Narin Güran cinayetiyle ilgili soruşturma sürüyor. Adli Tıp Kurumu, Narin Güran'ın "ağız burun kapanması ve boyuna bası sonucu oksijensiz bırakılmasına bağlı" olarak öldüğünü belirledi.
Adli Tıp 1. İhtisas Kurulu, 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'ndeki dere yatağında cansız bedeni bulunan Narin Güran'a ilişkin adli belgeler ile otopsi raporu değerlendirilerek hazırladığı raporu Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi.
Raporda, "mevcut verilerle Narin Güran'ın cinsel saldırıya maruz kalıp kalmadığı hususunda tıbben değerlendirme yapılamadığı", kız çocuğunun ölümünün kaybolduğu tarih olan 21 Ağustos'ta meydana geldiği belirtildi.
Sol diz altından bacağın kopmasına neden olan travmanın, ölüm sonrası hayvanlar tarafından oluşturulmuş nitelikte olduğu aktarılan raporda, "Çocuğun ölümünün ağız burun kapanması ve boyuna bası sonucu oksijensiz bırakılmasına bağlı meydana gelmiş olduğu, oy birliği ile mütalaa edilmiştir." ifadesine yer verildi.
BAKANLIKTAN YENİ RAPOR: KÖYDEKİ ÇOCUKLAR KORKUNÇ CİNAYET SONRASI...
Diyarbakır'da cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran'ın yaşadığı Tavşantepe Mahallesi'ndeki çocukların durumlarına ilişkin psikososyal destek ekibince hazırlanan ön rapor tamamlandı.
Raporda, "çocukların yaşanan durumla ilgili konuşmadıkları, bu durumu bastırmış ya da anlamlandıramamış olabilecekleri veya aileleri tarafından çok sıkı bir şekilde telkinde bulunulduğu" değerlendirmesi yer alırken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın çocukların psikolojik iyilik hallerine yönelik kapsamlı bir ekip oluşturularak, köyde görevlendirilmesi talimatı verdiği öğrenildi.
Diyarbakır'da cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran'ın kaybolduğu ihbarının hemen ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ekipleri Tavşantepe Mahallesi'ne giderek, psikososyal destek çalışmalarına başladı. Narin'in kaybolmasından cesedinin bulunması, sonrasında ise okulların açılması sürecinde çalışmalarını sürdüren Bakanlığa bağlı sosyal çalışmacılar, psikologlar ve psikolojik danışmanlar, 7-13 yaş arası 50'ye yakın çocuğa destek veriyor.
Güvenli alan çalışmalarından stres, kaygı ve korku anlarında yapılması gerekenlere, gelecek hayallerinden umutlarına kadar birçok konu üzerinde çocuklarla yapılan oturumlara ilişkin psikososyal destek ekibi tarafından hazırlanan ön rapor tamamlanarak Bakanlığa gönderildi. Saha ekiplerinin Tavşantepe Mahallesi'ndeki çocukların durumlarına ilişkin hazırladığı ön raporda, "çocukların yaşanan durumla ilgili konuşmadıkları, bu durumu bastırmış veya anlamlandıramamış olabilecekleri" değerlendirmesi yer aldı.
TAVŞANTEPE ÖZEL EKİBİ
Bununla birlikte çocuklara "aileleri tarafından çok sıkı bir şekilde konunun konuşulmaması telkininde bulunulduğu ihtimalinin" de ifade edildiği raporda, yaşanan süreçte köyde çok sayıda jandarma ve arama kurtarma ekibinin bulunmasının çocukların günlük yaşam rutinlerini etkilediği ve çocukların bu duruma gerek psikolojik gerek sosyal uyum sağlamakta zorlandıkları değerlendirmesinde bulunuldu.
Bakan Mahinur Özdemir Göktaş'ın gelen ilk raporun ardından çocukların durumlarının daha derinlemesine incelenmesine yönelik talimat verdiği öğrenildi. Bu kapsamda Bakanlıkta Tavşantepe Mahallesi'ndeki çocukların psikolojik iyilik hallerinin arttırılması ve günlük yaşam rutinlerinin tekrar eski düzene girmesine yönelik daha kapsamlı bir ekibin oluşturulduğu öğrenildi.
Afet ve Acil Durumlarda Psikososyal Destek Daire Başkanlığı bünyesinde oluşturulacak Tavşantepe özel ekibi ile yakın zamanda köydeki çocuklarda yas ve travmalara yönelik çalışma yapılmasının planlandığı belirtildi. Daha kapsamlı çalışmaların soruşturmanın tamamlanmasının hemen ardından başlayacağı kaydedildi.