Güçlü bağlar için tatil fırsatını kaçırmayalım
Bayram ile başlayan yaz tatilinin ilk günlerini atlattık bile. Birçok ebeveyni ise geri kalan günleri değerlendirme endişesi sardı. Aktiviteler, faaliyetler arama derdine düşüldü.
Halbuki tatili değerlendirmek, sadece fırsatları yakalamakla bile mümkün.
Bunlar öyle fırsatlar ki, hem bizlere hem çocuklara kaliteli zaman geçirtecek; aradaki bağı kuvvetlendirecek, hem de fazladan para ve emek harcamak gerekmeyecek. Üstelik çok da keyifli olacak.
Tatil öncelikle, değişen büyüyen çocuklarımızla tekrar buluşma fırsatı.
Sınava hazırlık, modern hayatın zorunluymuş gibi gösterdiği kurslara koşturma sürecini hazır geride bırakmışken, yaz aylarında çocuğumuzla konuşma, sohbet ve sonucunda da onları tekrar tanıma imkanı bulabiliriz. İyi değerlendirmek ve kaçırmamak lazım. Her sohbette fark etmediğimiz yönlerini gördükçe, hele de onlardan öğrenebileceklerimizi keşfettikçe önce onlarla gurur duyacağız, ardından kurulan bağın büyük hazzını yaşayacağız.
ÖNEMSEMEK VE DİNLEMEK
Üstelik sen önemlisin, benim biriciğimsin mesajını da vermiş olacağız. Ama biz yine de mesajla yetinmeyip, sırtlarını sıvazlayıp sen benim için önemlisin cümlesini de dile getirelim. Kurduğumuz bağlar, onun hayatta kendiyle ve başkalarıyla kuracağı bağların temellerini de oluşturacak çünkü. Günümüzde daha çok bağlantı kuran gençlik, bağ kurmanın da önemini bizler sayesinde hatırlayacak. Gerçek bağ kurmak ise, önce önemsemek sonra dinlemek ve saygı göstermek ile mümkün. Bir diğer fırsat, hazır bol zaman varken hayatın içinde daha çok olmalarını sağlamak.
Yani, anne babalarının işleri hakkında daha çok bilgi sahibi olup, değişik iş kolları hakkında da fikir edinebilecekleri bir dönem olarak değerlendirilebilir yaz tatili. Evde daha çok sorumluluk paylaşılabilir. Birlikte pazara gidip alışveriş yapmak bile, el bebek gül bebek büyüttüğümüz çocuklarımız için farklı bir deneyim olacaktır. Sadece sorumluluklar paylaşılmasın elbette. Güzel anlar oluşturup anılar biriktirmek için de fırsat. Yaşadığı şehri, memleketi tanıma gezileri yapılsın mesela. Yemekler pişirilip, sofralar hazırlansın, eş-dost akrabalar davet edilsin. Her aşamada çocuğunuz da olsun ama mutlaka.
Birlikte kitaplar okunsun, sonra o kitaplar hakkında konuşulsun, tartışılsın.
Film listesi de hazırlamalı beraberce.
Dünya meseleleri konuşulsun.
Ne kadarına hakim, neler eksik kalmış? Gazze için neler yapabiliriz mutlaka gündemde olsun... Büyükler ziyaret edilmeli. Hayır dualarını almanın hazzını yaşatmalı.
YENİ BECERİLER KAZANMALI
Tüm bunların yanı sıra dileyen öğrenciler Milli Eğitim Bakanlığı'nın Destekleme ve Yetiştirme Kurslarına gidebilir, zanaat atölyelerinde yeni beceriler de kazanabilir. Milli Eğitim Bakanımız Sayın Yusuf Tekin'in de vurguladığı gibi: "Çocuklarımızın gelecek planlamasında en az okullar ve öğretmenler kadar aile ve ebeveynin de katkısı olduğunu unutmayalım. Yaz tatilinde çocuklarımızın gelişimine katkı sağlayacak etkinliklerle evlatlarımızı destekleyelim." Hayatın koşuşturması içinde ertelediğimiz, büyük değerleri olan bu davranış kalıplarını yerleştirmek ve bağları güçlendirmek için yaz tatilleri en uygun zamanlar. En çok ihtiyacımız olan, öze dönmemizin de yollarından. Kendine ve özüne dönen, önce kendine yabancılaşmaktan kurtulacak. Köklerinden güç alarak, kendini tanıyan evlatlarımız, başkalarını da tanımanın tanıdıkça sevmenin yani gönülden gönüle köprüler kurmanın yollarını da bulacaklar.
Her şey bizim onlarla kurduğumuz bağ ile başlayacak... Öyleyse bu tatil büyük fırsat, kaçırmayalım.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.