BRICS hamlesinin ABD ve Rusya yankıları
Dünya siyaseti, Türkiye'nin BRICS üyeliğini konuşuyor.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Türkiye BRICS ve Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) dahil olmak üzere Doğu ile bağlarını derinleştirmekten vazgeçmeyecek" açıklaması, Amerika ve Rusya'da etkili rüzgarlar estiriyor. Başkan Erdoğan, Türkiye'nin BRICS üyeliğine ilişkin New York'ta da konuştu.
Erdoğan, "Eksen kayması" tartışmalarının yersiz olduğunu, Türkiye'nin ekonomi, üretim ve teknoloji alanlarında oluşan yeni "güç merkezlerine" uyum sağladığını belirtti. "Ülkemizin Şanghay İşbirliği Örgütü'nden BRICS'e kadar hepsiyle diyalog zeminini genişletme iradesinin arkasında yatan yaklaşım budur," dedi. Türkiye olarak yüzümüz Batı'ya dönüktür. Bu, Doğu'ya sırtımızı döneceğimiz, ilişkilerimizi geliştirmeyeceğimiz anlamına gelmez" şeklinde konuştu.
RUSYA RÜZGARLARI
Bilindiği gibi, Cumhurbaşkanımız Erdoğan, dönem başkanı Rusya'nın ev sahipliğindeki 22-24 Ekim'de Rusya Federasyonu'na bağlı Tataristan Cumhuriyeti'nin başkenti Kazan'da yapılacak BRICS Zirvesi'ne katılacak. Erdoğan, Rusya lideri Putin ve Çin lideri Şi Cinping ile baş başa görüşecek. Diplomatik kulislerde, Cumhurbaşkanımız Erdoğan ile Suriye lideri Esad arasında yıllar sonra yapılması beklenen ilk görüşmenin Rusya'daki Kazan BRICS Zirvesi'nde gerçekleşebileceği konuşuluyor.
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov'a Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya'daki BRICS Zirvesi'nde Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la görüşebileceğine dair bir soru yöneltildi.
Peskov, "Şimdilik zirve programının detayları ve ikili görüşmeler hakkında konuşmamayı tercih ediyoruz. Kazan'da çok büyük bir uluslararası etkinlik olacak," diyerek cevapladı.
ESAD MESAJI
BM toplantısı için New York'a hareket ederken, Başkan Erdoğan, Esad'la görüşmesi konusunda şöyle konuştu: Suriye'deki gerilimin artık sona ermesi gerektiğini, oradaki istikrarsızlığın başta terör örgütleri olmak üzere tabii İsrail'in bir devlet terörü estirdiğini çok açık, net ortaya koyacağız. Bu artık sıradan bir basit terör değil, devlet terörü.
Bunu bugüne kadar çok kez tekrar ettik, söyledik. Ama bazıları hala, özellikle Batılı ülkeler, bunu anlamamakta ısrar ediyor.
Biz de söylemekte ısrar edeceğiz ve bunu özellikle de Birleşmiş Milletler'deki konuşmamda ifade edeceğim. Bu gerginliğin sona ermesi, Suriye topraklarının tamamında huzur ve istikrarın sağlanması için Türkiye ve Suriye'nin birlikte atabileceği adımlar... Şam yönetimi ve muhaliflerin bir süredir Suriye'de çatışmasızlığı sağladığını görüyoruz.
Bu durum, kalıcı çözüm için etkin bir kapı aralamak adına elverişli bir ortam sağlıyor. Suriye dışında milyonlarca insan vatanlarına dönmek için bekliyor.
Biz bu konuda çağrımızı yaptık ve Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi için Beşar Esad ile görüşme irademizi de ortaya koyduk. Biz şimdi karşı taraftan cevap bekliyoruz. Biz buna hazırız. Halkı Müslüman iki ülke olarak artık bu birlikteliği, bu beraberliği bir an önce gerçekleştirelim istiyoruz. İki ülke ilişkilerinde yeni bir dönemin böylesi bir görüşme neticesinde inşallah başlayacağına inanıyorum.
ABD RÜZGARLARI
Tarih: 17 Eylül 2024. 12 gün önce, ABD'nin Dışişleri Bakan Yardımcısı (eski Ankara Büyükelçisi) John Bass, Ankara'ya geldi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştü. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre Hakan Fidan ile Bass'ın, Türkiye'nin BRICS'e katılımı ve Suriye ile olası normalleşme süreci dahil ikili ilişkilerin seyri ve bölgesel gelişmeler konusunda Ankara'da önemli görüşmeler yaptığı öğrenildi.
Ankara'da gerçekleştirilen görüşmeler, içeriği açısından olduğu kadar zamanlaması nedeniyle de önemli. Bu açıdan en önemli iki gelişme, Suriye ve Türkiye'nin liderliğini Çin ve Rusya'nın yaptığı BRICS'e katılım konusu oldu. Türkiye'nin BRICS üyeliği detayları... Başkan Erdoğan'la beraber New York'a gitmeden önce, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan katıldığı bir canlı yayında, "Türkiye Avrupa Birliği'ne (AB) tam üye olarak kabul edilseydi BRICS arayışında olmazdı," ifadelerini kullandı.
Fidan, Türkiye'nin BRICS'e katılma teklifi sorulduğunda, "Avrupa Birliği ile bizim ekonomik entegrasyonumuz üyelikle taçlansaydı, şimdi Gümrük Birliği düzeyinde ama onun da üstüne üyelik ile taçlansaydı, belki biz birçok konuda bu türden bir arayış içerisinde olmayacaktık," dedi. Fidan, Türkiye'nin BRICS ve Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) başta olmak üzere küresel ortaklıklar kurmak için aktif olarak çaba gösterdiğini söyledi.
NİTELİKLİ İTTİFAK
Fidan ayrıca, "200 tane aşağı yukarı ulus devlet aktörünün olduğu, bu aktörlerin giderek daha fazla yetkinleştiği ve giderek daha fazla ticari aktörün, devlet dışı aktörün ve teknolojik faktörün içine dahil olduğu bir dünyada güç matrisinin sürekli evirildiğini görüyoruz" ifadelerini kullandı.
"Burada hangi nitelikli ittifakları hangi konuda geliştirmeniz gerekiyor onu görmeniz gerekiyor.
Hiçbir ülkenin ittifak kurmadan, yani yeryüzündeki krizleri tek başına çok büyük bedeller ödemeden yürütme şansı yok.
Her ülke ittifak kurmak zorunda.
Ekonomik ittifaklar, güvenlik ittifakları, siyasi ittifaklar," diyen Bakan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin kadim devlet kültüründe, yani ittifakları kurma, ittifaka dahil olma ve sorumluluklarını getirme ile ilgili çok güçlü bir geleneği var." Fidan, BRICS ülkelerinin AB gibi gerçek bir birlik kurmayı düşünüp düşünmedikleri yönündeki soruya ise "İçine girip göreceğiz" yanıtını verdi. Türkiye'nin dış politikada farklı işbirlikleri arayışı içinde olduğunu vurgulayan Bakan, "Yani şu anda Türkiye'nin içinde bulunduğu, merkezinde bulunduğu başka ekonomik işbirliği teşkilatları var; Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı var, İslam ülkeleri ile kurduğumuz ekonomik işbirliği teşkilatları var, D-8 var," ifadelerini kullandı.
SONUÇ
BÜYÜK ülke büyük düşünür ve büyük oynar...
Büyük ve güçlü Türkiye bugün sadece oyun bozan değil, oyun kuran bir ülke konumunda. Başkan Erdoğan liderliğinde Türkiye, yakın coğrafyamızda (Orta Doğu, Akdeniz'in Doğusu, Balkanlar, Kafkasya, Kuzey Afrika) emperyalist Batı'nın (Amerika- Avrupa) kurguladığı kirli oyunları bozarak yürüyor. Yaşadığımız günlerde (2015-2040 süreci) yeni dünya düzeni şekillenirken, Başkan Erdoğan ve Türkiye stratejik üstünlüklerimizi çok iyi kullanarak doğru oyun kuruyor ve doğru oynayarak kazanıyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.