yenilenmeli, kuvvetlendirilmeli.
Peygamber Efendimize (SAV) salât ve selâmlar getirilmeli, O'nun şefaatini ümit edip, ümmetinden olma şuuru tazelenmeli.
Tefekkürde bulunulmalı, "Ben kimim, nereden geldim, nereye gidiyorum, Allah'ın benden istekleri nelerdir" gibi konular başta olmak üzere hayatî meselelerde derin düşüncelere girmeli.
Sahabe, ulema ve evliya türbeleri ziyaret edilmeli, manevî iklimlerinde vesilelikleriyle Hakk'a niyazda bulunulmalı.
Küs ve dargın olanlar barıştırılmalı, gönüller alınmalı, kederli yüzler güldürülmeli.
Günahlara samimi olarak tövbe ve istiğfar edilmeli, idrak edilen geceyi son fırsat bilerek nedamette bulunulmalı.
Üzerimizde hakları olanlar aranıp sorulmalı, vefa ve kadirşinaslık ahlâkı yerine getirilmeli.
Yoksul, kimsesiz, öksüz, yetim, hasta, sakat, yaşlı olanlar ziyaret edilip, sevgi, şefkat, hürmet, hediye ve sadakalarla mutlu edilmeli.