Pandemi depremi unutturmasın
Korona virüs, karantina derken deprem gerçeğinden uzaklaşmıştık ki, o kendini hatırlattı.
Bingöl Karlıova'da meydana gelen 5.7 şiddetindeki depremde maalesef bir vatandaşımız hayatını kaybetti...
Ondan önce de Malatya Pötürge ve İzmir Menderes'teki depremler yüreğimizi ağzımıza getirdi. Halbuki ülkemizin deprem kuşağında yer aldığını bilmemize; insanı depremin değil tedbirsizliğin öldüreceğini defalarca duymuş olmamıza rağmen... Hatta İstanbul ve İzmir gibi büyük şehirlerde büyük depremler beklerken.
Tedbirlerimizin eksikliğinden ya da geçmişte yaşanan travmaların etkisinden midir bilemeyiz, deprem gerçeği hepimizi ürkütüyor. Hele de evlere kapandığımız, yeni normale alışmaya çalıştığımız bugünlerde... Bizlerin depreme tepkisinin çocukların duyguları üzerinde etkili olacağını söylemeye çok da gerek yok sanırım.
TRAVMA SEBEBİ OLABİLİR
Deprem tüm yaş grupları için korku nedeni olsa da çocuklar için olanlara anlam verememek daha da büyük travmalara sebep olabilir. Elbette en çok korkutan, en bilinmeyen olacaktır.
Bu yüzden öncelikle depremin nasıl bir doğa olayı olduğunu yaşına uygun videolarla açıklamak, size sorular sormasını sağlamak önemli bir ilk adım olacaktır görüşündeyim. Ardından buzdolabı, kütüphane vb. büyük eşyaları sabitlediğinizi göstermek ve bunu niçin yaptığınızı açıklamak, bunu da paniklemeden anlatmak onu büyük ölçüde rahatlatacaktır.
Ailece oluşturulacak acil durum planı da belirsizlikleri giderecektir. Deprem çantasını birlikte hazırlamak, onun sevebileceği birkaç gıdayı da çantaya eklemek deprem öncesi alınacak önlemleri korkudan uzak, hatta keyifli hale bile getirebilir.
DEPREM VE SONRASI
Çocukların elbette bina içinde depreme yakalandığında, dizlerinin üstüne çöküp, başını ve boynunu koruyacak şekilde kapanmasını ve sağlam bir yere tutunmasını da öğrenmesi gerekir.
Hatta deprem sırasında yapacaklarını adeta refleks haline getirebilmeliyiz.
Tabi, kaygıyı arttırmadan... Deprem sonrasında ise, binadan ayrılırken asansör kullanmaması gerektiğini, hangi toplanma alanlarına gidileceğini mutlaka öğretmeliyiz. Bunların hepsini doğal bir dille anlatırken, deprem sırasında korkmasının normal olduğunu ancak soğukkanlılığını koruması gerektiğini de vurgulamalıyız.
GÜVENDE HİSSETMEK
Travmatik sonuçları olmaması için afet sonrası görüntüleri asla çocuklarla paylaşmamalıyız. Afetlere hazır bir toplum oluşturmak ve bu afetlerden en az zararla kurtulabilmek için çocuklarımızın bilinçlendirilmesi büyük önem taşımakta.Verilen eğitimlerin basit bir dille, anlayabilecekleri üslupta yapılması amaca ulaşmada gözardı edilmemesi gereken unsurlar.
Çocuklarımızla depremi konuşmak, birlikte önlemleri almak kendini güvende hissetmesini sağlayarak onu bugün için korkularından kurtaracak, deprem sırasında ise belki de hayatını.
Unutmayalım çocuklar onlara ne anlattığımızdan daha çok nasıl anlattığımızdan etkilenirler. Bizlerin kaygıdan uzak hatta oyunlarla doğal bir şekilde anlattığımız deprem olgusu hiç kuşkusuz hayatlar kurtaracak.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.