Piyasalardaki düşüş
Kayıplarını telafi etse de 65000'i aşamayan endeks için 65500 puan seviyesindeki direncin güçlü olduğunu söylemek mümkün. Bununla birlikte 65000 puan ve üzerinde kısa vadede satış baskılarının artabileceğini ancak 64500 üzerinde gerçekleşen haftalık kapanışın yükseliş yönündeki isteğini bu hafta da görebiliriz.
FAİZ: Bono piyasasında gösterge tahvilin bileşik faizi ABD verilerinin ardından yüzde 10.60 seviyesinin altına gerileyerek 10.59'u gördü. Geçtiğimiz cumayı yüzde 10.65'den tamamladı. 10 yıl vadeli tahvil faizleri de yüzde 10.23'den yüzde 9.98'e gerileyerek tekrar tek haneli rakamlara geri döndü. ABD 10 yıl vadeli tahvil faizleri verinin ardından yüzde 2.63'e kadar geriledi.
ABD verisi sonrası döviz tarafına girişler olduğu gibi faiz tarafında da alımlar söz konusu. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın agresif faiz artırım kararı zaten piyasada öngörülebilirliği iyice arttırdı ve gelişmekte olan piyasalar arasında Türkiye'nin tercih edilmesine neden oluyor. Bu da yavaş yavaş girişlere yol açıyor.
DÖVİZ: Dolar/TL beklentilerin altında gelen ABD tarım dışı istihdam verisinin ardından 2.19 seviyesinin altına kadar geriledi. Veri öncesi 2.2210 seviyesinden işlem gören Dolar/TL, ilk etapta dalgalandıktan sonra gelişmekte olan piyasalara artan girişlerle 2.1890 seviyesine,euro ise 2.9797'ye kadar düşüş kaydetti. Kur günü 2.2065'den kapadı.
Yurtdışından gelecek verilere odaklanan piyasada, yurtdışından kaynaklanan dolarizasyon riski oluşmadıkça yukarı yönlü güçlü bir hareket beklenmiyor. Yurtiçinde de olağandışı bir siyasi gelişme yaşanmaması durumunda dolar/TL 'nin 2.15'e kadar gerileyebileceğini, aksi durumlarda 2.20-2.25 seviyelerinin tekrar görülebileceğini söyleyebilirim.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.