İnciraltı’nın güzel günleri eskide kaldı
İzmir'in bir türlü nasıl planlanacağına karar verilemeyen sahil bölgesi İnciraltı, işportacıların istilası altında... Yerel yönetimler ve arsa sahiplerinin planlama tartışmaları arasında yitirilip gitmiş... Balık ekmek teknelerinin kaçak katlarında çalınan yüksek sesli arabesk müzik, renkli ışıkların yarattığı çirkin görüntü ve pişmiş balık kokusu ile çekim merkezi olmaktan çok uzakta.
İzmir'de doğan, İzmir'de yaşayan herkes bilir... İnciraltı kentlinin kaçış bölgesidir. Şehir dışından ya da yurt dışından bir misafirimiz geldiğinde götürdüğümüz, manzarasıyla tabiatıyla gurur duyduğumuz bir alan... Şehrin genişlemesi ve İnciraltı'nın şehrin göbeğinde kalması, orada tarlası veya arsası bulunanları bir dernek altında birleşmeye ve imar konusunda hak aramaya yöneltti. Bölgenin konumunun güzelliği hak sahipleri ile kenti bir bütün olarak düşünen yerel yönetici ve bürokratları çoğu zaman karşı karşıya getirdi. Tabii ki hak sahipleri kendi açılarından haklı, ancak İnciraltı alelade bir alan değil. Öncelikle çok özel bir lagüne ve dolayısıyla mini bir kuş cennetine ev sahipliği yapıyor.
BİT PAZARI HAVASI
Bu tartışmalar sürerken, bölgenin geldiği içler acısı hal, herkesin gözünden kaçıyor. İnciraltı'nın nasıl kullanılacağına bir türlü karar verilemediği her gün bölge, işportacıların istilasına uğramış. Geçtiğimiz günlerde bir İzmirli klasiğini gerçekleştirerek yurt dışından gelen misafirlerimizi İnciraltı'na götürdük. Fakat sonuç pişmanlık ve utanç oldu benim için... "Ya aslında burası çok güzel bir yerdi" diye savunurken buldum kendimi... Deniz kıyısı işporta pazarı haline gelmiş... Ayakkabıcılar, takıcılar, oyuncakçılar, çiğdem ve çay satan seyyar esnaf sizi neredeyse kolunuzdan tutup bir şeyler almaya zorluyor.
TEKNELERE KAÇAK KAT!
Hadi onları atlattın, derme çatma tezgahlarda odun kömürlü semaverlerle yapılan çayları, kahveleri içebileceğiniz masalar atılmış sahile... Görüntü tam bir kakafoni... Biraz ilerliyorsunuz kakafoninin dozu daha da artıyor. Teknelerde balık ekmek satanlar işi abartmış, derme çatma iskelelerle teknelere kaçak kat çıkmışlar... Balık kokusu, yüksek sesli arabesk müzik ve renkli ışıklar Ankara pavyonlarını aratmayacak cinsten... Başımı ellerimin arasına aldım ve düşündüm... Bu güzelim sahilin perişan halini hiç kimse görmüyor mu? Görüyorsa niçin bir şey yapmıyor? Tartışmalarla gündemi bu kadar meşgul edeceğinize bir kez olsun bir akşam eşinizi, çocuğunuzu alın ve İnciraltı'nda yürüyüşe çıkın... Bir İzmirli olarak tek istediğim misafirlerimi gururla gezdirdiğim eski İnciraltı...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.