Güneşin karanlık yüzü
Meteoroloji her ne kadar sağanak yağış ve 10 derece sıcaklık düşüşü dese de artık yaz geldi gibi...
Tatil planları yapılmaya başlandı.
Tabii ki yaz tatili planları hep deniz kum güneş üçlüsü üzerine kuruluyor. Soğuk geçen bir kışın ardından güneşin yakıcı ışığının altında bronzlaşma hayalleri kuruyoruz.
EN SIK GÖRÜLEN KANSER
Ancak güneşe kontrolsüz olarak maruz kalmak düşündüğümüzden çok daha sakıncalı...
Genelde meme, prostat, akciğer kanseri gibi kanserlerden korksak da dünya genelinde en sık görülen kanser türlerinden birinin deri kanseri olduğun biliyor muydunuz?
KONTROLÜ BIRAKMAYIN
Bu kanser, deri hücrelerinin DNA hasarına uğraması ve hasarlı hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu ortaya çıkıyor.
Hasarın en büyük sorumlusu ise zararlı ultraviyole (UV) ışınları...
Ancak deri kanseri erken tanı ile en fazla iyileşme oranına sahip kanserlerden biri. Bu yüzden de korunmak kadar ilk belirtilere de dikkat etmek gerekiyor.
Kendinizi kontrol ettiğinizde karşılaştığınız deride zaman zaman açılıp kapanan bir yara ya da kabarıklık, kabuklanma, kaşıntı, kanama şikayetlerinin olması, derideki bir kabartı veya lekenin yavaşça büyümesi, kabartı ya da lekenin şeklinde ya da renginde değişiklik olması, iyileşmeyen izole yaraların olması durumunda hemen bir dermatoloğa başvurmanız gerekiyor.
Dermatoloji Uzmanı Doç. Dr. Pınar Öztaş, deri kanserine ilişkin alınabilecek tedbirler hakkında şunları söylemiş... Yüz ve vücuttaki pigmente lezyonlara dermoskopik inceleme yapılmadan lazer uygulamaları yaptırmayın. Düzenli olarak güneş koruyucu kullanın.
Geniş kenarlıklı şapka takın. Kuşkulu lezyonlarda mutlaka bir dermatoloğa başvurun!
Yaz öncesi bu önerilere kulak vermek faydalı olacaktır diye düşünüyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.